“Mesnevinin “bişnev” (D uy!) emriyle başlaması mutlu bir
tesadüfün neticesi değildir.
Biraz dikkat edilirse “bişnev” (Duy!)
emri ile “anlamak”, “kavramak”, “idrak etmek’ arasında gizli bir
bağ vardır: “Bişnev”, yani “duy, işit, dinle, kulak ver; anlamak
için dinle, neyin nelerden şikâyet ettiğini anlamak, kavramak
için duy, dinle, kulak ver.”
“ Varlık duyuyor, çünkü anlıyor:”