Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ben, Kendim ve Bergen

Ayşe Başak Kaban

En Eski Ben, Kendim ve Bergen Gönderileri

En Eski Ben, Kendim ve Bergen kitaplarını, en eski Ben, Kendim ve Bergen sözleri ve alıntılarını, en eski Ben, Kendim ve Bergen yazarlarını, en eski Ben, Kendim ve Bergen yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dedelerin ölmesi bir işaret gibidir; hayatın akışının hız­landığının, sizin büyüdüğünüzün, diğerlerinin yaşlandığının işareti. Ailede yaşanan ilk ölüm kapıyı aralar; siz sıranızı beklediğinizi öğrenirsiniz.
Ayizi Kitap ~Garnik ile ŞaşikKitabı okudu
Aynada kendi aksimi görünceye kadar nihai bir karar vermemiştim. Oysa belki de hiç bakmamalıydım aynaya çün­kü aynanın sırında hayatının sırrı gizlidir.
Sayfa 67 - Ayizi Kitap ~KıvrımKitabı okudu
Reklam
"İnsanların kan acıları toplumun açık yaralarıdır Nilgün," diyorum. "Bir gün onlar da bunu anlayacak."
Sayfa 85 - Ayizi Kitap ~Kırmızı PabuçlarKitabı okudu
Kayıp ...Senin eşin bir kayıp.Yitik...Yitik değil. Kayıp. Arada bir fark var. Bir fark olmalı. Öyle demiyor muydu şair?
Sayfa 103 - Ayizi Kitap ~Kimliği Belirsiz Cesetler AlbümüKitabı okudu
Bergen'le yan yana oturup sabahtan akşama, akşamdan sabaha kadar televizyon seyrediyoruz. "Televizyona bakalım," diyor. "Televizyona bakılmaz , televizyon izlenir." "Ne fark eder?" diye soruyor gülerek ... "Bakılmaz işte, bakılan şey başkadır, izlenen şey ayrı. Televizyon izlenir, dinlenir, takip edilir. Bakılan şey ise farklı­dır; akvaryuma, tavana veya aynaya bakılabilir." "Ben aynaya bakmam," diyor, "aynalar küs bana." "Saçmalama, aynalar sana küsmez, sen aynalara küsersın." Susuyor. Susuyorum. Susuyoruz. Küsüyor bana.
* Ne mi fark eder? Çok şey fark eder. Bir kelime, bir imla yahut bir îma çoğu şeyin anlamını katledecek manada evrilebilir.Kitabı okudu
Reklam
"Yani senin aynaya bakmak istememenin asıl nedeni, kendi yüzünü görmek istememen değil, kendi geçmişini gör­mek istememen."
Beni asıl yakan o oldu. Sevdiğin, sevildiğini zannet­tiğin biri tarafından harap edilmek.
"Sen öyle zannet. Aşk dediğin senin anladığın gibi de­ğil. Şu çokbilmiş kitaplarında yazan romantik mıy mıy bir şey hiç değil. Acının, kederin, gözyaşının, tutkunun olmadı­ğı şey aşk değildir.''
Evlilik programı başlıyor. İkimizin de ihtiyacı olan şey bu olsa gerek. Aslında tüm ülkenin buna ihtiyacı var , boşan­ma rakamları rekor kırarken, evlenmek için kendisini parça­layan bir başka toplum yoktur sanırım. İştahla jeneriği izliyo­ruz.
Reklam
Düzeltebilirim sanmak, değişeceğini ummak . . . Böyle bir yanılgı içinde yaşadım evliliğimi. Nerede hata yaptığımı dahi bilmiyorum. O bu kadar değişmiş olabilir mi? Ben bu adamı hiç tanımamış olabilir miyim? Şimdi geçmişe dönüp düşündüğümde bu sorulara net cevaplar veremediğimi görüp üzülüyorum; demek ki hâlâ aynı yanlışın içindeyim.
Kimseye yetemeyen insanlardı babalar; kendi hayatla­rından vazgeçen, sevmedikleri işlerde çalışan, kimsenin ana­lık kadar değerli görmediği bir konumda kalmaya mahkum; parçalanan, hayatın pençesinde nefes almaya çalışan ama aynı zamanda sarsılmayan, üzülmeyen, ağlamayan, kırılmayan ...
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.