En Beğenilen Beyaz Zambaklar Ülkesinde Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Beyaz Zambaklar Ülkesinde sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer halka güvenmeyip de Rusya’da olduğu gibi bir biletçi ve kontrolcü kullanmak isterseniz, kontrolcüleri de tekrar kontrol etmek lazım gelir. Biz bir kontrolcüye değil halka inanırız, insana inanırız.
İnsanlık daima kocaman bir çocuğa benzer.
İnsanlar kendi aralarındaki ihtilafları hep kavga gürültüyle hallederler.
Tanrı ve hayır fikirlerini bile sopayla savunmak isterler.
Hikmet ve felsefeyi oyuncak ve eğlence haline getirirler.
Memlekette çalışan ve işleyen her fert büyük bir kıymettir. Bunun yendiğini, içtiğini ve sarf ettiğini parayla hesap ediniz. Makul bir şekilde yetiştirilen her kimsenin ülkesine neler vereceğini düşünün.
''Her halkın içinden hem büyük şahsiyetler hem de aşağılık insanlar çıkabilmektedir. Bunlardan hangisinin iktidara geleceğini belirleyen temel etken halk kitlelerine hakim olan ruh halidir.''
''Burada hepimizin hayatı ve çalışmaları sorgulanmaktadır aslında. Kendi ülkemizde ne işle meşgulüz, halkımızın kaderinde nasıl bir rol üstleniyoruz?''
Bu istilalar neticesinde gerçekten büyük devletler meydana geliyor. Fakat halk fakru zaruretten, açlıktan, ölüyor. Milyonlarca insan cahil kalıyor. Her yerde işret, hırsızlık, sefahat, kavgalar, genel ve karşılıklı nefretler... Ve herkes küfrediyor.
( Finlandiya’da Haydut Karokep’in haydut olmadan önce yaşadıkları )
Bir gün baktım ki bizim efendinin deposundaki kantar hilelidir. Köylülerden aldığı malları bir kantarla, köylülere sattığı buğdayı başka kantarla tartıyor. Her ikisiyle de köylüleri aldatıyor. Senelerden beri bu işin böyle devam ettiğini, benim de bilmeyerek kendisine hırsızlıkta yardım ettiğimi anladım. Fena halde canım sıkıldı. Elimdeki paraların hepsini köylülere dağıttım. Mağaza sahibine de temiz bir dayak attım. Kurtarmasalardı ihtimal ki canını da çıkaracaktım.
Mahkemede beni mahkûm ettiler. Sahte kantarlardan bahsetmeyi düşündüm. Fakat köylüler kantardan şikayet etmeyeceklerine dair imza ile taahhüt altına girmişler. Vazgeçtim.
Esirler, budalalar, şikayet edecek olurlarsa, mağaza sahibi artık veresiye vermez diye korkuyorlardı. Ben de sustum. Esirlerden nefret ettim. Bunları hesap sormaya ve isyana teşvik için dövesim geldi.
Yolunuza engeller çıkacak, başarısızlıklar olacak, düşmanlarınız, yaptığınız işe karşı gelenler bazen zafer elde edecekler, ama siz sönmeyin. Ümitsizliğe kapılmayın! Hiçbir zaman ellerinizi indirerek vazgeçmeyin!