Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bilim ve Teknik Sayı: 533

Bilim ve Teknik Dergisi

En Eski Bilim ve Teknik Sayı: 533 Gönderileri

En Eski Bilim ve Teknik Sayı: 533 kitaplarını, en eski Bilim ve Teknik Sayı: 533 sözleri ve alıntılarını, en eski Bilim ve Teknik Sayı: 533 yazarlarını, en eski Bilim ve Teknik Sayı: 533 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslam dünyasında doğa felsefesiyle ilgili düşünce çizgilerinin en yaygını Aristoteles’in düşüncelerinden hareket eden Meşşâî okuludur
Sayfa 91
96 syf.
9/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Bol kar yağışının toz parçacıklarının çekirdek oluşturma özelliğine ve çöl kökenli tozların bileşimindeki sülfata dayandığını ileri sürüyorlar. Kar izleme ve ölçüm istasyonlarından alınan veriler, kar yağışı görülen her dönemde üzerimizden bir toz bulutunun da geçmekte olduğunu gösteriyor. Prof. Dr. Cemal Saydam başta olmak üzere ülkemiz araştırmacılarının dünya literatürüne kazandırdığı ve Cemilianaia Hipotezi olarak adlandırılan yaklaşıma göre Sahra’dan kalkan milyonlarca ton tozun gündüz vakti yağışla Akdeniz’e inmesiyle Ehux olarak adlandırılan çok özel bir alg türü hızla çoğalıyor. Tozun içeriğindeki biyolojik olarak kullanılabilir demir Fe II, alglerin çoğalmasına yol açıyor. Bu alglerden ortama salınan çok özel bir kimyasal madde olan metan sülfonik asit de atmosfere yükselerek bulutun içindeki tozları kaplıyor ve Doğu Anadolu bölgesinde 40-50 cm kar depolanmasına katkı sağlıyor. Yazarlarımızdan Doç. Dr. Kadir Demircan “Afrika’dan Amazon’a Çöl Tozuyla Seyahat” başlıklı yazısıyla tozun gizemli yolcuğunu aktarıyor. Tozun yanı sıra mevsime bağlı gelişen ve yurdumuzda en fazla nisan-haziran ayları arasında görülen polenler konusunu arkadaşımız Bülent Gözcelioğlu yazdı.
Bilim ve Teknik Sayı: 533
Bilim ve Teknik Sayı: 533Bilim ve Teknik Dergisi · Tübitak Yayınları · 201217 okunma
Reklam
Günümüz dünyasının baskın bitki türlerini tohumlu bitkiler oluşturur. Tohumlu bitkiler açık (Gimnospermler) ve kapalı (Angiospermler) tohumlular olarak ikiye ayrılır. Kapalı tohumluların 250.000’den, açık tohumlularınsa 900’den fazla türü günümüzde yaşamını devam ettiriyor. Tohumlu bitkilerin başarılı biçimde yayılmasının temel nedenlerinden biri tohumla çoğalmaları. Tohumla çoğalmada ana rollerden biri çiçek tozları olarak da bilinen polenlerin. Polenler, çiçeklerin erkek üreme organlarının başçık kısmında bulunan polen keselerinde oluşur.
beyindeki serotonin sinyalizasyonunda meydana gelen bozulmaların otizm spektrum rahatsızlığına ve davranış bozukluğuna yol açtığı belirlenmiş. Halk arasında mutluluk hormonu olarak da bilinen bir beyin kimyasalı olan serotonin, iki komşu nöronun yani sinir hücresinin birbiriyle temas ettiği bölgeler (sinaps) arasındaki sinyalleri taşıyor. Beyindeki serotonin miktarının ayarlanması, serotonin taşıyıcı sistemi (STS) ile mümkün oluyor. Daha önceden yapılan bir çalışmada otizmli çocuklarda ender görülen genetik değişimlerin serotonin taşıyıcı sistemini bozduğu anlaşılmış.
Antioksidan, yağların oksidasyonunu yavaşlatan ve vücut hücreleri tarafından üretildiği gibi gıdalarla da alınan bir grup kimyasal madde olarak biliniyor. Antioksidan, oksit giderici her türlü kimyasal maddeye verilen addır. Bu maddeler sadece biyolojik sistemlerde kullanılmaz. Kimyasal işlemlerde ve endüstride kullanılan birçok antioksidan vardır. Gıdalarla alınan en önemli antioksidanlar betakaroten, flavanoid, likopen, koenzim-q, E ve C vitaminleridir. Vücudun serbest radikallere karşı savunma olarak ürettiği antioksidanlar arasında katalaz, glutatyon peroksidaz ve superoksit dismutaz gibi enzimler yar alır.
Meyve Sineklerinin Böbrek Taşları
Meyve sineklerinde de insanlardaki gibi böbrek taşı olabileceğini kim bilebilirdi ki? Glasgow Üniversitesi ve Mayo Klinik’in ortaklaşa gerçekleştirdiği bir araştırmada meyve sineklerinin böbreklerindeki taş oluşumu incelendi. Bu çalışmanın sonuçlarının yakın gelecekte insanlarda böbrek taşı oluşumunu engelleyebilecek tedavi yollarına ışık tutacağına kesin gözüyle bakılıyor. Meyve sineklerinin böbrek tübülünü incelemek nispeten çok kolay, çünkü bu tübül şeffaf ve kolayca ulaşılabilecek bir bölgede. Hatta öyle ki yeni böbrek taşlarının oluşumu bile anında rahatlıkla gözlenebiliyor. Daha da önemlisi meyve sinekleri böbreklerinde taş olmasından hiç rahatsızlık duymuyor, bu nedenle insanlardaki durumu anlayabilmek için bu sineklerle çalışmak çok büyük kolaylık sağlıyor. Çalışma ekibi, sineğin böbreğine oksalat (böbrek taşlarında bulunan oksalik asit tuzu) taşıyan proteini kodlayan geni belirledi. Bu gen, genetik olarak değiştirildiğinde sineklerin böbreklerinde daha az sayıda taş oluşuyor. Araştırmacılar, şimdilerde ilaç geliştirme denemelerinde bu geni hedef gen olarak kullanarak taşların bağırsak ve böbrek kanallarındaki erime potansiyellerini sınıyor. Amaçları meyve sineğini model sistem olarak kullanarak ucuz, kolay ve ağrısız bir şekilde bu hastalığı tedavi etme yollarını bulmak.
Reklam
b o r
Tür ki ye, 563 milyon ton (B2O3) re zer viy le top lam dün ya re zer vi nin %64’üne sa hip. 1,8 mil yon ton/yıl ham bor üre tim ka pa si te si var ve 2001 yı lı ham bor üre ti mi 1,48 mil yon ton. Ma den ci lik ih ra ca tı için deki pa yı, de ğer ola rak, yak la şık %27’lik pay la, bi rin ci sı ra da.
Tek bir polen tozlaşmayı sağlasa da bitkiler tozlaşma şansını artırmak için milyonlarca polen üretir. Örneğin tek bir çam kozalağından yılda yaklaşık 5 milyon polen, tek bir ağaçtan yaklaşık 12,5 milyar polen çevreye saçılır. Polenlerini rüzgârla yayan bitkilerde polenlerin yapraklara takılmaması için yapraklardan önce çiçekler gelişir, çiçekler bitkinin (örneğin çam ağacının) en uç kısımlarında gelişir. Rüzgârla taşınan polenler bir süre havada kalır sonra da yere düşer. Ancak bu sırada çok uzaklara taşınabilirler. Çamların polenlerinde iki hava keseciği vardır. Bu sayede kilometrelerce uzağa taşınabilirler. Böcekler aracılığıyla tozlaşma yapan bitkiler, rüzgâr aracılığıyla tozlaşanlar kadar polen üretmez. Böceklerin beslenmek için bitki çiçeklerine gereksinimi vardır. Polenler beslenmek için çiçeğe gelen böceklerin vücutlarının üzerindeki çıkıntılara yapışır, böcekler de polenleri çiçekten çiçeğe taşıyarak tozlaşmayı sağlar
Ülkemizin Alerjik Polen Yayan Bitkileri
Bitkiler için, hatta Dünya’daki yaşamın devamı için gerekli olan polenler bazı insanlarda alerji nedenidir. Polenlerin yayılmaya başladığı bahar aylarıyla birlikte alerjik hastalıkların sayısında da artış görülür. En sık rastlanan alerjik hastalık da saman nezlesidir (alerjik rinit). Alerjik polenler daha çok rüzgârla taşınan, böceklerin dikkatini fazla çekmeyen soluk renkli ve koku salmayan bitkilerin polenleridir. Parlak renkli, dikkat çekici çiçekleri olan bitkilerin polenleri böceklerle taşındığından büyük ve yapışkandır. Yani rüzgârla taşınmadıklarından, alerjik hastalıklarda da rol oynamazlar.
Pozitif Psikoloji Nedir?
Pozitif psikoloji insan doğasında yanlış olan noktaları düzeltmekten ziyade olumlu olan özellikleri vurgulamayı ve kişinin hem topluma fayda sağlamasını hem de doyumlu bir hayat sürmesini amaçlar. Bu alan psikolojinin her hangi bir alanına rakip olmayı ya da eleştiri getirmeyi hedeflemediği gibi, var olan sisteme katkıda bulunmaya çalışır. Bireyin
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.