undefined Çanakkale Geçilmez Sözleri ve Alıntıları
undefined Çanakkale Geçilmez sözleri ve alıntılarını, undefined Çanakkale Geçilmez kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Çanakkale Zaferi'ni efsaneler bile kıskanır...
Çanakkale baştan başa bir destandır, baştan başa bir avene-i men akıp, baştan başa bir tarihtir.
Seyit, vinci kopmuş ama ayakta kalan tek topun yanındaki 276 kiloluk gülleyi sırtına vurup namluya sürmüştü. Seyit ilk iki atışı isabet ettiremeyecek ama üçüncü gülle Ocean’ın arka tarafında patlayacak, geminin dümen tertibatı mahvolacaktır.
Allah Allah! Nidalarıyla...
Fatma Hanım’ın Balkan Harbi’ni kastederek “Haydi, alnındaki lekeyi temizle.” dediği Üsteğmen Sait’in, göğsüne kefen konularak askere yolcu edilen Ali’nin, annesinin “Vatana kurbanlık koçumsun.” diyerek saçını kınaladığı Hasan’ın yanına geliyorlardı...
... yalnız milletimiz için değil düşmanları için de bir zafer kazandı. İnsanlık zaferini.
Ve nasıl da savaştı...
“Hey Coni!” diye bağırır, karşı sipere biraz pestil atardı Mehmet. Adını da belletirdi: “Coni! Bu pestil... pes-til!” Coni “Hey Mehmet!” diye seslenirdi: “Al! Bu da reçel... çikolata...”
Siperde battaniye ile bomba karşılayan askerlerimiz ...
Çanakkale’de güçler eşit değildi. Düşmanın sınırsız kaynakları ve korkunç ateş üstünlüğü Mehmetçiğin hiçbir kelimeyle anlatılamayacak bir fedakârlıkla dövüşmesini gerektiriyordu.
Hani bu tabya susturulmuştu?
Ocean’in kaptanı, feryadında haklıydı. Rumeli Mecidiyesi susmuştu. Ne var ki orada da Koca Seyit namında bir kahraman vardı.
Ahmet Mucip Efendi:
“Muhafazası bana bırakılmış bir vatan parçası ve bunun üzerindeki kalplerini, ruhlarını, tekmil mevcudiyetlerini bana bağlamış pervasız cenk eden Mehmetçiklerim var.”
General Gouroud:
Yerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Türk askeri kendi gömleğini yırtmış onun yarasını sarıyor, kanını temizliyordu.
Tercümanın vasıtasıyla sordum: Niçin öldürmek istediğin askere yardım ediyorsun?
Mecalsiz Türk askeri şu cevabı verdi: Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadının resmini çıkardı, bir şeyler söyledi. Ne söylediğini anlamadım ama herhalde annesinin resmiydi. Benim kimsem yok. İstedim ki o kurtulsun, annesinin yanına dönsün.
Bu asil davranış karşısında gözyaşlarımı tutamadım.