Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü

Vladimir İlyiç Lenin

Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü Gönderileri

Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü kitaplarını, Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü sözleri ve alıntılarını, Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü yazarlarını, Bolşevikler ve Proleterya Diktatörlüğü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
1914-1918 savaşında sırf bu yüzden on milyonlarca insan öldürülmüş ya da sakat bırakılmıştır.Bu hakikat bütün ülkelerin emekçileri arasında karşı konmaz bir güç ve hızla yayılıyor,çünkü her şey bir tarafa, savaş her yerde eşi görülmedik bir yıkıma yol açmıştır ve her yerde,"muzaffer"ülkelerde bile savaş borçlarının faizlerini ödeme vakti gelmiştir.Nedir bu faiz? Kapitalistler arasında kâr paylaşımı sorununu çözüme bağlamak adına on milyonlarca işçi ve köylüye birbirleri öldürme ve sakat bırakma iznini tanıma nezaketi gösteren milyoner beyefendilere ödenen milyarlık haraçtır.
Yoldaşlar!Çalışma komiserleri!Fabrikalardaki bütün toplantılarınızdan,işçi heyetleriyle konuşmalarınızdan durumu açıklamak için yararlanın.Elinize geçen her fırsattan yararlanın ki işçiler iki seçenekle karşı karşıya olduğumuzu bilsinler:ya yok oluş ya da özdisiplin,örgütlülük ve kendimizi savunma imkanı.Eğer siyasal bilinçli işçiler bütün yoksullara önderlik ederek küçük burjuvazinin her yerde şiddetlendirdiği ve bizim bastırmak zorunda olduğumuz kaosa ve dağınıklığa karşı seferberlik ilan etmezlerse ,Kornilovların geri dönmesi tehlikesiyle karşı karşıya olduğunuzu ve Kornilovların günde bir dilim tayın uygulamasıyla birlikte geleceğini bilsinler.Sorun her siyasal bilinçli işçinin yalnızca kendi fabrikasında efendi olduğunu da hissetmesi ,kendi sorumluluğunu bilmesi sorunudur.Siyasal bilinçli işçiler kendi sınıflarını temsil ettiklerini bilmek zorundalar.Siyasal bilinçli işçiler sosyalizm temel görevinin ne olduğunu anladıkları gün zafer bizim olacaktır.İşte o zaman gerekli güçlere kavuşacağız ve savaşabileceğiz.
Reklam
"Demokratik ' Avrupa'da henüz kadınlara oy hakkı verilip verilmemesi gerektiği bile tartışma konusu olmasına karşın,Bolşevikler kadınlara oy hakkı tanımakla kalmamış,diğer alanlarda da kadın-erkek eşitsizliğinin nesnel zeminini kaldıracak adımlar atmışlardı.
“İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olmalıdır diyoruz; aynı şekilde, kadın işçilerin kurtuluşu da, kadın işçilerin eseri olmalıdır. Bu tür kurumların geliştirilmesi işinde kadınlar ellerini bizzat taşın altına sokmalıdırlar. Bu faaliyet kadının eski, kapitalist toplumdakiden tümüyle farklı bir konum elde etmesini sağlayacaktır.”
Sayfa 211Kitabı okudu
“Bu zamana kadar kadınların durumu kölelerin durumuna benzetilmiştir; kadınlar eve hapsedilmiştir ve onları bu durumdan ancak sosyalizm kurtarabilir.”
Sayfa 204Kitabı okudu
“Dini önyargıların en büyük kaynağı yoksulluk ve cehalettir; savaşmamız gereken kötülük budur.”
Sayfa 203Kitabı okudu
Reklam
“Marksizmin kurucuları bu sosyalist dönüşümün temeline kadının mısır ev üçgeninden kurtulması hedefini koymuşlardır. Buna göre, mutfak işleri, temizlik işleri ve çocuk bakımı kadınla erkek arasındaki daha köklü eşitsizliklerin ortadan kalkması için çözülmesi gereken sorunlardır. Engels şöyle ifade eder: ‘Kasım üretken toplumsal emek dışında,, özel ev işleriyle yetinmek zorunda kaldıkça, kadının kurtuluşunun, kadın erkek eşitliğinin imkansız olduğu ve imkansız kalacağı açıktır. Kadının kurtuluşunun gerçekleşebilir bir duruma gelmesi için, önce, geniş bir toplumsal ölçekte üretime katılabilmesi ve ev işlerinin onu yalnızca çok önemsiz bir ölçüde uğraştırması gerekir.’”
“Kadın sınıfının özü sınıfsaldır ve çözümü de ancak sınıfların ortadan kaldırılmasıyla mümkündür. Yani kadın erkek eşitliğinin önündeki yasal engellerinin kaldırılması, vb. kadın sorununu çözmeye yetmez. Kadınların kadın olmaktan gelen sorunları kadar, işçi emekçi olmaktan kaynaklı sorunları da vardır ve işçi sınıfı iktidarı alsa bile bunların hiçbiri bugünden yarına çözülemez, ancak çözümü yolunda somut ve kesin adımlar atılabilir.”
“Proletarya diktatörlüğü sosyalistlerin kafasındaki ideal düzen değil, barışa giden yolda öncesinde belirledikleri ilkeler uyarınca yürütülecek bir savaş dönemidir. Başka bir deyişle, Bolşevikler ve ondan da önce Marksizmin kurucuları, “her devletin ‘terörist’ olduğunu zaten biliyorlardı, tabii eğer ‘terör’ derken, kelimenin özgün anlamıyla, iktidarı ele geçiren sınıfın sistemli başlı uygulaması kastediliyorsa.”
“İtalyan cumhuriyetlerindeki burjuvazi bir zamanlar soyluluğa mensup kişilerin siyasal haklarını ellerinden almıştı. Nasıl bir zamanlar üst sınıflar proletaryanın siyasi haklarını kısıtlayabilir. Böyle bir önlemin uygun olup olmadığının tek bir kıstası olabilir: salus revolutionis suprema kez (devrimin selameti en üstün yasadır).”
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.