Huzur kapıların ardında değil, önünde de olabilmeli. "Erkek gibi kadın olmak" derlerdi bunun adına; çünkü özgürlüğün öteki adıydı, "erkek" olmak. Kadın gibi cesur olunamaz, kadın gibi eve geç saatte gidilemezdi. Erkek olmasan da, o cinsin "gibisi" olmak şarttı.