Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

yiğit can kaş

yiğit can kaş
@finco35·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Kitleler Psikolojisi
Kitleler PsikolojisiGustave Le Bon
8.2/10 · 3.723 okunma
Reklam
Ülkenin yarısı Aziz Stefan'ındı,öteki yarısı da 120 derebeyi senyörün ve Katolik Kilisesi'nin mülküydü.Katolik Alman rahipleri,öteki dünyada bütün zenginliklere sahip olabilmek için ,bu dünyada acı çekmek ve dua etmek gerektiğini ve öteki dünya nimetlerinin bu zahmetlere değer olduğunu bize anlatma işini üzerlerine aldılar,beylerimizde onları destekliyorlar,seviyorlardı.
yiğit can kaş
@finco35·Bir kitabı okumaya başladı
Dün Köleydik Bugün Halkız
Dün Köleydik Bugün HalkızGeorge Paloczi - Horvath
8.2/10 · 11 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yoldaşlar,bolşeviklerin zorunluluğunu sürekli olarak ortaya koyduğu işçilerin ve köylülerin devrimi gerçekleşti. Bu işçi ve köylü devrimi ne anlama geliyor ?Her şeyden önce bu devrim,burjuvazinin en küçük bir katılımı olmaksızın,kendi öz iktidarımız olan bir Sovyetler hükümetinin kurulacağı anlamına geliyor.İktidarı ,ezilen yığınların kendileri kuracak .Eski devlet aygıtı kökünden yıkılacak ve Sovyetler örgütlerinin kişiliğinde yeni bir yönetim aygıtı kurulacak.
yiğit can kaş
@finco35·Bir kitabı okumaya başladı
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
·
62 günde okudu
Yaşamak İçin Sosyalizm
Yaşamak İçin SosyalizmErkan Baş
8.8/10 · 238 okunma
Sosyalistleri gerçekçi olmamakla eleştirenlere soruyorum,mesela şu mu gerçekçi,halka ait olan,devletin halk adına yönettiği elektriği alıyorsunuz bir patrona veriyorsunuz sonra o patron aracılığıyla halka götürüyorsunuz ve o patron buradan para kazanıyor.Su için,eğitim,sağlık için aynı şey geçerli.Hatta açık şey artık internetinde kamusal bir hizmet olduğunu düşünüyorum.İletişim insanlar arasında zorunlu bir ihtiyaç.
Sayfa 150Kitabı okudu
Mesela yoksullar açısından,işçiler açısından,köylüler açısından ya da gençler açısından bakalım...Kapitalist toplumlarda insanın parası yoksa her şeyi yapabilme özgürlüğüne sahip mi ? Asla değiller.Milyonda bir, milyarda bir bir olasılıkla yapabileceğiniz ve yapabilme olanağı bulabileceğiniz şeylerin size sunuluyor olması bence özgürlük olarak tarif edilemez. Dolayısıyla bizim özgürlük anlayışımız kapitalizmin sınırları içerisinde sığmayan ,daha geniş bir özgürlük anlayışı ve ancak eşitlikle tamamlandığında karşılığını bulabiliyor.Dolayısıyla ben eşitlikçi ve özgürlükçü olduğumu söyleyebilirim.İkisinin karşı karşıya getirmesinde bir manipülasyon olduğunu söylemem lazım.
Sayfa 142Kitabı okudu
Burada,maddi zenginlikler gibi manevi değerler de hep onların inhisarı altına girmiş bulunuyordu.İyilik,doğruluk ,güzellik namına ne varsa onlarındı ve onlardan başkasının olamazdı.Hâlbuki benim o zamana kadar okuduğum ve inandığım kitaplar bunun aksini söylüyordu.Bütün insanlık adına konuşuyor,insan haklarını savunuyordu.Benim okuduğum kitaplara göre, milletler birtakım sınıflara ayrılamazdı.Fertler arasında mevcut olan eşitliğin milletler arasında da mevcut olması gerekirdi.Hele şu millete topyekûn iyi, bu millete baştan başa kötü demek,birini aşağıda görüp öbürünü yüksekte tutmak ne hümanist kültüre ,ne ilmî düşünce metotlarına uyabilirdi.Şu halde...Evet şu halde ya bu kitaplar yalan söylemişti ,yahut da,bu cemiyet ,bu medeniyet o kitapların medeniyeti,cemiyeti değildi.
Sayfa 338Kitabı okudu
Reklam
Tablo bir an önce tamamlansın diye diğer bölmeye geçiyorum.İkinci bölmede,yani muhalefet dinamiğinde görülen ise şu : Türkiye'de işçi sınıfı ,dönemsel kimi eylemlilikler ve patlamalar dışında ,Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde toplumsal muhalefet hareketinin öncüsü olmamıştır.İşçi sınıfının,1960'larla birlikte ,toplumsal muhalefetin çok önemli bir bileşeni konumuna geldiği açıktır.Ancak,bu önem,hatta nicel ağırlık bile,sınıf hareketini genel muhalefet hareketinin omurgası konumuna getirmemiştir.
Sayfa 281Kitabı okudu
Bugüne dek hiçbir devrimci pratik,Marksist kuramın bütünlüğünü aşan bir radikalizm taşımamıştır ve böyle bir aşma bundan sonra da mümkün olmayacaktır.Örneğin,Marx'ın 1859 Önsöz'ündeki aşırı determinist vurgularının ya da Engels'in Fransa'da Sınıf Mücadeleleri'ne 1895 tarihinde yazdığı Önsöz'deki kimi belirlemelerinin,daha sonraki pratiğin "sağında" kaldığı söylenebilir.Ama bunlar Marksizmin kuramsal bütünlüğünü ve özünü eksiksiz yansıtan vurgu ve değinmeler değildir.Bu nedenle Leninizm ve 1917 Devrimi ,bir bütün olarak Marksizmin radikalleştirilmesi değildir.Dünyada, en başta yabancılaşma ,devlet ve sınıf mücadelesi kuramları ile komünizm vizyonunu sağda bırakacak bir pratik ortaya çıkmadığı sürece ,Marksizmin radikalleştirilmesinden ya da daha radikal bir başka öğreti tarafından aşılmasından söz etmek büsbütün anlamsız olacaktır.
Sayfa 146Kitabı okudu
En sevdiğim kitaplardan biri olan,Nazım'ın Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim'inde bir sahne var."Hapishanelerde gerekirse ömrüm boyunca yatabilirim..."diye başlayıp devam eden uzun bir iç hesaplaşma yapar.Çok iyidir o bölüm .Benim için gerçekten o biçimdeydi,örgütlü bir devrimci olmak.Artık uğruna tereddütsüz ölünecek bir davanız var.Daha doğrusu örgütlü olmak artık daha büyük bir iç huzurla gerektiğinde ölebilmek ,bu davayı sürdürebilecek bir "Partim var " demekti.Artık partin var,yoldaşların var ve ölüm bile sana kaybettiremeyecek duygusunu yaşıyorsun.Bu çok kritik ve gerçekten bütün benliğimi,bütün varlığımı partili mücadeleye vermemi sağlayan bir iç huzurum oldu.
Sayfa 126Kitabı okudu
1914-1918 savaşında sırf bu yüzden on milyonlarca insan öldürülmüş ya da sakat bırakılmıştır.Bu hakikat bütün ülkelerin emekçileri arasında karşı konmaz bir güç ve hızla yayılıyor,çünkü her şey bir tarafa, savaş her yerde eşi görülmedik bir yıkıma yol açmıştır ve her yerde,"muzaffer"ülkelerde bile savaş borçlarının faizlerini ödeme vakti gelmiştir.Nedir bu faiz? Kapitalistler arasında kâr paylaşımı sorununu çözüme bağlamak adına on milyonlarca işçi ve köylüye birbirleri öldürme ve sakat bırakma iznini tanıma nezaketi gösteren milyoner beyefendilere ödenen milyarlık haraçtır.
343 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.