Çağdaş bir Robinson hikâyesinden yola çıkarak "insan" denen varlığın kibrini, hırsını, modern dünyadaki yalnızlığını anlatmış bize yazar. Sot akis'ten okuduğum dördüncü kitap. Çok farklı bir zihni var, o zihnin labirentlerinde dolaşmak keyifli. Her eserinde insanı kendi içindeki karanlık dehlizlerle ve düzenle, ona tutsak yanları ile yüzleştiriyor. Ve bunu ironik bir şekilde genelde metalar kullanarak yapıyor.
Yeni Gine'deki bir öğrenci ayaklanmasını rapor etmek üzere Yeni Zelanda'dan bindiği gemi batınca Roviros kendini okyanusun ortasında bir adada bulur. Ve en büyük hayalini gerçekleştirmek üzere kolları sıvar:bir süpermarket açmak! Roviros'un bu yolda attığı adımları anlatırken bizi kendi yaşamımızla aslında bizi esir eden şeyler ile baş başa bırakıyor.Kendi adalarımızdaki yalnızlığımızı yüzümüze çarpıyor, düzenin kanımıza nasıl sirayet ettiğini gösteriyor. Sotakis okumayı seviyorum.Farklı, çarpıcı.
