En Eski Descartes'ın Yanılgısı kitaplarını, en eski Descartes'ın Yanılgısı sözleri ve alıntılarını, en eski Descartes'ın Yanılgısı yazarlarını, en eski Descartes'ın Yanılgısı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
phıneas p. gage vakasını nöbet geçiren hastaların ilaçsız tedavisi için bir ışık kaynağı olabileceğini düşünüyorum.Sinir hücreleri bir gün kendini yenileyebilir mi bilemiyorum.Ümit ediyorum ki beyin kendini zamanla daha çok açar,çalışmalar netice verir.
"bazı koşullarda fazlasıyla düşünmenin avantajı, hiç düşünmemekten çok daha az olabilir. Duygunun evrim boyunca işleyişinin güzelliği de buradadır: Canlı varlıklara zekice düşünmeden zekice davranma olanağını verir. Ne var ki insanlarda bu hikaye iyi ya da kötü yönde daha karmaşık bir hal almıştır. Akıl yürütmek, duyguların yaptığını yapar. Akıl yürütmek, bize zekice davranmadan önce zekice düşünme seçeneğini verir ve bu da iyi bir şeydir: Karmaşık çevremizin karşımıza çıkardığı sorunların birçoğunu duyguların çözebildiği ama hepsini halledemediği ve bazen duygunun sunduğu çözümlerin amaca ters düştüğü açıktır."
"Erken yaşta hasar gören hastalar, davranışlarını yönetmesi gereken sosyal örf ve adetlerle etik kurallarını öğrenmemiş görünüyorlardı. Yetişkinlikte hasar gören hastalar kuralları bilmekle beraber gereğince davranamıyor, erken yaşta hasar gören hastalarsa kuralları hiç öğrenmemiş oluyordu. Bir başka deyişle, yetişkinliklerinde beyinleri hasar gören hastalar bize duyguların uygun sosyal davranışlar açısından gerekli olduğunu söylerken; erken yaşta hasar görenler, uygun sosyal davranışların ardındaki bilgiyi öğrenebilmek için de duygulara gerek duyulduğunu gösteriyordu."
"İki gün sonra Vermonı Mercury'nin atacağı garip başlık, "Harika Kaza" idi. "Demir bir Çubuğun Kafa İçinden Geçmesi,
ise Boston Medical and Surgical Journal'daki tam doğru başlık olacaktı. Olayın anlatılış biçimindeki sıradanlığa bakılırsa, yazanların Edgar Allan Poe'nun garip ve korkunç olayları anlatımını iyi bildikleri düşünülebilirdi. Pek mümkün değil ama neden olmasın; o zamanlar Poe'nun gotik öyküleri henüz popüler olmamıştı ve Poe o tarihten bir yıl sonra, tanınmamış ve etki yaratmamış biri olarak ölecekti. Belki de dehşet havada kol geziyordu."
"Beyin" ve "zihin'' rahatsızlığı, "nörolojik" sorunlarla "psikolojik" ya da "psikiyatrik" sorunlar arasındaki ayrım, topluma ve tıbba sızmış talihsiz bir kültürel mirastır. Bu ayrım, beyin ile zihin arasındaki ilişki hakkında temel bir cehaleti yansıtır. Beyin hastalıkları insanların başına gelen ve durumlarından ötürü suçlanamayacakları felaketler olarak görülür. Zihinsel hastalıklarsa (özellikle de davranış ve duyguları etkileyenler) mağdurların büyük ölçüde sorumlu olduğu, sosyal rahatsızlıklar olarak kabul edilir. Kişiler, karakterlerindeki kusurlardan, özürlü
duygusal dalgalanmalarından ve başka birçok şeyden ötürü suçlanır; birincil sorunun irade eksikliği olduğu varsayıIır.)"
"Serinkanlı ol, duygularına hakim ol! Yargılarına tutkularının karışmasına izin verme. Sonuç olarak, duyguyu, biz istemesek de doğal olarak mantıklı düşünmemize eşlik eden gereksiz bir zihinsel yeti olarak görürüz. Yaşadığımız hoş bir duyguysa, bundan bir lüks gibi zevk alırız; üzücüyse, istenmeyen bir müdahale olarak katlanırız. Her iki durumda da sağduyu bize aynı şeyi öğütler; duygu ve hisleri makul ölçülerde yaşamalıyız. Mantıklı olmalıyız."
Desear/es 'ın Yanılgısı'nın ana konusu duyguyla akıl arasındaki ilişkidir. Hem karar verme mekanizmalarında eksiklikler, hem de duygu bozuklukları bulunan nörolojik hastalar üzerindeki inceleme lerime dayalı olarak, duygunun akıl döngüsünün bir parçası olduğu nu ve akıl yürütme sürecini -yaygın olarak varsayıldığı gibi- bozmak yerine destekleyebileceğini savunan "somatik işaretleyici hipotezi'' ni geliştirdim. İlk ortaya attığım sırada birçok kişiyi şaşırtmış ve hat ta bazılarınca kuşkuyla karşıianmış olmasına karşın, bu görüş artık olağan karşılanıyor. Sonuçta, büyük ölçüde benimsendi, hatta o kadar benimsendi ki, zaman zaman çarpıtıldı. Örneğin, ben hiçbir zaman duygunun aklın yerini alabileceğini öne sürmedim, oysa bazı yüzey sel yorumlardan, aklınız yerine yüreğinize uyarsanız, her şeyin yo lunda gideceğini öneriyormuşum gibi bir anlam çıktı.