CIA, yakın dönemde görev yapmış olan Başkanlar tarafından ortaya konulan Amerikan ilkeleri çerçevesinde faaliyet yürütüyordu. Ancak, Başkan Woodrow Wilson, kendi kaderini tayin ilkesi üzerinde önemle durmuşken, Başkan William Taft ise, Filipinler'de valilik yaptığı dönemdeki deneyimlerine dayanarak, yeni kurulan devletlerin ancak belli bir eğitim sürecinden geçtikten sonra bağımsızlıklarını elde etmelerinin uygun olacağını savunmuştu. Ayrıca, Başkan Franklin D. Roosevelt ile İngiltere Başbakanı Winston Churchill, 1941 Ağustos'unda imzaladıkları Atlantik Bildirisinde, ulusların kendi kaderini tayin hakkına sahip olduklarını yeni den teyit ederlerken, Taft'ınkine benzer bir çekinceyide dile getirmişler ve eski sömürgelerin, acele kararlar vermemeleri ve sola doğru yönelmemeleri için, tam bağımsızlığa geçişlerinde bir "program" izlemelerinin gerekli olacağını belirtmişlerdi. Bu çekince, CIA'in sömürgecilik sonrası dönemde yaşanan birçok felaketin içinde yer almasına yol açmıştır.