Düşünce anladım,
düştüğümde beni yine en iyi benim kaldıracağımı.
“Uyan,” dedim. Hayata, çabaya, gerçeklere ve
yaşadığın zamana uyan. “Neden?” diye sor kendine.
“Neden buradayım? Amacım ne?”
“Çabanı, gençliğini, yeteneklerini umursa ve en çok da kendini,” dedim, anlamadı kendim.
Eğer uyansaydım, uyandırabilseydim zihnimi, yüreğimi…
Belki o zaman anlardım teşekkürün
yüreğimin dibinde oturması gerektiğini.
Kalabalığından taşan zihnimi doldurmasaydım
bu kadar düşünce ile, nefes alır mıydı umutlar ve
direnir miydim kendime?
Yeniden başlayabilseydim eğer,
yapar mıydım aynı hataları aynı serkeşlikle?