Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bu Da Geçecek

Milena Busquets

Bu Da Geçecek Gönderileri

Bu Da Geçecek kitaplarını, Bu Da Geçecek sözleri ve alıntılarını, Bu Da Geçecek yazarlarını, Bu Da Geçecek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölünceye dek sensiz yaşayacağım. Kalbime oklar saplayarak verdin bana gerçek aşkı.
Seninle ölmek isterdim, aynı odada, aynı anda. Ertesi gün, sen artık öldükten sonra değil. Son nefesimizde yanı başında olmayı, elini tut­mayı dilerdim.Çünkü her ne kadar, az biraz neşeli, az biraz yalnız, canlıların dünyasında dolanıyor olsam da bir ayağım hep senin olduğun yerde.
Reklam
Sanıyorum bizler anne babalarının ilgi veya dikkatini kendi çabasıyla kazanmak zorunda olan son kuşağız.Üstelik o ilgiyi çoğunlukla artık iş işten geçtiğinde kazanabildik,o ayrı.Çocukların bir mucize falan olduğunu düşünmüyorlardı hatta bizleri daha çok bir sorun, tamamlanmamış bir şey olarak görüyorlardı.Ve bizler de kayıp kuşağın gönülçelenlerine dönüştük böylece.Dikkatlerini çekebilmek için kollarından çe­kiştirmek ya da ağlamaktan çok daha karmaşık yön­temler geliştirmek mecburiyetinde kaldık.Yetişkinlerle bir tutuluyorduk;onlardan ne bekliyorlarsa bizlerden de onu bekliyorlardı;en azından onları rahatsız etme­memiz ve onlarla konuşmamamız gibi bir talepleri vardı.
beni çok seviyor olmak yerine beni çok sevdin. Ama hiçbir şey söylemiyorum çünkü artık çok geç, çünkü dünyada iki bireyin birbirlerine olan sevgilerini hesap­lamasından daha acınası ve sonunun hüsranla bitmesi daha olası bir şey yoktur.
veril­meyen bir şeyin kaybedilemeyeceğinin, bir gün bu işe son verdiğimiz takdirde benim ona oranla daha az şey kaybedeceğimin farkına varmıyor.
“Olduğumdan daha zeki olma arzusu veren erkekler ilgimi çekiyor,” diyorum ve “normalde daha aptal olma arzusu verirler,” diye alçak bir sesle ekliyorum.
Reklam
bazı günler ölülerimin nefesini ensemde hissediyorum
(zira çevremiz korkaklarla dolup taşarken cesurlar bir ödülü hak ediyorlar bence)
“sadece sevgi değil, gözlem de bir şeyleri, seyahat ettiğimiz şehirleri, yaşadığımız hikâyeleri, ilişki içinde oldu­ğumuz insanları, kısacası her şeyi bize ait kılar.İster kayıtsızca yaşamış ol, ister pür dikkat kesilerek,yine de yaşadığın her şey şenindir.Onlara dilediğince sı­ğınabilirsin." “Hayır be abi, hayır.” Ona ilk defa ‘abi’ dediğimi fark ediyorum. “Bence kimi şeyleri sonsuza dek yitiri­yoruz.Hatta bence bizi biz yapan şeyler sahip oldukla­rımızdan çok yitirdiklerimizdir.”
“Demek istediğim, en sevdiğim insanların hemen hemen hepsi ölüp gitti ve çocukluğumla gençliğime ait mekânların çoğunu da onlarla beraber yitirdim,”
Reklam
Belki de yalan söylemeliydim. Her şey kontrolüm altında de­meliydim.Gerçek gitgide daha az açtığım bir kapı.Normalde o yüksek ve kaygan yalan, nezaket ve ça­bucak takınılan gülücük duvarı beni bir örtü gibi ko­ruyor ama bugün o duvarı örecek güçten de arzudan da yoksunum. “Bazen her şeyi kaybetmişim gibi his­sediyorum,”
“Hem hayat çok değişken bir şey, hiçbir zaman ne olacağı bilinmez.Gün gelir devran döner, öyle değil mi? “Doğru.” Ama belki de bizim hayatımız dönüp dönebileceği kadar döndü ve rulet tekerleği bir kez daha kaybeden numarada durdu.Ve artık büsbütün harap durum­dayız.Dünyayı ya da dünyaya benzer ne kaldıysa işte onu yeniden inşa etmek, elimdeki parçaları birleştirip yapbozu tamamlamak, her şeyi yeniden eski haline çe­virmek,bir daha asla gereksiz maceralara atılmamak isterdim ama sanıyorum fazlasıyla parça eksik.
Üzülmek istemiyorum; ne de olsa hüzün; narin, ayarsız, derin ve uzun soluklu bir his, dolayısıyla öfkelenmeyi tercih ediyorum.
Óscar’in hayatını oluşturan o gerçekçi, mantıklı ve mutlak yapı iskelesi bana demir parmaklıklar gibi geliyor. Benim yaşadığım daimi medcezirler ise onun için abesliği, aşırı özgüveni ve miskinliği temsil ediyor.
“Bu düzensiz ve çocuksu hayat tarzından, her zaman diğerlerinden farklı olma ve hep yapılması gerekenin tam tersini yapma arzundan vazgeçmekten acizsin.”
225 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.