Sosyolojik bir araştırma kitabı olarak değerlendirebileceğimiz bu çalışmada, yakın dönemdeki kadın hareketlerinin gelişimi, bunların mevcut iktidarla ve dünya görüşleriyle -liberalizm, feminizm gibi- etkileşimi incelenmiştir.
Ülkemiz açısından islamcılık düşüncesiyle beraber kadın hareketlerinin konumu ve değişen şartlarla gösterdiği dönüşüm irdelenmiştir.
Yapılan tespitlerin, farklı camialara mensup kadınlarla yapılmış röportajlarla zenginleştirilmiş olması kitabı daha anlaşılır kılıyor.
Kadın ana eksenli olmakla birlikte girift konuları işleyen, yavaş ilerleyen ve benim için okunması güç gerektiren bir kitap oldu.
İstifadeli olsun.
Zorlayıcı başlasa da titiz bir çalışmanın ürünü olması ve konuyu etraflıca tartışması açısından başarılı oluşu okuyucuyu sarıyor. Dinin asılları evrensel oluşunun yanında gündelik yaşantıya dair yorumlarının güncellenmesi gerektiğini belirten ve son 20-30 yıldır yükselen İslamcı düşüncelerin buna çok ciddi katkılarının olduğu iddiasını savunan, ataerkil normların İslam'ın özünden kaynaklandığını değil geleneksel yaşantı ile toplum tarafından İslam'a dayandırılmış olduğu vurgusunu da ekleyen özet bir kitaptı.