... insanların coşkulu, samimi, saldırgan sevinci yüzüne patladığında kendine hemen, az da olsa endişeyle, bu sevincin ruhunda huzursuz bir duygu uyandırıp uyandırmadığını sordu. Bir an sonra uyandırmadığını düşündü, ne pişmanlık ne hınç ne de korku hissediyordu. Sakindi, hissizdi, uyuşmuş gibiydi ve başkalarının sevincini gözlemlemeye hazırdı, o sevince dahil olamıyordu belki ama onu tehdit veya hakaret gibi de görmüyordu.