Bir Mabed İşçisi sözleri ve alıntılarını, Bir Mabed İşçisi kitap alıntılarını, Bir Mabed İşçisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kahramanların sözle kaybedecek zamanları olmadığına göre lâf ebeliğine lüzum da yoktur. Öyle ya, fatihler için tek mukaddes kelâm vardır: Kelâm-ı Kadim. Üstelik onlar bir kitap ve kelime medeniyeti değil, bir iman ve aksiyon medeniyeti yaratmıştır.
Üstadım, şiiri neden bıraktınız? Cemil Meriç: Sevdiğim şairler vardı. Pınarbaşları tutulmuştu. Onlardan daha büyük olamayacağımı hissettim. Nazım Hikmet, Yahya Kemal, Necip Fazıl...
Bütün bir ömrün muhasebesini birkaç sayfaya sığdırmak kabil mi? Kim, hafızasının aynasında sadık akisler bulabilir? Çevrenin/çevremizin bizi taşımak zorunda bıraktığı maskeleri istesek de yırtabilir miyiz? Hele bir sanatçı... ebediyetin karşısına süslenerek çıkar. Bütün hâl tercümeleri bir çeşit müdafaanâmedir.
Türkoloji kelimesinden daha yüz kızartıcı bir kelime yoktur. Ruslar çıkarmıştır bu kelimeyi, ölü milletler için. Sümeroloji gibi. Bu kelime Türk medeniyetini paranteze almak demektir. Bu müthiş yalanı bize de kabul ettirdiler. Türkoloji Osmanlı'yı paranteze alan, âtıl bırakan bir kelimedir. Neden bir Frankoloji yok da Türkoloji var? Biz ölü müyüz? Ruslar ve Batılılar sırf bizi, yani Osmanlı'yı dikkatlerden uzaklaştırmak için bu kelimeyi icad etmişler. Yazdım bu kelimeyi. Hâlâ kullanıyorlar.
Hak, bizden tarafsız olmanın keyfini sürmemizi değil, dürüst olmanın ızdırabını çekmemizi talep eder; dürüst olmanın, yani bir kuş gibi ürkek olmanın...
Cemil Meriç ne güzel söyler:
Kim, hafızasının aynasında sadık akisler bulabilir?
Sadık, yani kendisini hiç çarpıtmadan, aynen, olduğu gibi yansıtan akisler.