Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büyük İslam İlmihali

Ömer Nasuhi Bilmen

Büyük İslam İlmihali Gönderileri

Büyük İslam İlmihali kitaplarını, Büyük İslam İlmihali sözleri ve alıntılarını, Büyük İslam İlmihali yazarlarını, Büyük İslam İlmihali yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
17- SÜNNET-İ MÜEKKEDE: Peygamber (S.A.V) Efendimizin devam edip pek az terk buyurmuş oldukları sünnettir. Sabah, öğle ve akşam namazlarının sünnetleri gibi. İslam dininde yapılması pek gerekli olan ezan, ikamet, cemaate devam gibi sünnetlere: "Sünen-i Hüda" denir ki, bunlar da birer sünnet-i müekkededir. 18- SÜNNET-İ GAYR-İ MÜEKKEDE: Fahri alem (S.A.V) Efendimizin ibadet maksadıyla ara sıra yapmış oldukları şeydir. Yatsı ve ikindi namazlarının ilk sünneti gibi.
Sayfa 64
Uyanık bir ruhun ferahlaması, sağlam düşünceli bir insanın kalben huzura, hakiki bir neşeye, bir saadete nail olması ancak Hak Teâlâ'ya ibadet sayesinde elde edilir.
Sayfa 61
Reklam
Kevser Havuzu, Mahşer günü ALLAH'ü Teâlâ tarafından peygamberimize ihsan buyurulacak olan gayet büyük bir havuzdur ki, bunun pek tatlı, berrak suyundan müminler içecek, mahşerin dehşetinden ileri gelen hararetlerini gidereceklerdir.
Sayfa 45
Akla, şuura, kuvvet ve kudrete sahip varlıkların yalnız insanlardan ibaret olduğunu iddia etmek, kâinatın genişliğini, bu kâinatı yaratanın kudret ve azametini güzelce düşünmemekten ileri gelir. Herhangi bir şey, sırf görülmediğinden dolayı inkâr edilemez. Nitekim kendi ruhumuzu, kendi vicdanımızı göremediğimiz halde bunları inkâr edemeyiz.
Sayfa 40
Bir bahar mevsiminde yağan faydalı yağmurlar ve açılan parlak bir güneşin ışıkları, kurumaya mahkûm bulun mayan otlar, ağaçlar, çiçekler üzerinde ne gibi tesirler yaparsa, Kur'an-ı Kerim'in İlahi hitâbeleri de uyanık ruhlar üzerinde onlardan bin kat daha güzel tesirler yapar, gönüllere yeni bir hayat, yeni bir ferahlık verir. Kısacası insanı dünyasından da, ahiretinden de haber dar eder, ebedî bir varlığa, bir saadete kavuşturur: وَ نُنَـزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاءٌ وَ رَحْمَةٌ لِلْمُؤْمِنِينَ "Biz Kur'an-ı Kerim'den öyle bir şey indiriyoruz ki o, müminler için şifa ve rahmettir. {(*): İsra suresi: 82
Sayfa 38
Uyanık bir ruhun ferahlaması, sağlam düşünceli bir insanın kalben huzura, hakiki bir neşeye, bir saadete nail olması ancak Hak Teala'ya ibadet sayesinde elde edilir.
Reklam
insan, hakiki bir din sayesinde kendisinin ne için yaratılmış olduğunu öğrenir, kendisini yaratan, büyüten, nice nimetlere eriştiren mukaddes mabudunu bilir, beşeriyetin peygamber denilen kudsi simalarını tanır, onların güzel huylarıyla hayatını aydınlatmaya çalışır, insanlığa layık bir yaşayış ile yaşar, ölünce de sonsuz bir saadete erişmiş olur.
Sayfa 18
İnsan bir kere düşünmeli, her an Allah Teâlâ'nın binlerce nimetlerine, inayetlerine nail olmaktadır. Öyle Kerim, Rahim olan Mabud'umuzun sonsuz lütûf ve nimetlerine karşı teşekkürde bulunmak icap etmez mi? İşte insan namaz ile bu şükran borcunu ödemeye, Mabud'unun lütuflarını, nimetlerini tertemiz bir dil ile zikrederek-anarak kulluk vazifesini yerine getirmeye çalışmış olur. Nitekim ; ‘‘Namaz, şükrün bütün kısımlarını toplayıcıdır. ’’denilmiştir.
⋆ Namaz akıllı, bulûğ çağına ermiş olan her müslüman için muayyen vakitlerde edası lâzım gelen pek yüksek yapılması gerekli bir vazifedir Bu mühim farz vazifeyi yerine getirenler, Allah Teâlâ'nın pek büyük lütûflarına , inayetlerine ereceklerdir. Bunu kasten terk edenler de azabı pek şiddetli olan Hak Teâlâ’nın çok acı veren azaplarına müstehak olacaklardır.
‘‘ Resulüm! Sana vahyolunan Kur'an âyetlerini güzelce oku ve namazı erkân ve âdabına riayetle kıl. Şüphe yok ki namaz, edebe, namusa uygun olmayan şeylerden, çirkin görülen işlerden men eder, Muhakkak Allah Teâlâ'nın zikri, her ibadetten daha büyüktür, Allah Teâlâ bütün işlediklerinizi bilir. ’’ ⋆ Ankebût, 45
Reklam
“Sa'y ederek merdüm-i hikmet eser, Elsine-i halkı taallüm eder. Bizlere bilhassa lisan-ı arap, Vermededir başka kemal-ü edep. Ruh-ı edebilir O lisan-ı güzin, Çünki odur bedraka-i ilm-i din. Ya lugat-i fûrs ne pâkizedir, Kubbe-i irfana bir avizedir. Nutkumuza başka teravet verir. Fikrimize haylice vüsat verir. Etmek için bizdeki asarı derk. Bu güzelim dilleri bilmek gerek. Elsine-i şarkdan eden ihtiraz. Şarkımızın kıymetini anlamaz. Bunları tahsile şitâb etmeli Vahdet-i İslam'a taraf gitmeli.” *** Hikmetli eser olan insan, çalışarak dünyanın dillerini öğrenir. Özellikle arap lisanı, bizlere başka bir kemal ve edep vermektedir. O beğinilmiş, seçilmiş lisan ruhu edebilir Çünki din yolunun kılavuzu odur Ya Farsça ne saf, halistir. İrfan kubbesinde bir avizedir. Nutkumuza başka bir tazelik verir, fikrimize haylice genişlik verir. Bizdeki eserleri anlamak için bu güzelim dilleri bilmek gerekir. Şark (doğu) dillerini öğrenmekten kaçınanlar şarkımızın kıymetini mazlar. Bunları öğrenmeye acele etmeli, İslam birliği tarafına gitmeli.
Bir insanın bedeni yüz binlerce parçaya ayrılsa, her tarafa savrulsa, çürüyüp büsbütün mahvolsa yine bunlar Allah Teâlâ'nın ilminden, kudretinden hariç kalmış olamaz..Hak Teâlâ bunları dilediği zaman kudreti ile bir araya toplar, yeniden diriltir, dilediği akıbete kavuşturur...
En basit fenlerde, en kolay işlerde bile üstada, rehbere muhtaç olan bîçare insanlar, nasıl olur da ilahi bir ilimde, en mühim bir mevzuda, gayb alemine ait hakikatlerde bir rehbere ihtiyaçtan kendilerini beri görebilirler..?
Evet..herhangi bir küreden en küçük bir zerreye kadar bakılınca onların öyle gelişi güzel, tesadüf eseri olmadığı görülüyor, onların boş yere yaratılmamış olduğu anlaşılıyor, her birinde fevkalade bir güzellik ve incelik, bir sanat eseri, bir irade ve seçilmişlik nişanesi görülmüş oluyor...
"Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde akl-ı selim sahipleri için pek çok delil ve ibretler vardır.." ~Âl-i İmrân Sûresi 190. Ayet
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.