Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bilim ve Teknik Sayı: 544

Bilim ve Teknik Dergisi

Bilim ve Teknik Sayı: 544 Gönderileri

Bilim ve Teknik Sayı: 544 kitaplarını, Bilim ve Teknik Sayı: 544 sözleri ve alıntılarını, Bilim ve Teknik Sayı: 544 yazarlarını, Bilim ve Teknik Sayı: 544 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
En ağır organımız olan cilt, toplam ağırlığımızın %15’ini ve daha fazlasını oluşturur. Cildimiz, adeta barkodumuz.
Vücudumuzdaki proteinlerin üçte birini oluşturan kolajen aynı zamanda bilinen en sağlam malzemelerden biri. 68 milyon yıl önce yaşamış bir dinozorun (Tyrannosaurus Rex) fosilinde sağlam kolajen proteinleri bulunmuş. Başta kemik ve deri olmak üzere tüm dokularda bulunan kolajen aynı zamanda genç ve pürüzsüz bir cilde sahip olmamıza da yardımcı olur. Son 10 yılda kolajenle ilgili çalışmalar hız kazanmış olmakla birlikte daha bilmediğimiz pek çok şey var. Kolajen dünyasında olup bitenleri kontrol edebildiğimiz gün, yaşam boyu gençliğin kapısını da aralamış olacağız.
Sayfa 68
Reklam
Glisemik indeks, bir karbonhidratın sindirilip glikoz olarak kana karışma hızını ifade eden, 0-100 arasında değişen bir ölçek. Glisemik indeksi yüksek, işlenmiş gıdalarla yüklü bir beslenme, kandaki glikoz düzeyinde ani artışlara neden olarak daha fazla kilo alımıyla sonuçlanan bir dizi olayı tetikliyor. Kilo veren insanların tekrar kilo almasını kolaylaştıran en önemli neden vücudun yapılan diyeti bir “kıtlık durumu” olarak al￾gılayarak metabolizmayı yavaşlatması. Glisemik indeksi yüksek işlenmiş gıdalarla beslenmek metabolizmayı yavaşlatıyor. Dolayısıyla mümkün olan her durumda glisemik indeksi daha düşük gıdaları tercih etmek, kilo kontro￾lü açısından faydalı görülüyor.
Sayfa 48
Bilim Geleneğinin Doğuşu
13. yüzyılın başlarında, Latinceye çevrilen Arapça ve Grekçe bilim ve düşün yapıtlarının kazandırdığı ivmeyle, Avrupa’da bilim geleneği yeniden doğdu ve giderek tırmanışa geçti. Erken Orta Çağ döneminin katedral okullarının yerini alan ve kıtanın her yanında sayıları hızla artan üniversiteler ise bilimsel gelişmenin merkezleri oldu. İlk kurulanlardan biri Bologna Üniversitesiydi (1088). Onu Paris (1150), Oxford (1167), Palenzia (1178), Reggio (1188), Vicenza (1204), Cambridge (1209), Salamanca (1218) ve Padua’da (1222) kurulan ilk on üniversite ile Salerno Tıp Okulu’nun yeniden kurulması (1173) izledi. İlerleyen yıllarda on üniversite daha kuruldu. 14. yüzyılda yirmi beş, 15. yüzyılda otuz beş üniversite daha... 1500 yılına gelindiğinde Avrupa’da seksen üniversite olmuştu. Böylece üniversiteler Avrupa’da 12. yüzyılın başlarında Grek-İslam biliminin ilk kez edinilmesiyle başlayan muazzam düşünsel canlanmanın merkezleri oldu.
Kolajen ve Cildin Yaşlanması
En ağır organımız olan cilt, toplam ağırlığımızın %15’ini ve daha fazlasını oluşturur. Cildimiz, adeta barkodumuz. Sadece dış görünüşümüzü yansıtmakla kalmıyor, içimizde olup bitenlerin de aynası. Dış dünyanın tüm olumsuz etkenlerine karşı bizi bir zırh gibi koruyor. Sadece sıcak, soğuk gibi iklim etkilerinden değil aynı zamanda hastalık
Vücut Yamaları ve Kolajen
Kolajen tüm bu yaşamsal işlevlerinin yanı sıra bambaşka bir işlevle daha karşımıza çıkıyor. Dokularımızın önemli bir kısmının kendi kendini yenileme yeteneği yok. Örneğin kalp kasını oluşturan hücrelerin ölümü durumunda kalbimiz kendini yeni kalp hücreleri ile onaramıyor. Çünkü kalbimizin rejenerasyon yani kendini yenileme yeteneği yok. Ancak bu kalbimiz zarar gördüğünde ölen hücrelerin yeri boş kalacak demek değil. Kalbimiz ölen hücrelerin yerine yenilerini yapamıyor, ancak hasarlı bölgede yama yaparak hiç olmazsa kalbin bütünlüğünü sağlıyor. Yama için kolajen kullanılıyor. Yamalar hasarlı bölgeyi belki yapısal olarak kapatabiliyor, ancak işlevsel değiller. Kasılma işlevine katılmıyorlar. Adı üstünde: Yama. Yamalar daha pek çok yerde görülebilir. Yanık sonrası cildin kendini onarması bir başka yama örneğidir. Büyük yanıklarda onarım özgün cilt hücreleri ile yapılamıyor. Yanık bölge bağ dokusu ile anatomik olarak kapatılarak vücudun bütünlüğü sağlanmaya çalışılıyor.
Reklam
Kolajen
Vücudumuz temel olarak proteinlerden, şekerlerden ve yağlardan oluşur. Bunlardan en bol olanı proteinlerdir. Proteinler içinde en bol olanı da kolajendir. Birbirinden çok farklı farklı dokularda görev alan kolajenden başka bir protein yok denilebilir. Kemikte, deride, damar duvarında, tendonda, epitel hücrelerin üzerine oturduğu yapılarda (bazal membranlar) kolajen temel proteindir. Kolajen sadece bu yapılarla sınırlı kalmayıp beyin dâhil hemen hemen tüm dokularda bulunur. Kolajen sadece insanlara özgü bir protein de değildir, tüm hayvanlar tarafından sentezlenir.
Kepek
Tahıl tanesinin dışını kaplayan bu çok katmanlı kılıf, tahılın diğer iki kısmının günışığından, zararlı organizmalardan, sudan ve hastalıklardan korunmasını sağlar. Kepek kısmında lifler, önemli antioksidanlar, demir, çinko, bakır, magnezyum, B vitamini ve çeşitli bitkisel besinler bulunur.
Sayfa 47 - Aylık Popüler Bilim DergisiKitabı okudu
Sindirim Yolu Sağlığı
Tam tahılların lif, dirençli nişasta ve oligosakkarit gibi içerikleri sindirim yolu sağlığını destekleyen işlevlere sahip. Araştırmalar tam tahıllarla alınan liflerin, su çekerek dışkı ağırlığını artırdığını, liflerin ve oligosakkaritlerin fermentasyonu sayesinde dışkıdaki yararlı bakterilerin miktarının da arttığını gösteriyor. Dirençli nişasta, normal nişasta gibi sindirilip emilmiyor, dolayısıyla kalın bağırsağa geçerek liflerin oluşturduğuna benzer bir etki yaratıyor. Sonuçta bağırsak içindeki atıkların daha kütleli ve yumuşak olması bağırsakların daha rahat hareket etmesini sağlıyor ve dışkı atımı kolaylaşıyor. Tam tahıllar, bağırsakların düzenli çalışmasına bu şekilde katkıda bulundukları için kabızlığı azaltmaya ve divertikülozis (kalın bağırsak çeperinde oluşan, kolayca tahrişe ve yangıya neden olabilen, cep biçiminde yapıların neden olduğu bir rahatsızlık) riskini düşürmeye yönelik beslenme programlarının önemli bir parçası
Sayfa 46 - Aylık Popüler Bilim DergisiKitabı okudu
Neler Tam Tahıl Ürünü
Sağlıklı beslenme programlarında ve eğitimlerinde tam tahıllara gereken yeri ayırmış ülkelerdeki yaygın tartışmalardan biri nelerin tam tahıl ürünü sayılıp nelerin sayılamayacağıyla ilgili. Çünkü bu tanımlarla ilgili bir belirsizlik var. Örneğin bir ürünün yüzde kaç tam tahıl içerirse tam tahıl ürünü sayılabileceği, genellikle üzerinde anlaşmaya varılmış bir konu değil. Ülkemizdeyse “tam tahıl” kavramı daha yeni yeni tanındığı için tartışma henüz bu noktaya gelmedi. Öncelikle ürün etiketlerindeki içerik listelerinin iyi incelenmesi gerekiyor. Tabii ülkemizde ekmeklerin genellikle açık satıldığı düşünüldüğünde, en kısa sürede bu konuda kontrol sağlayacak düzenlemeler getirilmesi gerektiği ortada. Ülkemizde bulunabilecek tam tahıl ürünlerinden bazıları şunlar: Tam tahıl unları Tam tahıl ekmekleri, simitleri, krakerleri Tam tahıl ezmeleri, gevrekleri Tam buğday makarnaları, erişteleri Bulgur, karabuğday (greçka), esmer pirinç
Reklam
İlaçların Elde Edildiği Kaynaklar
Bugün kullanılan ilaçların pek çoğu sentetik yollardan elde ediliyor. Tıpta kullanılan ilk sentetik ilaçların eter ve azot protoksit olduğu biliniyor. Daha sonra kimya alanındaki gelişmeler ilerledikçe birçok ilaç sentez yoluyla üretilmeye başlanmış. a- Birçok bitkinin özsuyu, yaprağı, kökü, meyvesi, kabuğu, çekirdeği, tohumu, yağı ilaç yapımında kullanılır. Bitkisel kaynaklardan elde edilen en önemli etken maddeler alkoloidler ve glikozoidlerdir. b- Hayvansal kaynaklı ilaçlar ise hayvanların hormonları, serumları ve enzimlerinden elde edilir. c- Mikroorganizmalar genellikle antibiyotiklerin üretilmesinde kullanılır. Örneğin penisilin Penicillium notatum isimli küf mantarından elde edilir. d- İnorganik maddeler, özellikle kükürt, kalsiyum, iyot, demir, alüminyum, magnezyum ve amonyum bileşikleri birtakım tedavilerde kullanılır. e- Sentetik maddeler ise doğal kaynaklı ilaçların daha bol ve ucuz olarak elde edilmesi ve ilaçların yan etkilerinin azaltılması amacıyla laboratuvar ortamında sentez yoluyla elde edilen sülfonomidler, bazı hormonlar, eter, yarı sentetik penisilinler gibi ilaçlardır. f- Radyoaktif izotoplar, hastalıkların teşhiş ve tedavisinde, tıbbi araştırmalarda kullanılır. g- DNA rekombinasyonu yönteminde ise insan veya hayvan organizmasında belirli bir maddeyi sentezleyen hücrelerden alınan DNA molekülü, çeşitli işlemlerden geçirildikten sonra kolay üreyen bir mikroorganizmanın sitoplazması içine yerleştirilir. Burada istenen maddenin üretilmesi sağlanır. Bu teknik ile aşılar, insülin, büyüme hormonu ve interferon gibi maddeler üretilir
Behçet hastalığı nedir?
Behçet hastalığı bir Türk doktor olan Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında teşhis edilen, bu nedenle uluslararası literatürde Behçet hastalığı olarak adlandırılan hastalıktır. Türkiye, İtalya, Almanya ve Hollanda’dan araştırmacıların katıldığı bu çalışmada, bu hastalıkla özel bir gen grubunun nasıl bir bağlantısı olduğu açıklığa kavuşturuldu. Hastalık her etnik kökenden insanı etkileyebiliyor. Fakat yaygın olarak Doğu Asya’daki, İpek Yolu üzerindeki, Türkiye’deki, Akdeniz ve Orta Doğu ülkelerindeki insanları etkiliyor. Hastalık bütün vücuda kan damarları aracılığıyla dağılan kronik yangıya sebep oluyor ve göz, beyin, cilt, eklemler ve sindirim sistemi olmak üzere pek çok organı etkiliyor. Ağızda ve genital bölgede ülser, göz iltihabı ve görme bozukluğu, deri döküntüleri ve lezyonları, eklem şişliği, karın ağrısı ve ishal hastalığın bazı belirtileri. Behçet hastalığı beyinde de yangıya neden oluyor ve baş ağrısı, ateş, denge bozukluğu ve felç gibi sonuçlara yol açabiliyor.
95 syf.
8/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Kapak konusunda Özlem Ekici doğadan gelen başka türlü bir şifayı konu ediyor. Bitkiler ve hayvanlar kullanılarak elde edilen ilaçları anlatıyor. Gen aktarımı ve benzeri yöntemlerle belirli bir ilacı üretmek üzere geliştirilen canlıları bize aktarıyor. Özlem İkinci röportajlarına Prof. Dr. Sinan Sertöz ile devam ediyor. Röportajda Sinan Sertöz özellikle üniversite öğrencilerine sesleniyor gibi görünse de, hepimizin Sinan hocanın önerilerinden ve mesajlarından öğreneceği şeyler var. Börteçin Ege hayatımızı etkileyen internetin patronları olan şirketleri ve bu şirketlerin geleceğe yönelik planlarını bizlerle paylaşıyor. Nurdan İnan Anadolu’yu doğuran deniz Tetis’i anlatıyor. Kadir Demircan çiğdem çiçeğini ve bu çiçekten elde edilen ilacı anlatıyor. Abdurrahman Coşkun vücudumuzdaki önemli proteinlerden biri olan kolajeni ele alıyor. Ülkemizde farkındalık oluşturulmaya çalışılan konulardan biri de en çok tükettiğimiz yiyeceklerin başında gelen tahıl ürünlerinin daha sağlıklı bir hale getirilmesi ve daha sağlıklı bir şekilde, israfa yol açmadan tüketilmesi. Bu bağlamda tam tahıllı ürünlerin daha sağlıklı olduğundan herkes bahsediyor. İlay Çelik tam tahıllı ürünlerin neden daha sağlıklı olduğunu bizlerle paylaşıyor
Bilim ve Teknik Sayı: 544
Bilim ve Teknik Sayı: 544Bilim ve Teknik Dergisi · Tübitak Yayınları · 201313 okunma