Benden Önce Ölme

Mustafa Nezihi Pesen

En Yeni Benden Önce Ölme Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Benden Önce Ölme sözleri ve alıntılarını, en yeni Benden Önce Ölme kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsan belki de koca bir geç kalmışlıktır. Güneş doğup batmıştır binlerce kez ve insan uyanamamıştır."
Seni öyle çok anlatacağım ki herkes gerçek olduğuna inanacak. Ben bile... ⚘️ Mustafa el-Endülüsî (vefatı h.700/m.1300)
Sayfa 112 - KetebeKitabı okudu
Reklam
Adam yürüyor. Aşkla. Adına aşk dedikleri bir şey. Var. Uydursak da var. Ya da bizi kendine uyduran, bağlayan bir gerçeklik olarak var. Var işte bir seven ve sevilen. Ve sürüklenir insan aşık olduğunda. Dünyada olur. Kendisi cennet gibi acısı cehennem gibidir
Sayfa 79 - KetebeKitabı okudu
Seviyorum ya seni. Özlüyorum deli gibi. Kaç yıl geçti sana böyle dolu dolu, bütün varımla sarılmadığım? Sen de saymayı bıraktın mı artık? Olsun. Kimse saymasa da, yıllar geçip gitse de, mevsimler birbirine karışsa da ben seni seviyorum. Bizi esir alamadıkları için de seni seviyorum. O kalleşlere yenilmediğimiz için de seni seviyorum. Büyük savaşlar başlayabilir. Seni seviyorum. Amerika’nın bizi bombalama ihtimali var. Seni seviyorum. Rusya bizi işgale kalkışabilir. Seni seviyorum. Müslümanlar topyekün bir savunma ve taarruz savaşına girişebilir. Seni seviyorum. İkinci kitabım çıkabilir. Seni seviyorum. Çalıştığım devlet dairesinden ayrılabilirim. Seni seviyorum. Uykularım azalıyor. Seni seviyorum. Emekli olup bir dağ evine taşınabilirim. Seni seviyorum. Yalnızım. Seni seviyorum. Dünyadaki bahanemsin. Sana tutunuyorum. Benden önce ölme. Seni seviyorum.
Sayfa 63 - KetebeKitabı okudu
Şimdi sen öldün mü Saadetim? Bu anlaşılmaz dünyayı bırakip gittin yani. Beni kim sevecek şimdi Saadet? Demek sen beni yalnız kodun da gittin. Ben kimi seveceğim? Kimi, kimi, kimi... Ne olur sen de söyle bana Saadet beni sevmiş miydin?
Sayfa 55 - KetebeKitabı okudu
Ah Saadetim !
Kuru ağaç bile değilim artık. Köklerimi söktün gidişinle bu dünyanın toprağından. Beni yapayalnız bıraktın. Nasıl dura-yım buralarda Saadet? En hafif rüzgârda bile sallanıp yerlere düşüyorum. Sen gittin, gittin sen, gittin... Sen yoksun artık, kime tutunayım Saadetim? Sesin yok, bakışın yok, kızgınlı-ğın yok, gülüşün yok, hayıflanman yok, o asil ve ince duruşun yok...
Sayfa 54 - KetebeKitabı okudu
Reklam
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.