Bostan
Şeyh Sadi ŞiraziEn Eski Bostan Gönderileri
En Eski Bostan kitaplarını, en eski Bostan sözleri ve alıntılarını, en eski Bostan yazarlarını, en eski Bostan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevdiğinin yüzüne bakmaya bir kere cesaret ettinse gayrı ona doyamazsın. Susaklının( suya doyamama hastalığı) Dicle’den doyamadığı gibi.
Sayfa 32 - Devlet kitapları 1967
Söz insanın zatında bir kemâldir. Öyleyse söz ile kendini küçültme.
Hikaye
İşittim ki bir pir, sabaha kadar ibadetle meşgul olduktan sonra , seher vakti elini kaldırıp Cenabı Hak'tan hacet dilemiş.
Pirin kulağına "Dediğin olamaz. Bu kapıda senin duan makbul değildir. Var , başının çaresine bak, fakat ruhunda izzetininefis yok ise yalvar dur." Diye hafiften bir ses gelmiş.
Pir, bu söz üzerine ibadetinden geri durmamış, ikinci geceyi de yine zikir ve ibadet ile geçirmiş.
Müritlerinden birisi pirin haline vakıf olunca ona : Gördün ki dilediğin şey olmayacaktır. Beyhude yere dua edip durma ! Demiş.
Pir hasretle gözlerinden yakut renkli yaşlar akıtarak: A çocuğum eğer bu kapıdan daha iyi bir kapı göreydim buradan umudumu keserek o kapıya giderdim. O benden dizgini çevirmekle zannetme ki ben onun terkisinden çekerim. Dilenci bir kapıdan mahsum dönebilir fakat başka bir kapı daha varsa meraklanmaz, öteki kapıya gider. Hafiften işittim ki bu mahalleye yol yokmuş yani maksadım hasıl olmayacakmış fakat ne yapayım ki başka bir mülke yol yoktur. Diye cevap vermiş.
Pir bu sözü söyledikten sonra , bütün hulus ve teslimiyetiyle secdeye varmış. O sırada canının kulağına hafiften şu nida gelmiş, : "bize layık hüneri yoksa da kabul ettik , çünkü bizden başka sığınacak bisey tanımıyor...
Haberin var mı ey kemikten kafes? Senin canın bir kuştur, adı nefes.
Kuş kafesten çıkıp bağını koparınca çabalasan da bir daha av olmaz sana...
Sultan bir ağaçsa, tebaası köktür. Unutma ki ağaç gücünü kökünden alır. Halkını yaralayıcı davranışlardan uzak dur ki, kendi kökünü kesmiş olmayasın.
Sayfa 32
Yeri yarattığında dünya sarsılmaktan sıkıntı duydu. Titrememesi için eteklerine çivi vazifesi gören dağlar vuruldu.
Sayfa 15
Gün gelip ölse bile, iyi adı ebedi yaşar, halk ardından onu rahmet dualarıyla anar.
Sayfa 34
Yüzük hikayesi
Yoksulluk ve zorluk çeken şehrin gönlü yaralı iken, padişahın takı hevesli olması ne çirkin şeydir! Ben pekala bir başka yüzük de takarım. Yeter ki halkım zorda, darda kalmasın
Sayfa 49
"Eyleme dönüşmeyen söylemler hiçbir zaman kıymet taşımaz. Kalbi temiz ulular; hırkalarını kaftanlarının altında giyerler."
Sayfa 51
Ebedi mülk ve saltanat ancak Allah'ındır. Üç beş günlük.dünyaya bu denli meyletme. Ahiretini düşün ve ona göre tedbirli ol. Hangi sultanın malı- mülkü, altını-gümüşü, parası-akçesi geride kaldı? Tabi ki hiçbirinin.
Sayfa 52
İyilik-Kötülük
Kötü bir insandansa, vahşi hayvanla yaşamayı yeğlerim. Çünkü kötü insanlar, en vahşi hayvanlardan da alçak ve onursuzdurlar. Yalnızca yemeyi, içmeyi, uyumayı marifet zannedenler, hayvanlardan nasıl daha değerli olabilirler!
Sayfa 61
Buyruk sahibi kimse tevazu gösterirse, Allah adamı olduğuna delalet eder.
Sayfa 22
"Nasıl yaşarsan, öyle inanırsın, inandığın gibi yaşarsın ve öyle ölürsün. Öldüğün gibi dirilirsin."
Kızgın demirin hararetini su alır, düşmanın kinini alçak gönüllülük, kılıcın keskinliğini ise iyilik köreltir.
Canavar sürüye saldırırken çobanın uykusu cinayet olur.
Nitekim kurdun kafasını, halkın koyunlarını paralayıp gözyaşını akıtmadan koparmak gerekir.