Adı:
Bir Osmanlı Var İmiş
Yazar:
Baskı tarihi:
Eylül 2016
Sayfa sayısı:
160
Format:
Karton kapak
ISBN:
9786051831480
Kitabın türü:
Dil:
Türkçe
Ülke:
Türkiye
Yayınevi:
Nesil Yayınları
Koray Şerbetçi'nin kaleme aldığı Bir Osmanlı Var İmiş kitabı Nesil Yayınları'ndan çıktı.
Koray Şerbetçi bu kitabında Doğulu fikir ve kültür yapısıyla Batılı fikir ve kültür yapısını kıyaslıyor. Yani, Batı Avrupa kültürü ile Osmanlı kültür yapısını mukayeseli olarak ortaya seriyor. Böylece Osmanlı'yı derinlemesine anlayacak, 600 yıllık bir devlet yapısı ve tecrübesini anlarken bu yapının ardındaki ruh hâllerini de yakalama fırsatını bulacaksınız.
Bir Osmanlı Var İmiş kitabında:
Osmanlı'nın yalnızca bir devlet olmadığını, Osmanlı'nın bir hayat tarzı, bir insanlık modeli olduğunu bulacaksınız.
Aynı zamanda:
Osmanlı insanının; devlet kurucu pratik aklını, savaş meydanındaki coşkusunu, ölüm gerçeği karşısındaki kayıtsızlığını, keyiften ne anladığını, diplomasideki kendinden eminliğini, neye iman ettiğini, ekonomide kazanmak ve kaybetmekten ne anladığını, felaket ve neşe karşısında nasıl bir tutum takındığını anlayacaksınız.
Koray Şerbetçi bu kitabında Doğulu fikir ve kültür yapısıyla Batılı fikir ve kültür yapısını kıyaslıyor. Yani, Batı Avrupa kültürü ile Osmanlı kültür yapısını mukayeseli olarak ortaya seriyor. Böylece Osmanlı'yı derinlemesine anlayacak, 600 yıllık bir devlet yapısı ve tecrübesini anlarken bu yapının ardındaki ruh hâllerini de yakalama fırsatını bulacaksınız.
Bir Osmanlı Var İmiş kitabında:
Osmanlı'nın yalnızca bir devlet olmadığını, Osmanlı'nın bir hayat tarzı, bir insanlık modeli olduğunu bulacaksınız.
Aynı zamanda:
Osmanlı insanının; devlet kurucu pratik aklını, savaş meydanındaki coşkusunu, ölüm gerçeği karşısındaki kayıtsızlığını, keyiften ne anladığını, diplomasideki kendinden eminliğini, neye iman ettiğini, ekonomide kazanmak ve kaybetmekten ne anladığını, felaket ve neşe karşısında nasıl bir tutum takındığını anlayacaksınız.
160 syf.
·2 günde·8/10 puan
Adı gibi tadı da damağınızda kalacak bir kitabın paylaşımı ile geldim.
Kitabın son sayfalarına gelince bu kitapla ilgili ne yazabilirim nasıl bir yorum ve inceleme yapabilirim diye bir telaş sarıyor beni. Yazar bunun da cevabını vermiş. Kitabın son paragrafı ile beni benden aldı. Öncelikle işte kitabın içerisindeki güzellikleri anlatan o güzel paragrafı sizlerle paylaşmak istiyorum.
İşte Batı' nın aklının alamadığı bu örnekler Asyalı cengaver ruh ile İslam gaza anlayışının sentezinin ete kemiğe bürünmüş haliydi. Kısacası Osmanlı insanı cephede, devletine pazarlıksız bağlılık, üstlerine itaat, sert bir disiplin, ölümü hafife alan kader inancı ve zorluklara tahammül edebilme gücü ile ve aman dileyen düşmanına karşı merhametli olma halinin harika bir alaşımı olan asker- millet olma ruh halini ortaya koymuştu. Parlak dönemlerde bu ruhla fetihten fetihe koşarken, çöküş döneminde de yine bu ruhla üzerine çullanan sömürgecilere karşı ayakta kalabilmişti.
Daha çok TV ve sosyal medyada tanınan Koray Şerbetçi'nin daha önce başka bir yayınevinden çıkan Tarihin Gör Dediği kitabını okumuştum ve çok sevmiştim. Bu okuduğum ikinci kitabı oldu ve devamı da gelecek gibi.
Deneme türünde kısa yazılardan oluşuyor kitabımız. Klâsik tarih kitaplarında ya da ders kitaplarında olduğu gibi monoton bir anlatım kesinlikle yok. Tarihten bildiğimiz pek çok bilginin yaşanmış hikayesini anlatıyor yazar kitabında. Turuň olmazsa olmazı kişi ve kaynak belirtmeleri yapılması araştırma ruhuma sahip okurlara yeni kapılar açıyor.
Benim için oldukça keyifli bir okuma deneyimi oldu. Osmanlı ile ilgili pek çok yeni bilgiler öğrendim. Yalnız bu kitabın tek bir kusuru var, o da kısa olması. Artık yazarın diğer kitaplarına saklıyorum hevesimi.
Gazi unvanını,
Rumi kelimesinin içeriğini.
Barbaros ile kardeşinin tefekkür içindeki duygusal konuşması,
Vefa salgını karşısında Batı ve Osmanlı,
Batılılaşma hareketleri
Hürriyet,
Tanzimat,
Başlık meselesi
Köyün çobanından dünya devletine,
Platon'un ütopik Devlet'in can bulmuş hali..
Daha neler neler. Buyrun sizlerde okuyun
Kitabın son sayfalarına gelince bu kitapla ilgili ne yazabilirim nasıl bir yorum ve inceleme yapabilirim diye bir telaş sarıyor beni. Yazar bunun da cevabını vermiş. Kitabın son paragrafı ile beni benden aldı. Öncelikle işte kitabın içerisindeki güzellikleri anlatan o güzel paragrafı sizlerle paylaşmak istiyorum.
İşte Batı' nın aklının alamadığı bu örnekler Asyalı cengaver ruh ile İslam gaza anlayışının sentezinin ete kemiğe bürünmüş haliydi. Kısacası Osmanlı insanı cephede, devletine pazarlıksız bağlılık, üstlerine itaat, sert bir disiplin, ölümü hafife alan kader inancı ve zorluklara tahammül edebilme gücü ile ve aman dileyen düşmanına karşı merhametli olma halinin harika bir alaşımı olan asker- millet olma ruh halini ortaya koymuştu. Parlak dönemlerde bu ruhla fetihten fetihe koşarken, çöküş döneminde de yine bu ruhla üzerine çullanan sömürgecilere karşı ayakta kalabilmişti.
Daha çok TV ve sosyal medyada tanınan Koray Şerbetçi'nin daha önce başka bir yayınevinden çıkan Tarihin Gör Dediği kitabını okumuştum ve çok sevmiştim. Bu okuduğum ikinci kitabı oldu ve devamı da gelecek gibi.
Deneme türünde kısa yazılardan oluşuyor kitabımız. Klâsik tarih kitaplarında ya da ders kitaplarında olduğu gibi monoton bir anlatım kesinlikle yok. Tarihten bildiğimiz pek çok bilginin yaşanmış hikayesini anlatıyor yazar kitabında. Turuň olmazsa olmazı kişi ve kaynak belirtmeleri yapılması araştırma ruhuma sahip okurlara yeni kapılar açıyor.
Benim için oldukça keyifli bir okuma deneyimi oldu. Osmanlı ile ilgili pek çok yeni bilgiler öğrendim. Yalnız bu kitabın tek bir kusuru var, o da kısa olması. Artık yazarın diğer kitaplarına saklıyorum hevesimi.
Gazi unvanını,
Rumi kelimesinin içeriğini.
Barbaros ile kardeşinin tefekkür içindeki duygusal konuşması,
Vefa salgını karşısında Batı ve Osmanlı,
Batılılaşma hareketleri
Hürriyet,
Tanzimat,
Başlık meselesi
Köyün çobanından dünya devletine,
Platon'un ütopik Devlet'in can bulmuş hali..
Daha neler neler. Buyrun sizlerde okuyun
160 syf.
·4 günde·Beğendi·8/10 puan
Merhaba sevgili okur kardeşlerim bu kitabı okumaya başladığınızda ilk iki bölümde sıkalabilirsiniz ben neredeyse yarım bırakıyordum. Ama yarım bırakmamanızı öneririm. Okuduğunuza pişman olmayacağınızı garanti ederim. Yazar bu kitabı yazarken bir çok şair ve yazarların eserlerinden alıntılar yapmış ve kaynaklarını belirtmiş. Ecdadımızın sabrini, gayri müslim olan insanlara bile olan merhametini ve ordunun komutanlarına olan sadakatini batılı yazarlardan alıntılar yaparak anlatmış keyifle okuyacağınızı düşünüyorum sağlıcakla kalın...
160 syf.
·8/10 puan
Bir Osmanlı Var İmiş, klasik Osmanlı tarihi kitabı değil.makaleler üzerinden, Osmanlı felsefesini açıklamaya çalışıyor.makaleler kronolojik bir sıradan ziyade olay olay anlatılıyor. Osmanlı insanı nasıldı? toplumun ana düşüncesi neydi? Osmanlı nasıl bu kadar büyüyebildi? bunun gibi soruları gerçekten etkileyici bir şekilde okuyucuya aktarmayı biliyor.tabi ki Osmanlının sadece olumlu yanları ağırlıklı verililiyor ama popülizme de kapılmıyor.osmanlı düşüncesi hakkında ön bilgi sahip olmak isteyen,
sıkıcı da olmasın diyenler için tavsiye ediyorum...
sıkıcı da olmasın diyenler için tavsiye ediyorum...
Bir milletin tarihî, başından geçen olayların tren vagonları gibi üç uca eklenmesi gibi oluşturulan bir zaman kararı değildir. Asıl tarih, milletin o olayları hangi zihin haliyle yaptığıdır. Milletin zihniyetini yani dünya karşısındaki ruhsal tutumunu bilmeden tarihini yazmak mümkün değildir.
Sayfa 138
Fatih Sultan Mehmet Doğu roma'yı tarih sahnesinden sildikten sonra fethettiği kostantiniyye ye gidince ilk kişi Ayasofya önünde atından inip fetihte kendi nefsine pay vermemek için yerden bir avuç toprak alıp başından aşağı serpmiş ve şu Farsça şiiri okumuştur:
"Perdedari mi koned bur kasr-i kaysar ankabut
Bum nevbet mizened ber gonbed-i afrasiyab."
(Efrasibabn'in kubbesi üzerinde baykuş nöbet tutuyor,
Kayser'in kasrında örümcek perdedarlık ediyor.)
Yani elde eden ve marur sezar'a karşılık elde etmeyi Allah'tan bilen kendisinin aracı olduğunun farkında ve bu elde edilme olayından ibretle Hikmet alan bir hükümdar. Batı ruhu ile Osmanlı ruhu arasındaki fark budur.
"Perdedari mi koned bur kasr-i kaysar ankabut
Bum nevbet mizened ber gonbed-i afrasiyab."
(Efrasibabn'in kubbesi üzerinde baykuş nöbet tutuyor,
Kayser'in kasrında örümcek perdedarlık ediyor.)
Yani elde eden ve marur sezar'a karşılık elde etmeyi Allah'tan bilen kendisinin aracı olduğunun farkında ve bu elde edilme olayından ibretle Hikmet alan bir hükümdar. Batı ruhu ile Osmanlı ruhu arasındaki fark budur.
Sayfa 57 - Nesil
İtalyan tarihçi Paul Jove, Osmanlı savaşçısının üstünlüğünü yemek tarifi verir gibi üç maddeye bağlamış ve isabetli bir çıkarım yapmıştır.
"Amirlerine tereddütsüz itaat ederler, muharebede canlarını düşünmezler, sadece su ve arpa ile kanaat ederek uzun zaman yürüyebilirler."
"Amirlerine tereddütsüz itaat ederler, muharebede canlarını düşünmezler, sadece su ve arpa ile kanaat ederek uzun zaman yürüyebilirler."
Sayfa 148 - Nesil
Bir milleti tanımanın üç yolu vardır. Neye inandığına bakmak, neyle geçindiğine baknak ve neden savaştığına bakmak. Bu üçlü bakış derli toplu ruh haritası çıkarmak için sağlam bir yoldur. Bu bakışlardan üçüncüsüne daha yakından eğildiğimizde görürüz ki insanların savaş meydanında sergiledikleri tutum daha fazla önem arz etmektedir
Sayfa 147
İşte Batı' nın aklının alamadığı bu örnekler Asyalı cengaver ruh ile İslam gaza anlayışının sentezinin ete kemiğe bürünmüş haliydi. Kısacası Osmanlı insanı cephede, devletine pazarlıksız bağlılık , üstlerine itaat, sert bir disiplin, ölümü hafife alan kader inancı ve zorluklara tahammül edebilme gücü ile ve aman dileyen düşmanına karşı merhametli olma halinin harika bir alaşımı olan asker- millet olma ruh halini ortaya koymuştu. Parlak dönemlerde bu ruhla fetihten fetihe koşarken, çöküş döneminde de yine bu ruhla üzerine çullanan sömürgecilere karşı ayakta kalabilmişti.
Sayfa 154
Batılı şair Lamartine diyor ki;
"Türkler kuşlara, köpeklere, kısacası Allah'ın yarattığı her şeye hürmet ederler; bizim memleketlerde başıboş bırakılan veya eziyet edilen bu zavallı hayvan cinslerinin hepsine şefkat ve merhametlerini temşil ederler."
"Türkler kuşlara, köpeklere, kısacası Allah'ın yarattığı her şeye hürmet ederler; bizim memleketlerde başıboş bırakılan veya eziyet edilen bu zavallı hayvan cinslerinin hepsine şefkat ve merhametlerini temşil ederler."
Sayfa 136
Bosna Hersek in Mostar kentinde şehrin Müslüman ve Hıristiyan kesimlerini birbirine bağlayan köprünün Osmanlı eseri olması ve müslümanları bu beldeden silmek isteyen Hırvat topçusunun 1992 de köprüyü yerle bir etmesi değil midir? Aslında bu hamle yanlız köprüyü yıkmak değil, zihinlerdeki Osmanlı Balkan modelini de havaya uçurmaktı
Sayfa 43 - Nesil
Kitabın basım bilgileri
Adı:
Bir Osmanlı Var İmiş
Yazar:
Baskı tarihi:
Eylül 2016
Sayfa sayısı:
160
Format:
Karton kapak
ISBN:
9786051831480
Kitabın türü:
Dil:
Türkçe
Ülke:
Türkiye
Yayınevi:
Nesil Yayınları
Koray Şerbetçi'nin kaleme aldığı Bir Osmanlı Var İmiş kitabı Nesil Yayınları'ndan çıktı.
Koray Şerbetçi bu kitabında Doğulu fikir ve kültür yapısıyla Batılı fikir ve kültür yapısını kıyaslıyor. Yani, Batı Avrupa kültürü ile Osmanlı kültür yapısını mukayeseli olarak ortaya seriyor. Böylece Osmanlı'yı derinlemesine anlayacak, 600 yıllık bir devlet yapısı ve tecrübesini anlarken bu yapının ardındaki ruh hâllerini de yakalama fırsatını bulacaksınız.
Bir Osmanlı Var İmiş kitabında:
Osmanlı'nın yalnızca bir devlet olmadığını, Osmanlı'nın bir hayat tarzı, bir insanlık modeli olduğunu bulacaksınız.
Aynı zamanda:
Osmanlı insanının; devlet kurucu pratik aklını, savaş meydanındaki coşkusunu, ölüm gerçeği karşısındaki kayıtsızlığını, keyiften ne anladığını, diplomasideki kendinden eminliğini, neye iman ettiğini, ekonomide kazanmak ve kaybetmekten ne anladığını, felaket ve neşe karşısında nasıl bir tutum takındığını anlayacaksınız.
Koray Şerbetçi bu kitabında Doğulu fikir ve kültür yapısıyla Batılı fikir ve kültür yapısını kıyaslıyor. Yani, Batı Avrupa kültürü ile Osmanlı kültür yapısını mukayeseli olarak ortaya seriyor. Böylece Osmanlı'yı derinlemesine anlayacak, 600 yıllık bir devlet yapısı ve tecrübesini anlarken bu yapının ardındaki ruh hâllerini de yakalama fırsatını bulacaksınız.
Bir Osmanlı Var İmiş kitabında:
Osmanlı'nın yalnızca bir devlet olmadığını, Osmanlı'nın bir hayat tarzı, bir insanlık modeli olduğunu bulacaksınız.
Aynı zamanda:
Osmanlı insanının; devlet kurucu pratik aklını, savaş meydanındaki coşkusunu, ölüm gerçeği karşısındaki kayıtsızlığını, keyiften ne anladığını, diplomasideki kendinden eminliğini, neye iman ettiğini, ekonomide kazanmak ve kaybetmekten ne anladığını, felaket ve neşe karşısında nasıl bir tutum takındığını anlayacaksınız.
