Sağlıklı ve Mutlu Bir Cinsel Yaşama Yardımcı Olan Teknikler

Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı

Cem Keçe

En Eski Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı Gönderileri

En Eski Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı kitaplarını, en eski Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı sözleri ve alıntılarını, en eski Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı yazarlarını, en eski Cinselliğin Dayanılmaz Ağırlığı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
19
Varolmayı seçmek, gerçekten yaşamaktır, sorumluk ve cesaret gerektirir. Varolabilmek için insanın sevip üretmesi, bir ilişki içinde olması, şu an ve şimdide yaşaması, secimleriyle uyum icinde varolusunun keyfini yasaması gerekir. Şu an ve şimdide yaşamak, uyanık olmak, yaşanılanların farkında olmaktir. Çünkü insanın tüm hisleri ve düşünceleri gecmis ya da gelecekte değil, şu anda yer alır. "Gecmis gecmiştir, artık onu değişurebilmek mümkün değildir, gelecek ise henuz gelmemiştir ba yuzden neler olacağını hiçbir z ilmek mümkün değildir." inanciyla insan, doğru yaşamı sadece anlardan ibaret olduğunu bilmeli, yaşamın şu anda de olunan dakikalarda gizli oldugunu keşfetmelidir.
Sayfa 326 - Pusula YayıneviKitabı okudu
20
Yunan filozof Epiktetos'un "Kişileri yaşananlar değil, yaşananlara bakış açıları rahatsız eder" Ona göre mutluluk ve mutsuzluk neyi kontrol edip neyi edemeyeceğimizin anlamına bağlıdır. Kişi yaşamın kontrol edebildiğimiz ve edemediğimiz ögelerden oluştuğunu kabul ettiginde hem iç huzura hem de mutlu bir yaşama sahip olur. Aslında insanlara çoğu zaman diş nesneler ve diğer insanlar zarar vermezler, zarar verme gücüne sahip olan kişinin kendi inançları ve düşünceleridir. Koşullar bizim algı ve beklentilerimizden bağımsızdır. Hayatın bazi gerçekleri vardir ve bu gerçeklere göre kendini korumayı öğrenip bu gerçekleri kabul ederek onlarla çatışmayı önlemek gerekir. insam gerçeklerle olan savası Don Kişot'un yel değirmenleriyle olan savaşı gibidir. Olaylar olması gerektiği gibi olur, kendi kurallarımızı dünyaya dayatmak ve dünyanın bunlara uymasını beklemek sonu husrana giden bir yoldur.
Sayfa 334 - Pusula YayıneviKitabı okudu
Reklam
21
Suçlamak ötekine olan bağımlılığı da kabul etmek anlamına gelir: "Sana bağımlıyım, mutluluğumun ya da mutsuzlugumun sebebi sensin. Beni mutlu eden de mutsuz eden de sensin. Ama kisi suçlamayı bırakıp sorumluluk almaya basladığında kendi seçimlerinde, düsüncelerinde, davranışlarında ve iç konuşmalarında kendi hayatının sorumluluğunu aldığında kendi düşüncelerini ve duygularını da görmeye başlar.
Sayfa 336 - Pusula YayıneviKitabı okudu
22
Her duygunun bir nedeni, bir de tetikleyicisi vardır. Duygunun nedeni kişinin olaylar ve insanlar hakkındaki düşüncele ridir. Duygunun tetikleyicisi de olaylar ve insanlardır. Dolayısıyla da duygu kişinin kendisine aittir. Bu nedenle terapide danişanın duygusunu sahiplenmesi ve tetikleyici unsurlari suçlamayı bırakması önemlidir. Çünkü suçlama başladığında çaresizlik başlar ve danışan seçenekleri göremez ve duygularını yönetemez. Örneğin , Öfke güven bir duygudur. Olgun bir insan öfkesini ve onun ardındaki düsüncelerini kabullenir ve öfkesini yönetir; öfkelendiğinde ortamı terk eder, dısarı çıkıp hava alır ya da müzik dinler. Duyguların yönetilmesi de bilinçle mümkündür.
Sayfa 336 - Pusula YayıneviKitabı okudu
23
Ellis'e göre olumsuz düşünceler olumsuz duyguları ortaya çıkartır, olumsuz duygular da olumsuz ic konusmalar yaratir ve bu bir döngü olusturur. İç konuşmalar sağlıklı ve iyileştirici değerlendirmelerdir. Bilişsel terapinin amaçlarından biri insanların iç konuşmalarını kişilikleri hakkında değil, davranışları hakkında yapabilir hale getirmektir.
Sayfa 337 - Pusula YayıneviKitabı okudu
24
İnsan psikoseksüel bir canlıdır duygularının izin vermediği kabul etmediği şeyleri bedeni de kabul etmez, önce duygusal kabul gerekir.
Sayfa 343 - Pusula YayıneviKitabı okudu
Reklam
30 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.