Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Düşman

Lee Child

Düşman Sözleri ve Alıntıları

Düşman sözleri ve alıntılarını, Düşman kitap alıntılarını, Düşman en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünya değişiyor. Ben her zaman yalnız olmuştum ama yalnızlık hissetmeye o anda başladım. Hep hiçbir şeye aldırmayan biri olmuştum ama kendimi umutsuz derecede naif hissetmeye başladım. Bir adada tek başına uyanıp da gece, dünyanın geri kalanının teknelere binip gittiğini fark eden kimsesiz bir insan gibi hissediyorum kendimi. Sanki ingilizce konuşuyordum da şimdi benden başka herkesin tamamen başka bir dil konuştuğunu hissetmiş gibi. Dünya değişiyordu. Bense onun değişmesini istemiyordum.
Sayfa 121Kitabı okudu
Dünya değişiyordu. Bense onun değişmesini istemiyordum.
Sayfa 121Kitabı okudu
Reklam
Bir insan altmış yıl yaşıyor, bir sürü şey yapıyor, bir sürü şey biliyor, bir sürü şey hissediyor ve sonra hepsi bitiyor. Sanki hiç olmamış gibi.”
“Ben Fransızım. Sizler Amerikalı. Aramızda büyük bir fark var. Bir Amerikalı kadın hastalanınca kızar. Bu nasıl onun başına gelebilir? Bu hatayı hemen düzeltmelidir. Ama Fransızlar önce yaşayıp sonra öleceklerini bilirler. Bu kızılacak bir şey değildir. Zamanın başlangıcından beri olagelen bir şeydir. Bu olmalıdır. Eğer insanlar ölmeselerdi dünya yaşanmayacak kadar kalabalık olurdu. ”
Beş dakikada aksi kanıtlanacak bir şey zekice değil, aptalca bir şeydir.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
Kitabın son cümlesi...
Askerdim ve her zaman başkasının bana olmamı emrettiği yerdeydim
Sayfa 343Kitabı okudu
Bir adada tek başına uyanıp da gece, dünyanın geri kalanının teknelere binip gittiğini fark eden kimsesiz bir insan gibi hissediyordum kendimi...
Sayfa 121Kitabı okudu
Eski bir CIA jargonudur. Terminate with extreme prejudice. Anlamı: Aşırı önyargıyla sona erdir.
Sayfa 330Kitabı okudu
“Bizi özlemeyecek misin, anne?” “Yanlış soru” dedi annem. “Ben öleceğim. Hiçbir şeyi özleyecek değilim. Siz beni özleyeceksiniz. Babanızı özlediğiniz gibi. Benim onu özlediğim gibi. Babamı, annemi özlediğim gibi. Bu yaşamın bir parçasıdır, ölenleri özlemek.”
Reklam
“Anlıyorum. Gerçekten anlıyorum. Aynı soruları ben de kendi kendime sordum. Bu bir sinemadan çıkmak gibi. Gerçekten keyif aldığın bir filmden çıkmak zorunda bırakılmak gibi. Beni kaygılandıran bu oldu. Filmin sonunu hiç bilemeyecektim. Sonunda sizlere ne olduğunu bilemeyecektim. Bu kısımdan nefret ettim. Ama sonra ergeç sinemadan çıkacağımı anladım. Kimse sonsuza kadar yaşayamaz. Sizlerin ne olacağınızı asla bilemeyeceğim. En iyi koşullar altında bile. Bunu anladım. İşte o zaman fazla önemli görünmedi. Bu hep benim elimde olmayan bir tarih olacaktı. Beni hep fazlasını istemeye götürecekti.”
"Yoruldum," dedi. "Neden?" diye sordu Joe. "Yaşamaktan mı?"