Ne ateş ve rüzgâr, ne su ne toprak idim cana
Servi boylu olan sana, ben insana aşk bağışlayana mail idim cana
Âlemde henüz adı anılmadan üzümün
Ben birlik meyhanesinde sarhoş idim cana
Leyla’ya henüz Mecnûn vurulmamış iken
Ben hayret vadisinde sersem gezmede idim cana
Daha Farhad’ın balçığı yoğurulmamış iken
Ben meşakkat yolunda ayağı çamurda idim cana
Beni, Hayretî’ yi , aşk avare eyledi yoksa
Her hizmete canla koşar idim cana.
1. Sen kavlinde yalan derler idi gerçek imiş
Ben inanmazdum inan derler idi gerçek imiş
2. Seni dünya gibi yalancı vü yüze gülici
Bilmez ol ahd ü amân derler idi gerçek imiş
Bu gece 21 Aralık. En uzun gece. Divan edebiyatında Şeb’î yeldâ olarak geçer.
Edebiyatta divân edebiyatı; enstrümanların içinde perdesiz çalgılara benzer.
Öğrenmesi, alışması, anlaşılması zordur, emek ister, zaman ister, ilgi ister.
Zirâ öyle bir dalı ki edebiyatın, köklüdür, Arapça , Farsça ve Türkçenin harmanlanmasından oluşur, bambaşka bir