Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bozkırda Bir Kral Lear

Ivan Turgenyev

Bozkırda Bir Kral Lear Gönderileri

Bozkırda Bir Kral Lear kitaplarını, Bozkırda Bir Kral Lear sözleri ve alıntılarını, Bozkırda Bir Kral Lear yazarlarını, Bozkırda Bir Kral Lear yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
+1
İçimdeki güven duygusunu öldürdünüz, her şeyimi öldürdünüz.
Reklam
196 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Rus Edebiyatındaki kırsal yaşam anlatılarını, toprak sahibi derebeyi portrelerini çok seviyorum. Bu da öyle bir kitap. Shakespeare’in "Kral Lear" oyununun Rus derebeyine uyarlanmış hali. Zaten kitabın başlangıcında ki diyaloglarda da buna atıf yapılmış. Henüz sağken mirasını kızlarına pay eden bir babanın dramatik sonunun anlatıldığı uzun hikayenin ardından “Asya” adlı diğer uzun hikaye geliyor. Teması bilinmezlik, şüphe ve aşk olan bu hikaye de baya güzeldi. Turgenyev’in dili sade ve tasvirleri yorucu olmadığından Rus Edebiyatına başlamak isteyenler için ideal bir yazar diye düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Bozkırda Bir Kral Lear
Bozkırda Bir Kral LearIvan Turgenyev · Kırmızı Kedi Yayınları · 2018231 okunma
Mutluluğun yarını yoktur; dünü de yoktur; o geçmişi hatırlamaz, geleceği de düşünmez; onun şimdisi vardır - bir günü de değil, bir anı.
Sayfa 189Kitabı okudu
Bazen belanın geldiğini görür insan - ama kaçamaz; ve neden kimse bütün doğruları söylemez?
Sayfa 167Kitabı okudu
“Eğer sizinle ben kuş olsaydık, kalkıp uçardık... Bu mavilikte kaybolurduk... Ama kuş değiliz.” “Ama kanatlarımız çıkabilir,” diye karşı çıktım. “Nasıl?” “Bekleyin, göreceksiniz. Bizi yerden yukarılara yükselten duygular var. Kaygılanmayın, kanatlarınız olacak.”
Sayfa 163Kitabı okudu
Reklam
Günler geçiyor. Hayat geçiyor, ama biz ne yaptık?
Sayfa 161Kitabı okudu
Bazen ağlamak istiyorum, ama gülüyorum. Beni... yaptıklarım yüzünden yargılamamalısınız.
Sayfa 160Kitabı okudu
Kendimi mutlu hissediyordum... Ama neden mutluydum? Hiçbir şey istemiyor, hiçbir şey düşünmüyordum... Mutluydum.
Sayfa 135Kitabı okudu
Yollardaki çamur aşılmaz bir hal almıştı. Soğuk odalara, elbiselerin altına, hatta kemiklere kadar sızıyordu; ister istemez bir ürperti sarıyordu insanın bedenini ve ruh nasıl da kötü bir haldeydi! Tam anlamıyla kötü, hüzünlü değil. Sanki yeryüzünde bir daha ne güneş, ne ışıltı, ne renk olacaktı, sanki sonsuza dek bu ıslaklık ve çamur, gri balçık ve nemli sis olacaktı ve rüzgâr sonsuza dek esip üfürecekti!
127 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.