Yıldızları ıslatan
Çocuk çığlıkları süzülüyordu içine
Acıydı sesiyle soluğuyla
Taşlara vuran
Ağzında fay kırıkları
Seni çizecek bir mevsim dışarıdaydı..
Sanki birazı olmak gibiydi herkesin
Günün ikindisine benzemek
içinde yaklaşan akşamın korkusu
Birileri hep aynı şehre gidiyordu
Sözcükleri cümlesinde bırakıp.
Bütün yıldızlarda ellerin vardı
Kaybolup hiçliğinde gecenin
Unutulan bir bulut olana dek
Yağmurları severdin öyle ki
içinde durulmayan şehir
Ağlayacak bir çocuk
Alçılı düşlerinde
Eksiltirken seni hayat.
Hatırladın
Geri çekiliyorken sular
Göle boynunu bükerdi ağaçların
Gün batımlarına
Kimse bilemedi merhamet olduğunu
Omzundan kalkan gemiye yetişebilmenin.