En Beğenilen Düşme Korkusu kitaplarını, en beğenilen Düşme Korkusu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Düşme Korkusu yazarlarını, en beğenilen Düşme Korkusu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Düşmenin sadece fiziksel olarak yere düşmekten ibaret olmadığını, birbirinden farklı 6 ufak öykü ile anlatmış Adalet Ağaoğlu. Güzel de olmuş bence.
Bir düşersin, etrafında pervane olanlar yüzüne bakmaz. Saygıyı rafa kaldırırlar.
Bir düşersin, değerin yerle bir olur, sevgiyi rafa kaldırırlar.
Bir düşersin, seni parmakla gösterenler; gözlerinden de düşürürler, güveni rafa kaldırırlar.
Bir düşersin, hesap kitap yapmadan aldıkların büsbütün yabancı olur sana, ferahlığı rafa kaldırırlar...
İnsanoğlu... Düşünce yalnız kalır. Düşenin dünyada dostu olmazmış derler ya da kendi düşen ağlamaz gibi... Ama bence en çok kendi düşen ağlar. Düştüğüne anlam veremediği için belki de kabullenemediği için...
Düşmez kalkmaz bir Allah. Rabbim düşürmesin ve kimseye muhtaç etmesin.
Adalet Ağaoğlu
1996yılında tamda yürüyüşte bır aracın çarpması sonucu yaralanıyor.. Ağaoğlu uzun yıllar suren ev hapsıde başlamış oluyor..
Yazmayı bırakmayan yazarımız onlarca eseri kaleme alıyo...
Bu kazadan ve evde yatarak çalışma durumundan yola çıkarak şunları söylüyor: “O dönemde içimde büyük bir düşme korkusu vardı. Onu mutlaka bir biçim altında anlatmak istiyordum. Düşmek sadece yere düşmekten ibaret değil. Bir de manevi yanı var...
Kıtabın içinde 6 tane hikaye var, düşmenin çesıtlı anlamları var diyor yazar bıze,,
Saygınlığını nkaybetmk
Değerini kaybetmk
Gözden düşmek, çaresizliğe düşmk var, bana görede gönülden düşmk men kötüsü ve acı olanı..
Kısacık çayın kahvenin yanına eşlik edecek türde bir kıtap okumak isteyenlere..
Adalet Ağaoğlu’ndan okuduğum ilk kitap. Düşmek olgusunu kısa öykülerle farklı açılardan ele almış: elden ayaktan düşmek, kötü duruma düşmek, gözden düşmek, sokağa düşmek, çaresizliğe düşmek. Anlatımı basit olsa da toplumdan realist bakış açıları sunmuş yazar. Özellikle “Orta Sınıf” isimli öyküyü beğendim.
Adalet Ağaoğlu’nun kitabı yazma hikayesi ise şöyle gelişir: Adalet Hanım hastadır ve yatağında yattığı süreçte üç kere yere düşer. Sonucunda da içinde bi düşme korkusu oluştuğunu söyler ve düşmeyi farklı açılardan anlatmak ister.
Kitap sonrası araştırma yaparken denk geldiğim bir yazıdan şu parça ise gülümsememe sebep oldu. Nedenini, altına kitaptan koyacağım bir alıntı ile anlayabilirsiniz.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Karan, "Düşme, hayat kalitesini etkiliyor. Bir kez düşen bir kişide düşme korkusu, artıyor. Bu da hareketlerini yavaşlatmasına neden oluyor. Hareketlerini yavaşlattıkça, kas gücü azalıyor. Vücudun harekete dayanma mekanizmaları zayıflıyor ve düşme ihtimali artıyor. Bunlara bağlı olarak düşme korkusu ve mutsuzluk, düşenlerde diğerlerine göre, 4 kat daha fazla görülüyor." dedi.
Alıntı: “Gözden düşme korkusu gözden düşürmeye yaramış oluyor demek ki. Kendi düşen ağlamaz.”
Biz yine de böyle söylemeyelim. Ne demişler “Düşmez kalkmaz bir Allah.” :)
"Para insana en çok yaşlılıkta lazımdır. Elin ayağın tutmadığı, çalışamadığın, para kazanamadığın zamanlarda kendine en iyi şekilde para sayesinde baktırarak şanınla, şerefinle ölürsün,"