Klasikler. Herkes gibi bende hayatımın bir döneminde popüler kültürün kölesi olup, onun bana sunduğu kitapları okudum sadece. "Klasikler" kelimesini duyduğum zaman burun kıvırdım utanmadan. Her insanda olduğu gibi bir gün benimde kafama dank etti bu eksiklik. Ya da bazı insanlara olduğu gibi demeliyim. Klasiklerden okumaya başladım. Vadideki Zambak, Ana, Kumarbaz, Yüzbaşının Kızı, Karamazov Kardeşler ve diğerleri. Okudukça içimdeki utanma duygusu yüzümden taştı ve taştıkça kızardım. Hepsinden özür diledim sonra. Ve Benim Üniversitelerim. Maksim Gorki'nin ayrı birer kitapmış gibi görünse de aslında tek bir cilt içinde olabilecek üçlemesinin son parçası (Çocukluğum, Ekmeğimi Kazanırken).
Bu kitabının ana konusu okumaya çalışan bir genç. Kitabı kısaca bu şekilde özetlemek yanlış olmaz. Ama o sayfalarda Gorki'nin bize sunduğu dönemin tabloları. İşçiler, köylüler, devrimin ayak sesleri, siyasi fikirler, şimdilerde alay için kullanılan 'hayat üniversitesi', açlık, ve dönemin başka sıkıntılarını ustaca betimlemiş ve anlatmış bize.
Kısacası Maksim Gorki okunmalı. Benim gibi geç anlayanlardan, geç fark edenlerden olmamak adına bir an önce okunmalı.
NOT: Gorki gerçek adı değilmiş. Rusça'da 'Acı' demekmiş. Kendisine bu takma adı uygun görmüş, ki kitaplarından ve hayatından anlaşıldığı üzere acıyla yoğrulan bir adam kendisi.