Çelik Fırtınalarında sözleri ve alıntılarını, Çelik Fırtınalarında kitap alıntılarını, Çelik Fırtınalarında en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yolun orta yerinde gövdesinde kocaman yaralar açılmış, ölü bir at yatıyor, dökülen bağırsaklarından buhar tütüyordu. Bu büyük ve kanlı tabloların arasında vahşi, umulmadık bir neşe hüküm sürmekteydi.
"Fakat bu sesleri tasvir etmek onlara katlanmaktan daha kolaydır, çünkü havada uçan demirin çıkardığı her bir ses ölüm fikrini akla getirir; işte ben de toprak içindeki oyuğumda öylece çömelmiş, ellerimle gözlerimi kapatmış oturuyordum ve tahayyülümden vurulmanın bütün biçimleri geçiyordu. Zannederim, bu harbin her askeri gibi benim de sık sık içinde olduğum bu vaziyeti gayet iyi yakalayan bir kıyas buldum: Bir kazığa sıkı sıkı bağlı ve bu arada, elinde balyoz sallayan bir herifin devamlı tehdidi altında bulunuyor olduğunuzu tasavvur edin. Balyoz kâh hız almak için uzaklaşır kâh savrulur gelir ve neredeyse başınıza değer, sonra yine gelip kazığa çarpar ve ortalıkta yongalar uçuşur -insanın ağır bir taarruzun ortasında siper olmadan yaşadığı şey işte tam bu vaziyettir. Bahtım açık ki içimin derinliklerinde hâlâ hüçük bir itimat hissi vardı, insana oyun oynarken de gelen bu "Bir şey olmayacak" iyimserliği, makul bir sebebi olmasa dahi teskin edici bir şeydir. Nitekim bu taarruz da bitti ve ben yoluma, şimdi gücüm yettiğince hızlanmış olarak devam edebildim."