Gorki'nin 3'lü serisinin 3. kitabı. Hayatının üniversite dönemine denk gelen fakat üniversiteye gidemeden etrafındaki yaşantının etkisiyle öğrendiklerinin kitapdaki kahramanın ağzından anlattığı arayış dolu bir roman. Hatta arayışının sonucunda çıkış bulamayıp intihar ettiği ama başarılı olamadığı bölümü de kapsıyor. İçerisine yoğun şekilde yokluğun sinmiş olduğunu göreceksiniz.Zaten yazar da böyle bir ortamdan beslenerek-ki daha refah bir ortamda olsaydı bu fikirleri düşünecekmiydi?- insanı,din ve inanç sistemini,toplumu,halkın tabakalarını,bu tabakaların yükselişlerinin nasıl mümkün olacağını,kadın ve erkek anlayışını,devlet mefhumu gibi çeşitli düşüncelerini hikayesinin aralarında veya kişilerin ağzıyla bize söylemekte. Bazılarına halen daha çözüm bulunamadığını görürken bazılarına da ne yazık ki katılamıyorum.Belki de bu yoğun yokluk ve fakirliğin yaşanması,batı medeniyetinin insana dair olan şimdiki sistemsel kalite anlayışının yapıtaşlarını yaşayarak oluşturulmasını sağladı. Gorki de bu sancıları çekmiş ve dile getirmiş.Ne diyelim insan bu, ilk önce yokluğu tadar sonra bolluğa ulaşacak yolları arar, bulur.En sonun da da bu rahatı kaybetmemek için başkalarının özgürlüklerine ve haklarına kolayca tecavüz eder.Kendi soyunun da dünyasının da yaşanmaz hale gelmesini sağlayarak tekrar başladığı yere döner.Velhasıl tavsiye edilebilecek kısa sürede okuyabileceğiniz bir kitap...