Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bizansçılık ve Slavlık

Konstantin N. Leontiev
4.5/10
2 Kişi
5
Okunma
Beğeni
126
Görüntülenme
“Peki biz ne diye endişeleniyoruz? Avusturya ve Türkiye hâlâ ayakta durmuyor mu en nihayetinde? Avusturya ve Türkiye’nin ömrü uzun olsun (bilhassa bu sonuncusunun). Türkiye’nin varlığını sürdürmesinin hem bizim için hem de Doğu’da bizle aynı inancı paylaşan çoğunluk için faydalı bir şey olduğunun bugün dahi pek çok kişi farkında. Rus düşünce hayatının en zengin ve üretken olduğu on dokuzuncu asır, sosyal ve siyasi yaşamda da oldukça çalkantılı ve hareketli bir devir olmuştur. Elinizdeki eser, Rus düşünce hayatının nevi şahsına münhasır bir kalemi, bir tıp doktoru ve tecrübeli bir diplomat olan Konstantin Nikolayeviç Leontyev’in kendi toplumu ve devleti başta olmak üzere Slav halklarının siyasi vaziyetlerine dair koyduğu tanıları ve Çarlık rejiminin bekâsı için yazdığı “yegane kurtuluş reçetesini” içermektedir. İmparatorluğunun kapsamlı reformlara giriştiği bir ortamda otokrasinin savunusunu veren düşünür, ortaya koyduğu yaklaşımla Rusya’nın niçin diğer devletlerden farklı olduğunu ve olması gerektiğini izah etmektedir. Rus siyasi kültürünün Batı’nınkinden farklı bir gelişim sürecine sahip oluşunu Bizans mirasçılığı zaviyesinden ele alan Leontyev, panslavist ideolojiye de ağır eleştiriler getirmektedir. İmparatorluk Türkiye’sinde Dersaadet, Selanik, Girit (Hanya), Tulça, Yanya ve Edirne’de, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun ise Bohemya Eyaleti’ndeki Rus elçiliklerinde 1863-1872 yılları arasında yoğun ve üretken bir diplomatlık kariyerine sahip olan Leontyev’in siyasi ve felsefi görüşlerini ihtiva eden ve başyapıtı olarak kabul edilen Bizansçılık ve Slavlık adlı eseri, on dokuzuncu asır Rus entelektüel tarihine ışık tutarken okurunu da Rusya’nın uluslararası ilişkilerde dünkü ve bugünkü konumunu düşünmeye sevk etmektedir. Yazar Hakkında: Rus diplomat, tıp doktoru, düşünür ve yazar. 13 Ocak 1831’de Rusya İmparatorluğu Kaluga Guberniyası’nda dvoryan bir ailede dünyaya gelmiştir. Leontyevlerin soyu, Ryazan boyarlarından gelme olup Uluğ Orda’dan Rus knezliklerine iltihak eden Batur Mirza’ya dayanmaktadır. 1849-1854 yılları arasında Moskova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde eğitim görmüştür. Mezuniyeti sonrasında Kırım Harbi’nde askeri sıhhiye olarak cepheye gönderilmiştir. 1857’de askeri doktorluktan istifa ederek 1860’a dek sivil doktorluk yapmıştır. 1861’de Kırım’da Grek kökenli bir tüccarın kızı olan Yelizaveta Pavlovna Politova ile evlenmiştir. 1863’te Dışişleri Bakanlığında diplomatlık kariyerine dragoman (tercüman) olarak başlayan Leontyev, sırasıyla Hanya, Edirne, İstanbul, Tulça, Yanya, Selanik ve Bohemya’da 1872’ye dek konsolosluk ve başkonsolosluk görevlerini icra etmiştir. Atlattığı ölümcül koleradan sonra kendisini manastır hayatına adamıştır. Çeşitli gazetelerde ve yayınevlerinde üstlendiği görevlerle düşünce dünyasından Danilyevski, Tolstoy ve Turgenyev gibi simalarla münasebetlerini sürdürmüştür. Lev Tolstoy ve Fyodor Dostoyevski’yi “pembe Hristiyanlıkla” itham ederken, demokratikleşme ve Panslavizm’e karşı otokrasiyi savunduğu çok sayıda felsefi, siyasi ve edebi eserler kaleme almıştır. Siyasi yazılarında Şark Meselesi, edebi eserlerinde ise Doğu Hristiyanlığı ve İslam dünyası önemli bir yer tutmaktadır. 12 Kasım 1891’de Moskova’da Aziz Sergius’un Teslis Manastırı’nda 60 yaşında iken zatürreye yakalanarak vefat etmiştir.
Yazar:
Konstantin N. Leontiev
Konstantin N. Leontiev
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 21 dk.Sayfa Sayısı: 224Basım Tarihi: Haziran 2022Yayınevi: VakıfBank Kültür Yayınları
ISBN: 9786257447621Ülke: TürkiyeDil: Türkçe

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
224 syf.
1/10 puan verdi
Okuduğum en saçma kitaplardan biriydi - argümansız olması daha da kötü. Doğruluğu tartışmalı varsayımlar üzerine yazılmış, 19.yüzyıldan Putin'e dek değişmeyen Rus kafası için hafif yumuşatılmış bir giriş. Öncelikle Çekleri yeterince Slav olmamakla suçluyor ama 'Slav' olmanın subjektif kriterini bile belirtmemiş. Batı Avrupalılar gibi isyan edip haklarını savunup hem dinen hem siyaseten çok özgürlermiş. Rusçuluk kaidesine ayıp etmişler. Avrupalıymış bunlar. Bulgarlar da Slav değilmiş, çünkü Yunanistanla yüzyıllardır beraber yaşadıklarından siyaseten progresif, toplum olarak muhafazakarlarmış. Bunlar da artık grekleşmişler. Siyaseten Osmanlı Sultanı'na bağlılık duymaları da ayrı bir sorun oluşturuyormuş. Yani yazar diyor ki Ruslar dışında kimse Slav değil, bu Rusçu yapıyı korumanın da tek yolu otokrasi. Rusya'nın günümüzdeki ideolojik yapısına dair giriş niteliğinde bir şeyler istiyorsanız bu bir başlangıç olabilir. Sadece Batı Slavlarına dair belirtilen bilgilerin günümüzde yanlışlandığını göz önünde bulundurmalısınız, amma velakin Rusya'nın çiftdüşün tarih yazımının bu yazıya arka çıkacağına eminim.
Bizansçılık ve Slavlık
Bizansçılık ve SlavlıkKonstantin N. Leontiev · VakıfBank Kültür Yayınları · 20225 okunma
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabın yazarı eski bir Rus diplomat ve tıp doktorudur. Yazar, Slavlığın Ortodoksluk ile Bizantin kültürü etrafında şekillenişi hasebiyle Rus milletinin diğer Slavlar karşısındaki pozisyonunu değerlendirmektedir. Kitap, Panslavizme karşı bir reddiye bütünüdür. Yazar, Velikoruslar; yani Ruslarla diğer Slavların bütünleşik bir hale neden gelemeyeceğine dair bir takım tecrübelerinden oluşan sosyolojik analizler sunmaktadır. Örneğin, bir Slav millet olarak Çeklerin Alman kültürü altında yaşayan Slavca konuşan bir millet olduğunu belirtir. Onları Slav bilinçleri olan Almanlar olarak değerlendirir. Slovakları ise Macar kültürüyle bütünleşik olarak görmektedir. Diğer yandan Bulgarları asla Ruslara yakıştıramaz, özellikle onları Grek/Girit kültürüne çok daha fazla yakıştırmaktadır. Huy, karakter ve kültür olarak Bulgarları Slavlıktan çok Grekliğe benzer göstermektedir. Aynı zamanda Güney Slavları olarak Sırplar, Hırvatlar, Boşnaklar, Karadağlılar gibi diğer Slav milletleri arasındaki karışık ve parçalanmışlık durumundan bahsederek Panslavizmin zorluklarına değinmektedir. Yazarın Panslavizmin Rusya’ya zarar mı yoksa yarar mı sağlayacağı konusunda şüpheleri vardır. Bu yüzden yazar Fransızların milletler ideasına karşı çıkıp imparatorluk düzlemini garanti altına alan Osmanlı Türkiyesi ile Avusturya’nın ömrü uzun olsun demektedir.
Bizansçılık ve Slavlık
Bizansçılık ve SlavlıkKonstantin N. Leontiev · VakıfBank Kültür Yayınları · 20225 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.