Geniş açılardan ele alınan,ve bir tarih hükmüne bağlı kalınarak çeşitli yazarlarla desteklenen güzel bir dergi olmuş.Tarihçilerin konuyu ele alma üslupları ve getirdikleri çözümler de sadece hastalığı teşhis edip kenarı çekilen tiplerden olmadıklarını tescil eder nitelikte.Kudüs ve Filistin okumalarım devam ediyor ve Kudüs üzerinde okuma yapılırken kütüphanenizde bulunması gereken bir eser.
Bu vesile ile şunu da belirteyim ki mücerret olarak Kudüs'ü ele alıp yalnızca onun bağımsızlığı için mücadele etmek de safdillik olur.Davamız Filistin devletini kapsamakla beraber ilk Mescidimiz Mescidi Aksa'yı Yahudi çizmeleriyle kirlettirmeyecek gençlikle savunma hattında bulunmaktan ibarettir.Ancak şu da bir gerçek ki Kudüs'ün ve Filistin'in niçin önemli olduğundan bihaber kimse buranın savunmasından ve Yahudiye taarruzundan da geri kalacaktır.Çok mu mutaassıbım?
Evet,tek işi batıl bir bina dikip kaos çıkardıktan sonra tekrar yıkmak için dünyayı birbirine katan ve Müslüman'ların kanını elinde gördüğüm Yahudiye düşmanım.Hiçbir politik hamle de Müslüman bir çocuğun akan tek damla kanı kadar umrumda değil.Önümüzde iki seçenek var;
Ya olacak ve bedel ödeyeceğiz,
Yahud zilleti rahat ve bir takım politikalar dizisi uğruna bilezik diye takacağız!
Olmak ya da olmamak davası...
