Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Düşünce ve Kültürde Tasavvuf

Dilaver Gürer

Düşünce ve Kültürde Tasavvuf Gönderileri

Düşünce ve Kültürde Tasavvuf kitaplarını, Düşünce ve Kültürde Tasavvuf sözleri ve alıntılarını, Düşünce ve Kültürde Tasavvuf yazarlarını, Düşünce ve Kültürde Tasavvuf yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
g) Fudayl b. Iyaz (v. 187/804) Önceleri eşkiyâlık yaparmış. Bir gün âşık olduğu bir câriyenin evine doğru giderken yolda bir evde "Iman edenlerin kalplerinin Allah'ın zikrine karşı haşyet/kor- ku duyma zamanı gelmedi mi?!" (Hadîd, 57/16) âyetinin okunduğunu işitir. Ayetin anlamı Fudayl'ın iç dünyasın- da derin bir fırtınaya ve birdenbire uyanışa sebep olur. Bunun üzerine "geldi yâ Rabbi!" diye haykırır. O günden sonra garipliği ve zâhidâne yaşayışı tercih eder, ölünceye kadar bu yoldan ayrılmaz. Hayatı boyunca ne tebessüm ettiği, ne de kahkaha atarak güldüğü görülmüş. Fudayl ölünce Abdullah b. Mübarek "fudayl'ın ölümüyle birlikte hüzün de ortadan kalktı" demiş. Şu söz onun zühd anla- yışını ve hayatını yansıtmaktadır:
e) Dâvûd-1 Tâî (v. 165/783) İmam-ı A'zam'ın gözde talebelerinden iken, zühdü ter cih edip kitaplarını nehre attığı ve ilmi terkettiği rivayet edilir. Der imiş ki: "Dünyâdan öyle bir oruç ile ayrıl ki, iftarı ölüm olsun. İnsanlardan da vahşi hayvandan kaçar gibi kaç!" Dikkat et! Ölüm askerleri seni gözetliyor." Dâvûd-1 Tâî, tasavvufta kuru ilme önem vermemenin bir sembolü olmuştur.
Reklam
Allahu Teâlâ'ya ibadet etme ile O'nu tanıma arasında çok kuvvetli bir ilişkinin olduğu muhakkaktır.
Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî (v. 672/1273): “Cânında bir cân var, o cânı ara; beden dağında bir mücevher var, o mücevheri ara. Ey yürüyüp giden sûfî, gücün yeterse ara; ama dışarıda değil, aradığını kendinde ara.”
Sayfa 132Kitabı okudu
Zünnûn-ı Mısrî (v. 245/859): “Avâmın tevbesi günahlardan, havâssın tevbesi ise gafletten, yani zikrullahtan gâfil olmaktandır.”
Sayfa 97 - avâm: halk, sıradan insan. havâss: ilm-i bâtın sâhibi kimseler.Kitabı okudu
Ca’fer-i Sâdık (v. 148/766): “Takvâdan daha değerli bir azık, susmaktan daha değerli bir varlık, cehâletten daha zararlı bir düşman ve yalandan daha öldürücü bir hastalık yoktur.”
Reklam
Aşırı derecede sevgi veya korku insanın bütün faaliyetini sevdiği veya korktuğu şey üzerinde yoğunlaştırmasına yol açar.
Tasavvuf anlayışının iki temel üzerinde şekillendiğini görüyoruz: Biri, Allah’a kulluk etmek, yani “ibâdet”, diğeri ise O’nu tanımak, yani “mârifet”tir.
Dinlerin ortak özellikleri - İslâm Dîni - İlim Dalı - Ekolleri
İbâdet ve muâmelât - İslâm - Fıkıh - mezhep İnanç esasları - Îman - Kelâm - mezhep Derûnî/ rûhânî esaslar - İhsân - Tasavvuf - tarîkat
İslam Dini’nin üç boyutu: 1- İnanç boyutu: Îman 2- İbâdet boyutu: İslâm 3- Rûhânî/ Derûnî boyutu: İhsân
Reklam
Tasavvuf; genel olan dînin, ferdin özel dînî hayatıyla ilgili bölümüdür.
Kalem bir gaddarın elinde oldu mu artık,şüphesiz dar ağacında bir mansur sallanır.
Sayfa 89
"Şu elimdeki ateşi cennete atacağım,yansın,kül olsun;şu elimdeki suyu da cehenneme dökeceğim,tâ ki,o da sönsün; böylece insanlar ibadetlerinde ne cennet ümit etsinler,ne de cehennemden korksunlar; Allâhü Teâlâ'ya sırf Onun kendisini umarak ibadet etsinler!”
Sayfa 69
Mevlana
Kalem bir gaddarın elinde oldu mu artık Şüpehsiz dar ağacında bir Mansur sallanır.
48 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.