Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dilruba Gönderileri

Dilruba kitaplarını, Dilruba sözleri ve alıntılarını, Dilruba yazarlarını, Dilruba yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Olsa aldatıcak :D
Seni aldatmama değecek kadar güzel bir kadın var mıdır ki bu dünyada?
Sayfa 188Kitabı okudu
Halide Edip konuşuyor, bugünün siyasileri hatırlanıyor.
Bugün elimizde top, tüfek yok; lakin ondan daha büyük, daha kuvvetli bir silahımız var. Allah var, Hak var. Tüfek top düşer, Hak ve Allah bakidir.
Sayfa 157Kitabı okudu
Reklam
Hiçbir zaman gözyaşlarıyla adalete muvaffak olunmaz.
Sayfa 155Kitabı okudu
Hemşireler, bizleri erkeklerin hizmetçisi, seks kölesi olarak gören, hayatımızı dört duvar arasına kafes arkasında hapseden, kendi uçkuruna güvenemedikleri için kara çarşafa, peçeye mahkum eden egemen erkek dünyasına karşı dertlerimiz ortaktır. Dertlerimiz ortak olduğu gibi kurtuluşumuzda ortaktır. Bize dayatılan bu utanç verici dünyayı yerle bir edip hür ve eşit insanlar olarak yaşayabilmemiz için de bizim bizden başka dostumuz yoktur. Sizleri, Rum, Ermeni, Türk, Kürt diye milletlere, Müslüman, Yahudi, Hristiyan diye dinlere, Alevi, Sünni, Ortodoks, Katolik diye mezheplere, zengin fakir diye zümrelere ve cahil, münevver diye tabakalara bölüp istedikleri gibi idare etmek isteyen erkek siyasetinin oyununa gelmeyin.
Sayfa 115Kitabı okudu
Vaziyetlerinin bozulmasından korkan bir takım mihraklar hemen “Din elden gidiyor” diye yaygarayı basıp cahil halkı kışkırtıp yeniliklere karşı çıkıyorlar.
Ortada hürriyet diye hiçbir şey yok azizim, her şey eski tas eski hamam, değişen yalnızca zulmedenlerin isimleri oldu.
Reklam
Allah kadınları kızları erkeklere köle olsunlar diye yaratmadı efendi, bırakın bu safsataları. Asırlardır bu milleti din, Allah diye diye kandırdığınız yeter artık!
—Eski köye yeni adet getirme Kazım evladım. Büyükleri münasip gördükten sonra kız kısmına sormak da neyin nesiymiş öyle? —O devirler geçti artık efendi, yirminci asra girdik, hürriyet ve medeniyet asrındayız artık. Sizin karanlık kafalarınızın hükmettiği zamanla gerilerde kaldı, bunu aklına iyice yerleştir.
Bazılarına söylemek istediğim:
Adam bir baykuş gibi car car ötüyor, tek bir kişi ağzını açıp da ona bir şey demiyordu. Kan beynime sıçramış, sabrım iyice tükenmişti artık. Birinin bu adama haddini bildirme zamanı gelmişti de geçiyordu bile. -Deccal de sensin zındık da sensin!
Mücadeleye devam..
…Ekmeğimi kendi elime almak için yegâne umut ışığı olarak gördüğüm derslerime dört elle sarılıyor, çabucak mektebimi bitirip muallim olmaya çalışıyordum.
Reklam
Yüz kere, bin kere hayır! Asla bu yobaz takımına boyun eğmeyeceğiz.
Fatma Aliye Hanım’ın konuşmasının bir kısmı.
Osmanlı kadınları olarak, vatanımızın ilerlemesinin yolunun kadınların ilerlemesinden geçtiğine inanıyoruz. Bir milletin, bir toplumun kalbi kadınlardır. Kadınları muzdarip olan bir cemiyette herkes ıstırap içinde yaşar. İşte bunun içindir ki, geleceğini yükseltmek isteyen bir millet önce kadınını yükseltmelidir. Çünkü gelecek onların vereceği yavrular, onların yetiştireceği kahramanlar ve onların teşvik edeceği aslanların elindedir. Biz bu idrake sahip Osmanlı kadınları olarak, kadınlarımızın bu hedefe doğru azimle yürüyebilmelerinin ancak maarif yoluyla olacağına inanıyoruz.
Kendilerine feminist diyen kadınların düzenlediği bir toplantıya gidiyordum. Bu kadınlar, kendilerini kocalarının ya da babalarının adlarıyla değil, kendi adlarıyla tanıtan, iş hayatında kadınların da olmasını müdafaa eden, çarşafa ve peçeye karşı olan kadınlardı.
Onun benliğimi bulmamda gösterdiği gayreti hala şükranla anarım.
İnsanın olgunlaşmasını, yaşadığı günlerin sayısı değil, başından geçen olayların ruhunda ve bedeninde bıraktığı izler belirliyormuş.
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.