Andrus Kivirähk'ın okuduğum ilk kitabı. Çağdaş edebiyatın ünlü Eston yazarlarından birisi. Sanırım başka kitaplarını da listeme ekleyeceğim.
Fantastik bir kurgu ama öyle akıcı ve yaşadığımız dünya için öyle güzel tavsiyeleri var ki satır aralarında, sevmemek mümkün değil. Fantastik edebiyat hayranı biri olarak resmen bayıldım. Ortaçağ'daki Estonya'da geçiyor olaylar fakat tahmin ettiğiniz üzere farklı ve kurgu bir Estonya bu. Ütopik bir hikaye.
Peki neler var bu hikayede kısaca anlatayım; isminden de anlaşılacağı üzere kadim bir geleneğin son temsilcisi, çataldili konuşan son insan Leemet, onlarla konuşabilen insanlarla dost olan yılanlar, kızlara kur yapıp onları kendilerine aşık eden çapkın ayılar, primatlar ve onların besleyip eğittiği geyik büyüklüğünde bitler, üstlerine binip gezebileceğiniz ve sütlerini sağıp içebileceğiniz kurtlar, çataldil sözcükleri duyduğunda bunları anlayıp itaat eden binlerce hayvan, ve kitap boyunca uykusundan uyanamayan Kuzeyli Ejderha:)
Fazlaca ütopik evet ama içine daldığınızda çıkmak istemeyeceğiniz bir dünya kesinlikle.
Hikayeden kendime aldıklarım, ya da hikayenin anlattıkları diyelim; insanların bazı şeylere nasıl körü körüne inanıp, hiç bir şeyi sorgulama ihtiyacı duymadığı, modern dünyada yaşamanın insanları nasıl cezbettiği, insanların inançları uğruna sorgulamadan, başkalarını kendilerine efendi olarak kabul etmeleri anlatılıyor.
Bence yaşam ne kadar modern ise, o kadar da yozlaşmış insan barındırıyor içinde maalesef.
Keyifli Okumalar!