Sonuç olarak, o kendi alışkanlıklanı, düşünce şekillerini, sevdikleri ve sevmediklerini, genel "sıhhat" formülünü icat eder ve huzuru bozan herhangi bir şeyi hasta ve nevrotik diyerek dışlar. Bu yüzden, kültürümüzün halinden tam anlamıyla satisfait[4] ve tipik bir görgüsüz olan David Strauss, bir yerde kendine has bir ifadesinde demiştir ki "Arthur Schopenhauer gerçekten çok zeki ama birçok yönden sağlıksız ve verimsiz felsefe yapmaktadır." Çünkü "ruh"un sıklıkla "sağlıksız ve verimsiz" olana yerleşmeye meyletmesi acı bir gerçektir ve bu gibi hallerde kendisine karşı d ü r ü s t olduğunda görgüsüz bile kendi türünün ürettiği ve piyasaya sürdüğü felsefelerin bir hayli sağlıklı ve verimli olmasına rağmen birçok açıdan ruhsuz olduğunun farkındadır.
Kültür, her şeyden önce, bir halkın yaşam ifadelerinin tümündeki sanatsal tavır birliğidir. Çok fazla bilgi ve öğrenim ne kültürin temel araçlarından biridir ne de kültürü işaret eder, hatta bazen bir tavırsızlık veya tüm tavırların düzensiz bir karışımı olup kültürün karşıtı olan barbarlıkla bile uyum sağlayabilir.