Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dokuz Kusursuz Yabancı

Liane Moriarty

Dokuz Kusursuz Yabancı Sözleri ve Alıntıları

Dokuz Kusursuz Yabancı sözleri ve alıntılarını, Dokuz Kusursuz Yabancı kitap alıntılarını, Dokuz Kusursuz Yabancı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Son hashtag onu epey entelektüel ve spiritüel gösterirdi. İyi bir şeydi çünkü insan sosyal medyada yüzeysel biri izlenimi vermemeye dikkat etmeliydi. Şu düşünceden bir türlü kurtulamıyordu: Bu anı telefonu- na kaydedemezse gerçekten yaşanmamıştı, öyleyse sayılmazdı, gerçek olmazdı.
İnsan gözlerinin rengini bilmediği birine nasıl âşık olabilirdi ki?
Reklam
Bir şeyin insana bu kadar cazip gelmesi ve karar verdiği anda aşırı itici gelmesi çok garipti.
...bedeni üzerinde kontrolünün kalmamasından hiç hoşlanmadığını hatırladı. Hemşirelerle doktorların ona istedikleri gibi dokunma hakları vardı, hiç sevgi, şefkat ya da arzu duymadan, sırf uzmanca. Vücudunu yeniden benimsemesi hep birkaç gün alırdı.
“Geçit ne kadar dar, ne kadar ceza yüklü olursa olsun fermanım, yazgımın efendisiyim, ruhumun kaptanı.”
Sayfa 216Kitabı okudu
“Hayatının en alçak noktası, insanı en yükseğe götürebilir.”
Sayfa 367Kitabı okudu
Reklam
“Korku ile heyecan arasındaki tek fark nefes vermektir, biliyor musun? dedi Napoleon. ”Korkunca havayı ciğerlerinin üst kısmında tutarsın. Nefes vermen gerekir.”
Sayfa 366Kitabı okudu
“Ama aşk, aklının insana oyunundan başka nedir ki, değil mi?”
Ben sadece...kendime saygımı kaybettim galiba, bir de...masumiyetimi...
Reklam
Daha iyi şeylere sahip oldukça insanın rahatının kaçması sinir bozucu bir şeydi.
Bu nasıl olabilirdi? Zaman yavaşladı. Ve yavaşladı. Ve. Artık. Akmaz. Hale. Geldi. Yakında zaman duracaktı, kelimenin tam anlamıyla duracaktı ve sonsuza dek tek bir anın içinde hapsolacaklardı.
“Harika damarlarınız var” dedi. Hemşireler genellikle bunu söylüyorlardı. Her zaman bir anlığına gururlanır, sonra morali bozulurdu. Ne boş bir olumlu özellik!
Hayır, okul arkadaşlarına mesaj falan atmayacaktı. Çünkü son buluşmalarında başını menüden kaldırdığında, "Zavallı Frances" diyen bakışmalarını yakaladığını hatırladı birden. Acınmayı kaldıramazdı. İyi evlilikleri olan o arkadaş grubunun onca yıldır ona gıpta etmesi gerekirdi ya da en azından gıpta ediyormuş gibi yapmaları...
Acı öyle şiddetliydi ki gözlerinden yaşlar akarken kahkahalarla gülmeye başladı. Ah evet, aklını kaçırıyordu. Kaçırdığı kesindi.
Sayfa 22 - FrancesKitabı okuyacak
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.