Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Doğa ve Dil Üzerine

Noam Chomsky

En Eski Doğa ve Dil Üzerine Gönderileri

En Eski Doğa ve Dil Üzerine kitaplarını, en eski Doğa ve Dil Üzerine sözleri ve alıntılarını, en eski Doğa ve Dil Üzerine yazarlarını, en eski Doğa ve Dil Üzerine yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dil ve Beyin
İnsanın dil edinimi içgüdüseldir ve özel bir “konuşma organı”na dayanır
Sayfa 112 - SözcüklerKitabı okudu
Dil ve Beyin
Önde gelen bilim adamları tarafından arzu edildiği şekilde, dünyanın anlaşılabilir değil anlaşılamaz olduğu ve amacın mutlaka indirgeme değil, birleştirme olduğu fark edildi.
Sayfa 95 - SözcüklerKitabı okudu
Reklam
Dil ve Beyin
İnsanların yaptığı herhangi bir şey gibi (yürüyüş tarzı, giyim ve saç tarzı gibi), elbette ki dil de iletişim için kullanılır. Ancak hangi anlamıyla olursa olsun, iletişim dilin işlevi değildir; hatta dilin işlevini ve doğasını anlamamızda hiçbir önem taşımayabilir.
Sayfa 103 - SözcüklerKitabı okudu
Galileo
Doğada en zeki kuramcının bile bütünüyle kavrayabileceği tek bir sonuç yoktur.
Dialogo adlı yapıtında Galileo, insanların "altı üstü yirmi dört tanecik harfin kağıt üzerine farklı şekillerde yan yana dizilmesiyle en gizli düşüncelerini ifade etmelerini sağlayan bir iletişim aracının keşfini" hayranlıkla anlatmaktadır. Galileo, "Bu keşif insanoğlunun en büyük buluşudur ve Michelangelo'nun yapıtlarıyla kıyaslanabilir" demektedir.
Sayfa 64 - Sözcükler YayınlarıKitabı okudu
"Söyleyecek sözü olmadıkça hiç kimse konuşmasa, insan ırkı çok yakın zamanda konuşma alışkanlığını kaybeder." Dilin kullanımının, yetişkinler için "içsel konuşma", çocuklar için "monolog" olduğu gerçeğine rağmen, Hauser'in değindiği nokta doğrudur.
Sayfa 103 - Sözcükler YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Önemli olan hikâyenin kendisi değildir. Her konuda çok mantıklı hikâyeler anlatabilirsiniz. Ancak gerçek olduğu gibi durur.
Sayfa 192 - Sözcükler YayınlarıKitabı okudu
Evrensel Dilbilgisi'nin fiziksel alt yapısını ayrıntılı bir biçimde kavramak (embriyolojik ve genetik etmenlere ilişkin daha ileri düzeydeki keşifleri saymazsak), beyin bilimlerinde gerçekleşecek büyük gelişmeleri bekleyen uzak bir hedeftir.
Dialogo adlı yapıtında Galileo, insanların "altı üstü yirmi dört tanecik harfin kağıt üzerine farklı şekillerde yan yana dizilmesiyle en gizli düşüncelerini ifade etmelerini sağlayan bir iletişim aracının keşfini" hayranlıkla anlatmaktadır. Galileo, "Bu keşif insanoğlunun en büyük buluşudur ve Michelangelo'nun yapıtlarıyla kıyaslanabilir" demektedir. Öğrencisi ve biyografi yazarı Viviani tarafından kurgulanan efsaneye göre Galileo, adeta Michelangelo'nun başka bir bedende dirilmiş haliydi. Bu efsane, Michelangelo'nun Galileo aracılığıyla Newton'da yeniden dirildiğini hayal eden Kant tarafından takdirle anılmıştır.
İnsan dilinin söz konusu özelliği ve bu özelliğin biyolojik olarak yalnızca insanlarda bulunması, insanın evrimiyle ilgilenmeye başladığında Charles Darwin'in de dikkatini çekmişti. İnsanın Kökeni adlı yapıtında Darwin, dil anlayışına ilişkin olarak, "köpeklerin birçok sözcüğü anlayan ama tek bir sözcük bile söyleyemeyen bir yaşındaki bebeklerle aynı gelişim düzeyinde" olduklarını söylemiştir. Bu açıdan bakıldığında Darwin, insanlarla hayvanlar arasında tek bir farkın var olduğunu savunmuştur ve "insanoğlu, yalnızca çok çeşitli sesler ve fikirleri ilişkilendirmek konusundaki neredeyse sınırsız gücü itibariyle farklılaşmaktadır" diye belirtmiştir.
Reklam
Sağduyu, Newton'un buluşlarının yanı sıra Gelileo tarafından ve genel olarak modern bilimin başlangıcında tasavvur edilen "anlaşılabilirlik" talebi nedeniyle, sonunda terk edilen bir bilim standartı haline gelmiştir.
Steven Pinker da, "Darwin'in dil evrimi açıklamasının olası tek açıklama olduğunu" ileri sürerek, "doğal seçilim dil gibi bir olgunun karmaşık tasarım özelliklerini açıklayacak tek mekanizma olduğunu gösteriyor" der.
Sayfa 105Kitabı okudu
Fizik öyle bir durumda ki şu an evrende olup bitenlerin %90'ı karanlık meseleler olarak adlandırılıyor. Karanlık deniliyor, çünkü ne olduğu bilinmiyor, bulunmuyor; ancak o orada ve bulunmak zorunda; tersi durumda fizik kuralları işlemez. Başka bir deyişle bizler, evrende olan bitenin %90'ınu bir şekilde bilmediğimizi farz ederek mutlu mesut yaşamaya devam ediyoruz. Bu durum şimdilerde normal karşılanıyor; ancak Galileo zamanında çok hoş karşılanmıyordu.
Sayfa 130Kitabı okudu
MIT'de fizik yöntem bilimi diye bir ders yoktur. Bildiğim kadarıyla yöntem bilim dersi olan tek alan psikolojidir. Eğer psikoloji bölümündeyseniz yöntem bilim derslerini alırsınız ama fizik ya da kimya bölümünde iseniz alamazsınız. Yöntem bilim neredeyse iliklerinize kadar işler. Aslında bilimi öğrenmek, ayakkabıcılığı öğrenmekle büyük bir benzerlik gösterir. Bir ustayla çalışırsınız, ayakkabının nasıl yapıldığını kavrarsınız ya da kavrayamazsınız. Eğer işi kavradıysanız ayakkabıyı yapabilirsiniz; kavrayamadıysanız iyi bir ayakkabı yapımcısı değilsiniz demektir. Kimse size ayakkabının nasıl yapılacağını öğretmez; kimse yapılışını nasıl öğreteceğini de bilemez.
Sayfa 134Kitabı okudu
"Evrendeki her şey doğal seçilimle oluşmuştur ancak Tanrı, X bir şeyi yaratmak için gereklidir." Bu anlamsız savın bir mantığı yoktur, ama kendi içinde tutarsız bir sav da değildir bu. Öte yandan, katışıksız bir doğal seçilime inanç tamamen mantık dışıdır; bu, asla öyle gerçekleşemeyecek olan seçilim sürecinin rastgele olacağını varsaymaktadır. Her zaman ne olup bittiği, en azından bir dereceye kadar, fizik kuralları tarafından belirlenir.
Sayfa 182Kitabı okudu
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.