Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Çocuk Eğitiminde Nebevi Yöntem ve Fesad Medreseleri

Ebu Muhammed el-Makdisi

Çocuk Eğitiminde Nebevi Yöntem ve Fesad Medreseleri Hakkında

Çocuk Eğitiminde Nebevi Yöntem ve Fesad Medreseleri konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9.5/10
3 Kişi
29
Okunma
5
Beğeni
1.188
Görüntülenme

Hakkında

On beş yıldan daha uzun bir zaman oldu bu kitabı kaleme alalı. Yönelişin hemen başlangıcında... Samimiyetlerine ve takvalarına dair hüsnü zan beslediğim iyi niyetli bazı kimseler için konuyla alakalı dikkate şayan, değerli görüşler bulmaları için yazmıştım. Tağutların okullarından kurtulma, nesillerimizi temiz tutma ve aynı zamanda da çocuklarımız için alternatifler sağlama adına küçücük ve sınırlı düzeyde de olsa konuya dair bazı tecrübelerimiz olmuştu. Kitabın yazılıp basılması ve dağıtılmasının ardından on beş yıldan daha fazla bir süre geçti. Ve işte yine ben... O günden bugüne kadar geçen zaman zarfında taşıdığım kanaatlerimi değiştirmedim. Bilakis tamamen inanarak ve kesin kararlılıkla kanaatlerimi artırdım. Bizzat bunu kendi ailemde uygulamıştım. Ailemden hiç birini bu çürümüş, sapkın okullara göndermedim. Konuya dair çıkardığım tecrübelerden bazılarını maddeler halinde okuyuculara tekrar özetlemek isterim. Küfür kanunlarıyla hükmeden, küfrün siyaseti ile hüküm süren, batılı kafir efendilerine hizmet etme adına halklarının üzerine küfür kanunları ile egemen olan tağutlar, beldelerimizde nebevi menhec üzere eğitim veren okulların kurulmasına asla rıza göstermezler. Ve hiçbir zaman da razı olmayacaklar. Nitekim Rabbimiz şu sözüyle bunu doğrulamaktadır: "Gerçek şu ki küfre sapanlar, (insanları) Allah'ın yolundan engellemek için mallarını harcarlar; bundan böyle de harcayacaklar. Sonra bu, (gayelerine erişemeyecekleri için) onlara yürek acısı olacaktır, sonra bozguna uğratılacaklardır. Küfredenler sonunda cehenneme sürülüp toplanacaklardır." (8, Enf al/36) Bu sebebden dolayıdır ki bugün tağutların hüküm sürmeleri, resmi olarak selefi menhec üzere eğitim veren okullar kurma çabalarını neredeyse umutsuz bir iş haline getirmiştir. Ancak yönetim sistemi düzensiz, karmaşık bir şekilde işleyen bazı yoksul ülkelerde, özel şartlar ve nadir durumlarda bu okulların ikamesi mümkün olabilir. Müslümanların fesad saçan bu okullara iştirak etmeleri, ciğerpareleri olan çocuklarını onlara teslim etmeleri akideleriyle, tevhidleriyle ve şeriatleriyle çelişen bir durumdur. Her Müslüman, neslinin çobanı ve koruyucusudur. Bugün İslami bir devletin yokluğunda bu görev; tertemiz, saf, katışıksız bir İslami eğitimi arzulayan Müslümanların üzerine düşmektedir. Müslümanlar bu konuda başarı sağlamayı ve özellikle de Rablerini razı etmeyi hedeflemişlerse, kurdukları okulları tağuti sistemlerin onaylamasını beklememeleri ya da okullarını resmiyete dökme çabası sarfetmemeleri gerekmektedir. Müslümanların bu çalışmaları belki ilk başta çok küçük çapta ve önemsenmeyecek değerde olacaktır. Bu zaman zarfında çocuklarına Kur'ân-ı Kerim öğretebilirler, okuma yazma, hafızlık gibi dersler verebilirler. Zaman içerisinde bunun genişletilmesi, geliştirilmesi mümkün olabilir. Bu süreçte çocuğun merak ve eğilimine yönelik çok yönlü bir eğitim sistemi uygulanabilir. Okuma yazmayı öğrenme, hafızlık, hadis gibi bilgileri vermeleri mümkündür. Pakistan, Yemen gibi bazı ülkelerde devletin, eğitim sistemleri üzerinde gözle görülür ciddi bir baskısı yoktur. Özel kolejlerin ve okulların sistemlerine, devletin herhangi bir müdahalesi söz konusu olmadığı için özellikle böyle ülkelerde İslami eğitim adına çalışmalar daha ileri seviyelere gelebilir. Yine belirtmekte fayda vardır ki her Müslüman neslinden sorumludur. Allah (Subhanehu ve Tealâ) Müslümanlara kendilerini ve çocuklarını gözetecek bir İslam yurdu bahşedene kadar bütün Müslümanların eğitim noktasında birbirileri ile yardımlaşmaları, çocuklarının eğitimi ve korunması hususunda birbirilerini desteklemeleri gerekir. İslam devletinin kurulmadığı, Müslümanların sığınacakları bir yer bulunmadığı sürece, samimi ve içtenlikle dinine bağlanan bir kimse için tek alternatif işte budur. Ancak dünya hayatının geçici güzelliklerine aldanan kimseye gelince... Bu söylediklerim onun hoşuna gitmeyecektir. Zaten ben de bu sayfaları onlar için yazmadım. Ve son olarak söylemek istediğim, mükemmel bir İslami neslin yetişmesi ve inşası yolunda İslami eğitimin tehlikelerini sezen haçlı zihniyetinin ve onların destekçileri konumundaki tağutların bu çalışmaları yıkmak istemeleri kaçınılmaz bir gerçektir. Acaba bugün tağutların, İslami eğitim vermeye çalışan küçücük okulları, çok sınırlı ve zayıf imkanlarına rağmen yok etmeye çalışmalarının, birçok hile ve aldatmaya başvurmalarının ve bu okullardan korkmalarının sebebi nedir? Düşün ve idrak et... Ve yine tevhidlerini, dinlerini harap eden, Müslümanların çocuklarına zarar vermekten başka hiçbir işlevi olmayan küfrün okullarından etkilenen bir kimsenin böyle davranmasının sebebi nedir acaba? Böyle kimseler tağutların ve dostlarının baskılarından dolayı İslami eğitim veren okullardan kaçınmakta, bu okulları değersiz görmektedir. Bu nedir? Allah'a yemin olsun ki bu dünyaya meyletme ve yenilgiden başka bir şey değildir. Bu kimseler bir taraftan İslami eğitim verme adına mücadele edenleri hakir görürlerken, diğer taraftan da çocuklarını ve nesillerini tağutlara teslim ediyorlar. Hayırlı olanı en alçak olanla değiştiriyorlar. Ve böylece, işte halimiz... Her gözün görebileceği utanç verici bir durum... Allah'tan Müslümanları, yurtların en güzeli olan İslam yurdu üzere sabit kılmasını temenni ediyorum. Salât ve selam, nebimiz Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'m, O'nun ailesinin ve ashabının üzerine olsun. Ebu Muhammed el Makdisî 1422 H.
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 6 dk.Sayfa Sayısı: 286Basım Tarihi: 1 Şubat 2011İlk Yayın Tarihi: 2011Yayınevi: Şehadet Yayınları
Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 52.5
Erkek% 47.5
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Ebu Muhammed el-Makdisi
Ebu Muhammed el-MakdisiYazar · 17 kitap
Tam olarak ismi, Ebu Muhammed Asım b. Muhammed b. Tahir el-Berkavi olup, Ebu Muhammed el-Makdisi ismiyle tanınmaktadır. Şeyh Ebu Muhammed, Hicri 1378 (Miladi 1958) yılında, daha önce Ürdün’ün bir parçası halinde iken 1967 savaşlarından sonra İsrail tarafından işgal edilen Nablus’un Berka köyünde dünyaya gelmiştir. 3-4 yıl gibi kısa bir süre sonra ailesiyle birlikte Kuveyt’e geçmiş ve daha sonra da babasının arzusuyla Irak’ın kuzeyinde bulunan Musul Üniversitesi’nde okumuştur. Bu dönemde bir çok İslamî Ha- reket Mensubu olan kimselerle bağlantıya geçmiştir. Daha sonra Kuveyt ve Hicaz arasında bir yerde ilim tahsiline devam etmiştir. Özellikle Şeyhu-l İslam İbn-i Teymiye, talebesi İbn-iKayyim el-Cevziyye, Şeyh Muhammed b. Abdulvehhab ve to- runlarının kitaplarını tekrar tekrar gözden geçirmiştir. Dünya genelinde İslami çalışmalarla ilgisini kesmeme adına defalarca Pakistan ve Afganistan’a gitmiş, orada davet derslerine katılmış ve ilk kitabı olan “Millet-i İbrahim’i” yaz- mıştır. Şeyh 1992 yılında Ürdün’e yerleşmiş, orada Afgan ci- hadına katılan bir çok mücahide dersler vermeye başlamıştır. Elbette kendisinden önce bir çok sıkıntıya maruz kalan davet- çilerin başına gelen imtihanların Şeyh’inde başına gelmesi kaçınılmaz olmuştur. 1994 yılında Filistin’de siyonistlere karşı operasyonlara katılmanın caiz olduğu yönünde verdiği fetvasından dolayı bir çok arkadaşı ile birlikte tutuklanmıştır. Senelerce Ürdün zindanlarında esir kalmış, daha sonra ise serbest bırakılmıştır. Ancak özgürlüğü uzun sürmemiş Amerika ordusuna karşı operasyon yapılmasının caiz olduğu yönündeki fetvaları sebebiyle zindana atılmıştır. Şu an itibarıyla Ürdün zindanlarında esir olan Şeyh Ebu Muhammed, sitesinde yapılan son açıklamaya göre inandığı esaslardan dönmesi ve yazdığı kitapları reddetmesi için büyük işkencelere maruz kalmaktadır. Şeyh Ebu Muhammed’in ihlasla Allah’ın dinine davet etmesi kısa sürede semeresini vermiş, bugün dünyanın dört bir tarafında kitapları, risaleleri okunmaya başlanmıştır. Bu- gün itibarıylatawhed.ws isimli sitesinde 18 kitabı, 200’e yakın risalesi bulunmaktadır. Şeyh Ebu Muhammed kendisini hiçbir zaman tek bir konuya hasretmemiş ve ilmi nispetinde bir çok konularda ki- tap ve makaleler yazmıştır. Kitaplarından bazıları şunlardır: 1-    Milletu İbrahim ve Da’vetu-l Enbiyai ve Murseliyn 2-    El-Kevaşiful Celile fi Kufri Devleti-s Suudiyye 3-    İmtau-n Nazar fi Keşfi Şubuhati Murcieti-l Asr 4-    Keşfu Şubuhatu-l Mucadiliun an Asakiri-ş Şirk… 5-    Tabsıru-l Ukala bi Telbisati Ehlu-t Tecehhum ve İrca 6-    Er-Risaletu-s Selasiniyye… 1 Vela ve Bera akîdesine dair bir kitaptır. 2 Suud Devletinin küfrüne dair bir çok konuyu ele alan bir kitaptır. Özellikle şu günlerde Suud hükümetinin büyük baskısı sonucu zindanda bu kitabındaki fikirlerinden dönmesi istemiyle Şeyh’e büyük bir zulüm yapılmaktadır. 3-Muasır Mürcie’nin ortaya attığı şüphelere dair yazılmış bir kitaptır. 4-Muasır Mürcie’nin ortaya attığı şüphelere dair yazılmış bir kitaptır. 5- Günümüz tağutlarının küfrüne İslam elbisesi giydirme adına bütün ömrünü vakfeden Ali Halebi’nin “et-Tahzir min Fitneti-tTekfir” isimli kitabına reddiyedir. 6-Tekfirde aşırılıktan sakındırmaya dair yazılmış bir eserdir. Şeyh’in Türkçe’ye çevrilen ilk kitabı vela ve bera akıdesine dair yazmış olduğu Milleti İbrahim’dir. 1997 yılında Ebabil Yayınları tarafından ilk baskısı yapılan kitabın daha sonra yeni bir baskısı aynı yayınevi tarafından yapılmamıştır.En-Nuketu-l Levamia fi mulahazati-l Camia 7- İ’dadu-l Kadeti-l Fevaris bi-Hecri Fesadi-l Medaris 8-Son birkaç yılda ise Şeyh’in “Milleti İbrahim”, “Demok- rasi Dindir”, “Tağutların Destekçileri Hakkında Şüphelerin Aydınlatılması”, “Tekfirde Aşırılıktan Sakındırma Konusunda Otuz Risale” isimli eserleri ilk önce davetvecihad.com isimli siteyi hazırlayan kardeşlerimiz tarafından internet ortamında yayınlanmış ve daha sonra da bu kitaplardan ilk üçünün baskısı site sahipleri tarafından yapılmıştır.