Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

27 Mayıs 1960, 22 Şubat 1962, 21 Mayıs 1963

Bir Darbeci Subayın Hatıraları

Bahtiyar Yalta

En Eski Bir Darbeci Subayın Hatıraları Gönderileri

En Eski Bir Darbeci Subayın Hatıraları kitaplarını, en eski Bir Darbeci Subayın Hatıraları sözleri ve alıntılarını, en eski Bir Darbeci Subayın Hatıraları yazarlarını, en eski Bir Darbeci Subayın Hatıraları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatını, amaçlarına ermek için fırsat bilenler, boy gösterme vaktinin geldiğine hükmederler. Maalesef, girilen yeni dönemi kavramaktan yoksun siyasilerin ekonomik, diplomatik ve sosyal basmakalıp görüşlerle, hakaret ve iftira ederek çağa varmalan olası değildi.
Sayfa 33 - Kronik KitapKitabı okudu
" Çoğunluğun güvenini ve sevgisini kaybetmiş bir politikacının halkın desteğini kazanmış bir politikacı karşısında mücadele etmesi akıntıya kürek çekmekten farksızdır".
Reklam
1. NATO ile Kapıldığımız Aymazlık NATO'ya alınmamız üzerine, çatıdaki devlet adamlarımız çok rahatladılar. Her türlü tehdit ve tehlikeden kurtulmuş olduklarını düşünmeye başladılar. Maalesef NATO'nun etkin, sorumlu ve aktif üyesi olduğumuzu çabuk unuttuk. Biz NATO'ya hatır için değil, değerli Silahlı Kuvvetlerimiz ve yakın doğudaki konumumuz ve de karşılıklı çıkarlarımız için alınmıştık. Maalesef düşünmeyi Amerika ile kuzenine (İngiltere) bıraktık. Eşit bir üye olmak yerine, bir piyano döndük. NATO ve BM toplantılarında Amerika'nın dümen suyundaydık. Charles de Gaulle'ün NATO'da ki kişilik ile ulusal duyarlılık çabalarının önemini göremedik.
Menderes, İnönü'nün savaş sırasında biriktirdiği altın stokuna (125 ton) el attı. Yol, silo, baraj, liman ve elektrik üretimine ve nakil tesislerinin yapımına girişti. Ülkede yükselen şantiyeleri halk gururla, takdirle izliyordu. Menderes'in rüzgârı esiyordu. Muhalefetin eleştirilerine kulak veren yoktu. CHP'nin; Plânsiz, savurgan ve yanlış işlerden söz etmesine DP'nin; - Plan mı? pilav mı? Popülist cevabını halk onaylıyordu.
Sayfa 50 - Kronik KitapKitabı okudu
Halkevleri, Kemalist öğretmenlerin ve yöneticilerin idaresinde dilde, güzel sanatlarda, sosyal dayanışmada, yenileşmede, tarih ve ulus bilinci içinde kaynaşmış çağdaş bir toplum düzeyine çıkma çalışmalarının yapıldığı çok yararlı bir örgüttü.
478 Halkevi ile 4322 Halk odasının, kırk kadar yayının çıkarıldığı, zengin kitaplıkları, okuma, konferans, spor, müzik, tiyatro salonları bulunmaktaydı. 1932 ile 1952 yılları arasında Halkevlerinden yararlanmış, milyonlarla ifade edilebilen gençler vardı.
Reklam
Halkevleri Kemalist Türkiye'nin aydınlık evi idi. Mülki amirler Halkevlerinin başkanlarıydılar. Halkevilerinin giderleri CHP ile devlet bütçesinden karşılanıyordu. Halkevlerinin yönetim, bakım, eğitim ve öğretim kadroları saat gibi çalışıyordu. Halkevlerini kapatmakla DP iktidarının, ülkeye verdiği zararları kavramak için Cizre'de Halkevleri ortamında aydınlanan, kaynaşan Cumhuriyetçi yurttaşlara, bugün baktığımızda ülkeye verilen zararı fark edebiliriz. Cumhuriyet'in Cizre'si o günlerde Güney Doğu'nun Paris'i sayılırdı. Yenilikçi ve laik Halkevlerinde Cizreliler Cumhuriyet balosunu, büyük illeri aratmayacak kadar birlik ve uyum içinde görkemli kutlarlardı. Bir de şimdiki Cizre'nin haline bakınca, Halkevleri nin önemi daha iyi anlaşılır.
Bizde liderlerin arka arkaya seçim kaybetmeleri yerlerini boşaltmaları için bir neden teşkil etmez. Bu yüzden gençlerin lider koltuğuna gelme şansları önlenir ve partide yenileşme yolları da tıkanır. Parti üst kurulları yaşlılar kulübüne dönmüştü.
Partiler çağdan kopmuş, yorgun, durağan, hırslı ve yaşlı kadroların elinden kurtulamıyorlardı. Çünkü bu baylar her şeyi Başkan'a devrederek, onun kanatları altında terlemeden, üzülmeden güven içinde koltuklarında hüküm sürmenin keyfini terk edemiyorlardı.
Sayfa 62 - Kronik KitapKitabı okudu
Tarih dayatma yani baskı ve tehdit ile kabul ettirilen anlaşmaların çok kısa ömürlü olduk larını yazmaktadır...
Sayfa 105Kitabı okudu
125 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.