Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Deli Tomarı Gönderileri

Deli Tomarı kitaplarını, Deli Tomarı sözleri ve alıntılarını, Deli Tomarı yazarlarını, Deli Tomarı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tevfik baba, gece evine giderken sokağın, içinden ancak bir kişinin geçebileceği kadar daralan yerine geldi. Karşısında iri yarı, künt bir adam duruyordu. Geçmek için davrandı. Adam, "ben öyle her densize yol vermem!" dedi. Tevfik baba, kenara çekildi, "ben veririm" dedi.
Sayfa 65 - Türkiye iş bankası
Evet bilgi acı veriyordu ama asıl ıstırap, insanın bildiğini gerçekleştirebilecek gücü olmayınca başlıyordu.
Sayfa 193Kitabı okudu
Reklam
İnsanın iştahlı olması, muazzam bir çiftliğinin, milyonlarca dükkanının olması gibidir. Tereyagina kırılmış taze bir yumurtayı,Elhamra Sarayı'na değişmem...
Sayfa 175Kitabı okudu
"Ya türbenin yanında bir Osmanlı mescidi varmış. Evliya Camisi İnönü'nün cumhurbaşkanı olduğu yıllar. Eşi Mevhibe Hanım'la Kars'a gitmişler. Bir resmi ziyaret. Caminin imamı ve türbedarı da, Hafiz Kurban derler, sözünü sakınmayan, böyle sert mizaçlı birisi. Akşam namazından sonra, imam evinde kalıyor tabii, kapı çalıyor. Açıyor, polisler, korumalar. 'Hayırdır?' diyor. 'Imam Efendi bi zah met gelir misin?' diyorlar. Çıkıyor ki Mevhibe Hanım. 'Efendim ba ğışlayın rahatsız ettik' diyor. Zarif bir insan. 'Estağfurullah buyrun, diyor Hafiz Kurban. 'Efendim rica etsem türbe-i şerifi açabilir mi siniz? Niyaz etmek istiyorum. Hâfız'ın çehresi değişiyor, 'Efendim kapali,' diyor. 'Biliyorum efendim ama rica ediyorum, kısacık zi yaret edip gideceğim.' 'Açamam hanımefendi,' diye diretiyor Hâfız, Yasak. Mevhibe Hanım çok ısrar edince gidip anahtarı getiriyor, söylene söylene açmaya gidiyor: 'Hanım, kocan kapattırıyor, sen açtırıyorsun, bir şey anlamadım ben bu işten!""
Sayfa 150Kitabı okudu
0 gece düş gördü. Camideydi. Vaaz dinliyordu. Bekereli girdi. Oturmadı Meraklı, şaşkın bakışlarla cemaati süzdü, bir süre dolandi, çıkıp gitti Namazdan hemen önce geri geldi. Ama ne geliş! Sırtına kuru odun parçalarını denk etmişti. En arkada saf tuttu. Egi lip kalktıkça odunlar çatırdıyor, cemaatten bazıları kaçamak bakış larla ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordu. Namaz bitti. Ferdi'yi de bitirdi. Herkes söyleniyordu. Imam Efendi, "Yine bir Bekereli vakası..." diyerek usançla geldi. "Hayırdır Bekereli?" diye sordu. "Efendi, adetiniz böyle değil mi?" "Ne âdeti?" "Namaz kılmak için camiye geldim. Baktım ki herkesin sırtında bir yük var Demek ki adet böyle deyip yükümü almak için gittim." Imam, "Benim de mi sırtımda yük vardı?" diye sordu. "Evet, hepiniz yüklüsünüz." Imam şaşkındı. Bekereli cemaatten birilerini tek tek işaret ederek, "Bak bu nun sırtında mavi gözlü bir çocuk var. Bunda büyük bir elma ağacı. Şunda kırık bir kapı, onda kızarmış tavuk, ta şunda esmer bir ka din, şunda yaşlı annesi, şunda yetmiş iki model beyaz bir mersedes... Boş yok!" Imam dehşetle bakıyordu. "Boş yok, hiç yok! Imam, "Peki bende ne vardı?" diye sordu. "Kocaman bir inek Imam Efendi." Hoca, Ferdi'ye utanarak baktı: "Vallahi doğru. İnek hastaydı. Namazda onu düşünüyordum," dedi. Bu, Ferdi'nin Bekereli'yi son görüşüydü.
Sayfa 129Kitabı okudu
'Cennetin anahtarları sende olsaydı, beni alır mıydın?' Hamza acı acı gülümsüyor: 'Cennetin değil de cehennemin anahtarları bende olsaydı senin için daha iyi olurdu. Çünkü o zaman belki seni dışarı çıkarabilirdim.'
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
"Ben sana kürk alamam doğrusu, güzel bileklerine bilezik alamam, bir kap yemek bir elbise, öyle bir tat var ki fakir liğimizde,"...
Sayfa 130Kitabı okudu
İtirafçı Ben Abdurrahman B. Soyadım B ile başlıyor. Ama gazetede böyle yazdılar. Soyadımı böyle yazarak beni gizlediler mi bilmiyorum. Artık hiçbir şeyin önemi yok. Şöyle yazılmış böyle yazılmış, ne fark eder? Başka şey. lerin de bir değeri, önemi yok. Ömür boyu hapse mahkûm edildim. Ömrüm ne kadar bilmiyorum. Şu an kırk iki yaşındayım. Bu rada
Sayfa 115Kitabı okudu
Küçük acılar konuşabilir ama büyük acılar dilsizdir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Fukara gönlüne her kim dokuma, dokuna sinesi Allah okuna.
Timuçin Abi'nin sözünü hatırladı, kendi kendine güldü: "Medine' ye varamadım,Çin malları alamadım..."
..."gidiciyim ben." "Hayırdır?" "Yoruldum." "Neyden?" "Yaşamaktan."
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.