5 Cilt Takım - Tam Metin

Beydâvî Tefsiri

Kadı Beydâvî

Beydâvî Tefsiri Gönderileri

Beydâvî Tefsiri kitaplarını, Beydâvî Tefsiri sözleri ve alıntılarını, Beydâvî Tefsiri yazarlarını, Beydâvî Tefsiri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
179-“Sizin için kısasta hayat vardır”. Gayet fasih ve beliğ bir sözdür, çünkü bir şeyi zıddının yerine koymuştur. Kısası marife ve hayatı nekire yapmıştır ki bu hükümde bir nevi büyük bir hayat olduğunu göstersin. Zira bunu bilmek katili adam öldürmekten men eder; bu da iki canın yaşamasına sebep olur. Bir de onlar katilden (suçludan) başkasını ve teke karşılık cemaati öldürürlerdi; bu da fitne çıkarırdı. Binaenaleyh katile kısas yapılırsa, ötekiler selamette kalır, bu da hepsinin yaşamasına sebep olur. Birinciye göre onda izmar vardır (veleküm fi şer'il kısası hayatün), ikinciye göre de tahsis vardır (yasirü zalike sebeben lihayatihim ) yaşamalarına sebep olur). Şöyle de denilmiştir: Bundan murat edilen uhrevi hayattır; çünkü katilden dünyada kısas yapılırsa, ahirette ondan sorulmaz. Veleküm filkısası kavlinin hayat için iki haber olma ve birinin haber olup diğerinin sıla olma ya da onda gizli zamirden hal olma ihtimali de vardır. “Filkasası” şeklinde de okunmuştur ki, size katlin hükmü ile ilgili olarak anlatılan şeyde yahut Kur'an'da kalpler için hayat vardır, demek olur. “Ey akıl sahipleri” sağlam akıl sahipleri demektir, onlara seslenmesi, kısasta ruhları yaşatmak ve nefisleri muhafaza etmek gibi hükümler üzerinde düşünmeleri içindir. “Umulur ki korunursunuz” kısası ve hükmünü sürdürmede ve ona itaat etmede. Ya da kısastan korunursunuz da adam öldürmekten çekinirsiniz.
Sayfa 242 - 1.cilt-2/Bakara-179.âyet tefsiri
Bu” yani af ve diyet hakkında zikredilen hüküm, “Rabbinizden bir hafifletme ve rahmettir”. Çünkü onda kolaylık ve fayda vardır. Şöyle denilmiştir: Yahudilere yalnız kısas yazıldı, Hıristiyanlara mutlak af yazıldı, bu ümmet de bu ikisi ile diyet arasında serbest bırakıldı; onlara kolaylık sağlanmak ve hükmü durumlarına göre takdir etmek için. “Kim bundan sonra tecavüz ederse” affettikten ve diyeti aldıktan sonra “onun için çok acıklı bir azap vardır” ahirette. Şöyle de denilmiştir. Dünyada kesin olarak öldürülmekle. Çünkü aleyhisselam Efendimiz: Diyet aldıktan sonra öldüren kimseyi asla affetmem, demiştir.
Sayfa 241 - 1.cilt-2/Bakara-178.âyet tefsiri
Reklam
Gerçek iyilik;
Sevdiği halde mal verdi” yani malı sevdiği halde demektir. Çünkü aleyhisselam Efendimiz, sadakanın hangisi efdaldir diye sorulunca: Sağlıklı, cimri, yaşamayı umuyor ve fakirlikten korkuyorken verdiğiniz sadakadır, demiştir. “Akrabalara ve yetimlere” bundan onların muhtaçları murat edilmiştir. Böyle kayıtlamaması karışıklık endişesi olmadığı içindir. Akrabaları öne alması da onlara vermenin daha faziletli olmasındandır, nitekim Aleyhisselam Efendimiz: Miskine verdiğin sadaka bir sadakadır, akrabana verdiğin ise hem sadaka hem de sıla-i rahimdir, demiştir. “Velmesakini” bu miskîn'in çoğuludur, o da ihtiyacın sakinleştirdiği kimsedir. Miskîn'in aslı devamlı sakin durandır, miskîr'in devamlı sarhoş olduğu gibi. “İbnis sebil (yolculara)” sefer yapan demektir, ibnissebil (yoloğlu) denilmesi ilişkisindendir, nitekim yol kesene de ibn tarik (yolun oğlu) derler. Misafirdir de denilmiştir, çünkü yol onu misafir sahibinin evine götürür. “Dilenenlere” ihtiyacın onları dilenmeye zorladığı kimsedir, aleyhisselam Efendimiz: Dilenci atının üzerinde de gelse hakkı vardır, demiştir. “Kölelere” kurtulmak isteyenlere yardım etmekle ya da esirleri salıvermekle veyahut azat etmek için köle satın almakla.
Sayfa 236 - 1.cilt-2/Bakara-177.âyet tefsiri
"Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz iyilik değildir." Hitap ehl-i kitabadır, çünkü onlar kıble meselesine çok takıldılar, sonunda kıble değiştirildi. Her grup birr*(her türlü beğenilen iş) kendi kıblesine yönelmek olduğunu iddia etti. Allah onları reddetti ve: İyilik sizin üzerinde bulunduğunuz şey değildir, çünkü o, mensuhtur. Ancak iyilik Allah'ın açıkladığı ve mü'minlerin tabi olduğu şeydir, dedi. Şöyle de denilmiştir: Hitap geneldir, hem onlara hem de Müslümanlaradır, yani iyilik kıble işiyle sınırlı değildir, ya da büyük ve güzel iyilik onun yüzünden Allah'ın emrettiği şeylerden gafil kaldığınız şey değildir.
Sayfa 237 - 1.cilt-2/Bakara-177.âyet tefsiri
177- "Yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz iyilik değildir. Ancak iyilik; Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba, peygamberlere iman edenin; sevdiği halde akrabalara, yetimlere, yoksullara, dilenenlere ve kölelere mal verenin; namazı kılanın, zekat verenin, söz verdikleri zaman sözlerini yerine getirenlerin; sıkıntıda, hastalıkta ve savaşta sabredenlerin iyiliğidir. İşte sadıklar onlardır ve işte takvaya erenler de onlardır."
Sayfa 236 - 1.cilt-2/Bakara-177.âyet meali
Allah'ın hidayeti çeşit çeşittir, sayısı yoktur, nitekim Yüce Allah: "Eğer Allah'ın nimetini sayarsanız bitiremezsiniz" (Nahl: 18) demiştir. Ancak cinsleri bellidir, onlar da sırasıyla şöyledir Birincisi, kişiyi hidayete götürecek kuvveti vermektir, mesela akıl gücü, içteki hisler ve dıştaki duyular gibi. İkincisi, hakla batılı ve iyi ile kötüyü ayıracak delilleri göstermektir. "Ona iki yolu da hidayet ettik" (Beled: 10) ve: "Onları hidayet ettik; onlarsa körlüğü hidayete tercih ettiler" (Fussilet: 17) ayetleri buna işaret etmektedir. Üçüncüsü, peygamberler göndermek ve kitaplar indirmekle hidayet etmektir. "Onları liderler kıldık, emrimizle hidayet ederler" (Enbiya: 73) ve: "Şüphesiz bu Kur'an en doğru yola hidayet eder" (Isra: 9) ayetlerinden de bu kastedilmiştir. Dördüncüsü, kalplerindeki sırları keşf etmek, vahiy yahut ilham veyahut gerçek rüyalarla eşyayı olduğu gibi göstermektir. Bu da peygamberlere ve evliyalara mahsustur. Şu ayetlerden de bu kastedilmiştir: "İşte onlar Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların hidayetine uy" (En'am: 90). "Bizim uğrumuzda cihat edenleri kendi yollarımıza hidayet edeceğiz." (Ankebut: 69).
Reklam
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.