Bir Şehir Çekilirken
Yahya İncetahtacıBir Şehir Çekilirken Gönderileri
Bir Şehir Çekilirken kitaplarını, Bir Şehir Çekilirken sözleri ve alıntılarını, Bir Şehir Çekilirken yazarlarını, Bir Şehir Çekilirken yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bırak onu, yine savaşın amacı, ne bileyim varmak istediği bir son vardır. Taraflar çıkar, neyse güçleri, amaçları, dertleri koyarlar ortaya ; sonra acı da olsa, acımasız da olsa kapışırlar ve bir gün gelir biter bir şekilde. Ha biter bitmesine de ne olur sonra ; bir başkası başlar ama yine de anlarsın ne olduğunu, bir şekilde oturtursun zihnine.
Savaş diyeceksin belki, şu coğrafya ne zaman vazgeçti ki savaştan? Ya savaş ya da savaşa hazırlık. Bunun ötesi ise hep yokluk. Hayatımız şu izbe kahvelerde diplomatik konuşmalar yapmakla geçti. Elin oğlunun sözcüklerini alıp alıp bizim meselelerimize giydirdik. Yok İsrail, yok Golan, Irak, İran, Nasır, Esad, BAC, Halepçe; bitmedi, tükenmedi bir türlü. Kelimelerimiz bitti, ama savaş bitmedi. Hep bir sebep bulundu ve her bir sebep öyle bir haklılaştırıldı ki sanki savaştan kaçınmak şu göğün yerle birleşmesi gibi imkânsızlaştı. Savaşılmalıydı...Onurumuz korunmalıydı. Niyeyse bizim onurumuzu da hep bıyığı daha yeni terlemiş delikanlılar korudu ve gariban analar bağırlarına taş basıp durdular, yine bizim onurumuz için. Yazıklar olsun o onur dediğimiz her şeye.
Çok da bekletmediler beni; neyden korktuysam ya da çekindiysem kısa bir zaman içinde yanı başımda buldum onu. ama şükür, parantez kapanacak elbet bir gün.
bir intikam düşü değildi onu bu halde tutan; intikamdan bağımsız bir hayatın peşindeydi o, belki de hiçbir zaman olmayacak olanın.
vicdan "ama" demek için vardı; bulunulan konumun haksızlığını, eksikliğini haykırmak için.
İlk başlarda beklemiştim,öyle büyük bir umutla olmasa da...Sanki bir kâbus ya da bir şakaydı tüm bu olanlar. Önce trajedi, sonra komedi denklemi; yerini trajik bir şakaya terk etmiş olsa da hangi kâbustan uyanılmaz ve hangi şakaya sonunda gülünmezdi ki? Gelen bir şekilde menziline ulaşmıştı, ama bu son olmak zorunda mıydı?
Biliyor musun savaşa kategorik olarak karşıyım belki ama ille de olacaksa en azından yerli olmalıydı, en azından bu topraklara ait bir savaş olmalıydı.
Oysa hayalleri dâhi kendilerine ait değildi.
...ve ben bilmiyordum. Hadi bilmenin canı cehenneme, neticede tüm bunlar hep bilenlerin eliyle olmamış mıydı?
Hüznün bir rengi vardı ve o da kırmızıydı.
Adalet için özneler arası bir düzlem gerekir ve ortak bir kelimede buluşabilecek özgür akıllar; işte onun için adalet barışa muhtaçtır. Çünkü sloganların dışında siyasallaşmış cümlelere ihtiyaç duyar adalet.
Sayfa 63 - mevsimler kitapKitabı okudu
#okudumbitti
#yorum
Kitabın adı: Bir Şehir Çekilirken
Yazar: Yahya İncetahtacı
Yayınevi: Mevsimler Kitap
Sayfa Sayısı: 111
Herkese hayırlı cumalar. Dün başladığım ve bu sabah erken saatlerde bitirdiğim on hikayeden oluşan bir kitap yorumuyla geldim. Kitabın dili kimi yerde ağır, kimi yerde ise günümüz Türkçesiyle yazılmış. Hikayelerin sonları tam bitmemiş gibi olsa da zihninizde devamını canlandırabiliyorsunuz. Hayat ile zorluk çeken Abu Abdo'nun hikayesi... Adı Ejder , lakabı Ağa olan Ejder Ağa'nın çocuklarına isim verme konusunda başvurması ve evinden atılması... İsim hatırlama ve unutma ile ilgili hikaye... Ve bilgilendirme ile başlayıp hikayeye bağlayan nice yaşanmışlıklar... Kitabın adı, bu on hikayelik kitabın ilk hikayesi olan "Bir Şehir Çekilirken"den almış. Çünkü bu hikaye kitabın %70 kısmını kaplamakta. Bazı kitaplar vardır, okurken bir kahve eşliğinde, tadını çıkara çıkara okunacak kitaplar... Bu kitabı da tadını çıkara çıkara okumanızı tavsiye ederim. Kesinlikle bazı hayatlar size ders verecektir.
Yazarımızın yüreğine sağlık.
Ayrıca yayınevi 
duygu 'a çok teşekkür ederim. Bu güzel eseri benimle buluşturduğu için... #mevsimlerkitap #kitapyorumu
Ama insan belki de en çok yalnızlığa mahkumdu. Ve yalnızlık hangi kelime ile yan yana gelebilirdi ki? Ve insan belki de en çok unutmaya ama özellikle de yalnız olduğunu unutmaya mahkumdu