Dünya hayatındaki imtihanımız, biraz da "Allah benden ne bekliyor olabilir?" ve "Dünyadaki misyonum ne?" sorulanın cevabını bulmakla ilgili. Kalbimizin ve aklımızın huzuru da tamamen buna bağlı.
Kendimizi tanımak ve çevremizi keşfetmek, sadece hayata daha iyi hazırlanmak için önemli değildir. Bunun da ötesinde, aslında şu sorunun cevabını aramak için bize lazım bu: "Allah, beni yaratırken, benden ne beklemiş ve bekliyor olabilir?"
İnsan kendisini iyi tanır ve keşfederse hayatta kalıcı ve sağlam işler yapmak için de o kadar hızlı yol alır. Şahsiyetinden, kabiliyetlerinden ve zaaflarından haberdar olmayan insan ise sürekli yerinde sayar; yanlış yerlerde, yanlış zamanlarda, yanlış işlerle oyalanır durur.
Her uzun yol, ilk adımla başlar. Her problemin çözümü, çoğu kez minik bir dokunuştur. Ve her uzun söz de harflerden ve kelimelerden oluşur. "Bir Müslüman olarak, ben bu dünyada ne yapıyorum? Bana neler sorulacak? Görevlerim neler?" gibi mühim ve ağır soruların cevabı da aynı şekilde aslında basit bazı ilkeleri yeniden hatırlamaktan geçiyor.
Rabb'imiz bizlere faydalı şeyleri öğretsin, öğrettikleriyle bizleri faydalandırsın. İlmimizi, kendisine karşı saygı, sevgi ve korkumuzu artırsın. Bizlere niyette ihlas, ilimde derinlik ve kullukta istikamet nasip etsin.
Amin.