Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Demokrasi İşçinin Ekmeğidir

Emre Kongar

Sayfa Sayısına Göre Demokrasi İşçinin Ekmeğidir Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Demokrasi İşçinin Ekmeğidir sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Demokrasi İşçinin Ekmeğidir kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yani, bir rejim, ancak iktidarı barışçı yollarla değiştirebildiği ve iktidarda olanlara ters düşenlerin de bu inançlarını serbestçe yaymalarına ve iktidara hazırlanmalarına olanak tanıdığı sürece demokrasi olur.
Sağlıklı bir "seçim", seçim öncesi yıllarda, seçimi yapacak olanların, yani halkın, tüm partileri iyice dinlemesi, iktidarın yaptıklarını, eleştirilerle birlikte değerlendirmesi ile olanaklı olur.
Reklam
Bir kararın çoğunluk tarafından verilmesi, o kararın mutIaka haklı ya da adil bir karar olduğunu göstermez.
Ancak, bu "insan hakları" ya da "azınlıkta kalanların hakları" var ise, bir rejimin adı "demokrasi" olur. Yoksa, o rejimin adı "totaliter" rejimdir. "Çoğunluğun diktatörlüğü" olarak, diktatörlüklerin en kötüsü, en acımasızıdır.
Şimdi tam bir demokrasi tanımı yapabiliriz: "Demokrasi azınlığın çoğunluk haline gelebilme hak ve olanağının bulunduğu bir çoğunluk yönetimidir." Yani demokrasi öyle bir çoğunluk yönetimidir ki, orada, azınlığın bir dahaki seçimlerde çoğunluk haline gelebilmek için eğitim ve propaganda yapma hakkı ve yalnız hakkı değil, olanağı da vardır. Çünkü olanak verilmediği zaman, hak tek başına hiçbir şey ifade etmez.
Din adamları, sihir ve büyü zamanından beri toplumda hep güç sahibiydiler. Bunlar, çeşitli biçimlerde, insanların, doğa üstü olduğuna inanılan güçlerle ilişkilerinde aracılık ederlerdi. Bu sayede, hem toplumdaki mal ve hizmetlerin dağılımında, hem de siyasal yönetimde söz sahibi olurlardı. Toprak sahipleri ise, o sıralardaki tüm üretim olan, tarımsal üretimi kontrol ettiklerinden toplumdaki en büyük kudreti ellerinde tutuyorlardı.
Reklam
Mutlak hükümdarlar dönemindeki devlete "polis devleti" denirdi. Buradaki "polis" sözü, günümüzdeki polis anlamında değildi. Eski Yunan kentlerine "polis" denirdi. "Polis" kelimesi bu anlamda, devlet için de kullanılırdı. Zaten eski Yunan'daki kentlerin her biri ayrı bir devletti. İşte bu anlamda kullanılan "polis devleti", kamu düzeni ve kamu refahı adına her yere müdahale eden, herkesin hakkını kısıtlayan, bunu da, hükmettiği toplumun düzeni ve refahı adına yapan hükümdarların egemen olduğu "mutlakiyetçi" devlet için üretilmiş bir terimdi.
Bu durumda...
Özetlersek, "Sosyal Devlet" ya da "Sosyal Refah Devleti" bir yandan tüm vatandaşlarına insanca yaşamak için asgari koşulları sağlamakla, öte yandan onlara, toplumda yükselmek için eşit fırsatları vermekle, yani "sosyal adalet"i gerçekleştirmekle yükümlü olan devlettir.
1950
İktidardan gidenler, savaş alanlarından zafer çelenkleriyle gelen ihtilalcilerdi. İktidara oturanlar ise, oy gücü ile, "demokrasi" sayesinde hükümet olmuşlardı. Demokrasiye geçişin kararını ise bir önceki iktidar, yani ihtilalciler vermişlerdi.
İşçilerin örgütlenmelerine izin verilmesi, çok partili düzene geçiş ile birlikte 1946 yılı Mayıs ayında, sınıf esasına göre örgütlenme yasağının kaldırılması ile gerçekleştirilmişti.
17 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.