Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beyaz Zambaklar Ülkesinde

Grigory Petrov

Beyaz Zambaklar Ülkesinde Gönderileri

Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitaplarını, Beyaz Zambaklar Ülkesinde sözleri ve alıntılarını, Beyaz Zambaklar Ülkesinde yazarlarını, Beyaz Zambaklar Ülkesinde yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Devletin sınırlarını genişletmeye uğraşıyor ama genişletilen sınırlar içindeki düşünceyi, vicdanı yükseltmeyi düşünmüyorlar.
“Ülke insanının çoğunluğunun eğitimden yoksun bırakılmış olması bir cinayettir.”
Reklam
“Büyük harabe bir ev… Bütün pencereleri kapalı… Dışarıdan bakınca metruk bir ev izlenimi veriyor… İçerisi karanlık, boğucu, rutubetli, ağır bir havası olan bu ev, büyük mezarlığı andırıyor. Ama birtakim genç, korkusuz, güçlü insan ortaya çıkıyor. Çok neşeli, zeki insanlar… Hemen evin perdelerini çekip pencerelerini açıyorlar. Evin içine gün ışığı, temiz hava, çiçek kokuları doluşuyor. İçerisi canlılıkla doluyor. Binanın dışı da onarım görüyor, yenileniyor. Çevredeki insanlar da artık cinli-perili evden kaçar gibi kaçmıyorlar. Evin yanına gelip yenilenen binayı hayranlıkla seyrediyorlar. İşte böyle bir değişim; her ülkede, her kentte, her ilçede, unutulmuş, terk edilmiş her köyde yaşanabilir. Bunun için ihtiyaç olan yalnızca dinamik fikirli, uyanık ruhlu, uygarlık yolunda çalışırken yorulmayan, usanmayan; aksine heyecan ve zevk duyan insanların varlığıdır.”
“Milletlerin büyük adamları da tıpkı mercek gibidir. Kendi kişiliğinde milletin gücünü, özelliklerini toplar; bununla milyonlarca kişinin ruhunu tutuşturur. Ancak, güneş ışığının olmadığı bulutlu havalarda, hiçbir merceğin gücü bir kar taneciğini eritmeye, bir su damlacığını bile ısıtmaya yetmez.”
“Evet büyük adam bir kahraman ya da yıldırım olabilir; ama halk kitlesi ne bir kil tabakası ne de bir saman yığınıdır. O yıldırımı meydana getiren de yine milletin kendisidir. Ne zaman ki bulut kümesi bir elektrik yükü oluşturur, yıldırım da o zaman kendiliğinden oluşur. Eğer bulutlar elektrik yüklü değilse, hiçbir zaman şimşek ya da yıldırım oluşmaz. Bulut yalnızca nemli bir buhar olarak kalır. İşte milletler de böyledir. Eğer bir millet büyüklük, kahramanlık özelliklerini taşıyorsa ondan yıldırım doğar, kahramanlar çıkar; eğer halk kitlesi yalnızca nemli bir buhar yığınından oluşuyorsa, hiçbir güç ondan yıldırım çıkaramaz”
“Devlet yöneticileri iyi ya da kötü, kendi milletlerinin bir yansımasıdır. Devlet adamları, milli ruhun birer kopyasıdır; halk kitlesinin içinden çıkmıştır. Bir millet nasılsa, devlet adamları da o millet gibidir. Bu sebeple eski zamanlardan beri ‘Her millet, layık olduğu idareye, devlet adamlarına sahip olur’ denilir.”
Reklam
“Meşhur bir atasözü der ki: ‘Yeni toplumlar, kendileriyle birlikte yeni şarkılar üretirler.’”
Meşhur bir atasözü der ki: “Yeni toplumlar, kendileriyle birlikte yeni şarkılar üretirler.” Zaman geçip gittikçe nesiller değişiyor ve yenileniyor. Her nesil gelişirken kendisiyle birlikte yeni kavramlar, yeni söylemler, yeni ihtiyaçlar ve talepler de getiriyor. Artık yeni nesillere eskimiş ve zaman aşımına uğramış yönetim biçimleri ve yasalar zorla uygulanamaz.
Siz çoçuklarınızı terbiye ederken yükselmeleri için onlara kartal kanatları mı taktınız yoksa bu kanatları kökünden mi yoldunuz?
Reklam
Onlar gitsinler ki daha canlı daha yüce ruhlu insanların bulunması gereken kutsal görevlere bu görevlere layık olanlar gelsin.
Eğer bulutlar elektrikle yüklü degilse hiç bir zaman şimşek veya yıldırım oluşmaz.
"Buradaysa insanı kahreden bir yazgı, acı bit gerçeklik, utanç verici bir iğrençlik var!"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.