BIRAKIN ÇOCUKLAR OYUN OYNASIN
Çocuk oyun oynayarak kendini keşfeder, geliştirir, dünyayı tanır ve dünyanın işleyişine uyum sağlamaya çalışır. Oyun çocuğun dilidir, iletişim biçimidir. Duygularını sözel aktarmak için gerekli olan bilişsel gelişimini henüz tamamlamamış olan çocuk için oyun duyguların dışa vurumu olur.
Daha fazla oyun çocukları başarıya götürür aynı zamanda düşünme yolu ile yaratıcılığını destekler.
Oyun çocuğun fiziksel gelişimine katkıda bulunur. Oyun sırasında çocuk hareket halindedir. Hareketli oyunlar çocukların kaslarının gelişimini sağlar. Çocuk,bedeninin, ellerinin, ayaklarının işlevini oyun oynayarak kazanır. Dengesini, el becerilerini oyunla geliştirir.
Çeşitli oyun oynama şekilleri vardır. Taklit oyunları çocuğun çocukların çevresindeki büyükleri taklit ederek oynadıkları oyunlardır. Anne, baba, doktor, öğretmen, bakkal olurlar. Böylece çocuk erişkin dünyasına adım atar. Erişkin dünyasını, meslekleri tanır. Hayâli oyunlar ise çocukların kendilerini başka birinin yerine koyarak, duygu, düşünce ve isteklerini dışa vurdukları oyunlardır.
Toplam 10 Ana Başlıktan Oluşan Bu Kitapta;
-Çocukluğun Yaklaşmakta Olan Altın Çağı
-İki Babanın Hikâyesi
-Oyunun Öğretici Gücü
-Oyunun Öldüren Kerh
-Neden Çocuklar Artık Okullarda Oyun Oynamıyor?
-Bir Amerikan Trajedisi: Teneffüsün Ölümü
-Oyuna Karşı Küresel Savaş
-Finlandiya Tarzı Oyun Deneyleri
-Dünyadan Müthiş Oyun Deneyleri
-Yarının Okullarında Oyun
ve Ek Bölüm Olarak: Çocuk Hakları Sözleşmesi yer almaktadır.
Dünyası çocuğa değen herkesin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.