Platonov bence yanıltmayan bir yazar hatta bu romanı okurken diğer iki öykü kitabına tekrardan göz attım. Kitap içeviri anlamında maalesef biraz yorucu oysaki çevirmen bu konuda aslında oldukça başarılıdır. Ama bu kitapta olmamış. Çeviri zaman zaman yorsa da yine de kitap oldukça iyi diye bilirim.
Platonov yaşadığı dönemde ilk başta devrimi sonuna kadar desteklerken sonraları maalesef bir takım hataları görmüş ve bu konuda eleştiride bulunmuştur. Bu kitapta da tam da bunu görüyorsunuz. Ve maalesef Sovyetler birliğinin geldiği nokta Platonovu haklı çıkarmıştır. Kitaptaki kız çocuğunun ölümü de tam olarak bunu göstermektedir. Bizim bir hayalimiz vardı. Bunu bir çocuk olarak düşünürsek bu çocuk doğdu fakat biz onu yaşatamadık.
Harika bir kitap. Ya zaten Platonov okuyup da beğenmeyen var mıdır? Beğenmeyen suçu kendinde arasın bence. Mesela ben 9 puan verdim. O bir puan Platonov'dan kırılan puan değil benim eksiğim. Neden diyeceksiniz? Sovyetler Birliği döneminin yazar tarafından anlatılan devlet düzeninin ayrıntılarını ve detaylı isimlendirilişini bilmiyorum. O yüzden biraz zorlandım sayılır. Ama anlamak için de o zamanın hiyerarşik yapısına ve isimlendirilmesine ait okumalar yaptım.(ne kadar anladım tabii ki bilemem) Ama Platonov o sistemin içinde yaşamış bir yazar olarak eleştirel bir metin yazmış. Fakat politik metin değil. Edebiyat ve felsefenin o acıtıcı ve hüzünlendirici diliyle insan ruhunun toplumdaki coşkularını, yalnızlığını, umutlarını ve yanılgılarını ve Stalin döneminde nasıl da bir çukurun içinde bütün bu duygularla debelenip durduğunu acayip betimlemelerle anlatmış. Aslında bu dönem zorluklarla geçen kısa ömrünü hümanist bir dille kurgulamış. Kısaca çok güzel bir kitap. Kitap kurdu arkadaşlarım diğer kitaplarının daha da güzel olduğunu söylüyorlar. (Can'ı okumuştum o da muhteşemdi) evet bütün romanlarını ve öykülerini okumak gerekir böyle bir edebiyata tanık olmak için.
Stalin Rusyasında emekçilerin gelecekteki güzel günlerde bir arada yaşaması için yapılması planlanan devasa bir binanın inşasını, gelecek nesillere daha iyi bir yaşam bırakma düşüncesini, Sovyetlerin devrimi sonrasında yaratmaya çalıştıkları yeni toplumsal hayatı anlatmaktadır. Kısacası sosyalizm ile örülmüş bir toplumda yaşayan insanların bir umudun peşinde, bir kız çocuğunun gülüşünde ve yapılacak olan bir binada geleceği görüp bunun için çabalamaları anlatılıyor.