Kişinin Kendisini Bulması

Ecco Homo

Friedrich Nietzsche

Ecco Homo Gönderileri

Ecco Homo kitaplarını, Ecco Homo sözleri ve alıntılarını, Ecco Homo yazarlarını, Ecco Homo yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
–yaşamımda çağ açan ne varsa, hepsi de rastlantıyla önüme çıktı, başkasının salık vermesiyle değil.
Önyargıların hepsi bağırsaklardan gelir.
Reklam
Neden biraz daha çok biliyorum? Genellikle, neden böyle akıllıyım? Sözde sorunlar üstüne hiç düşünmedim, –harcamadım kendimi. Örneğin, asıl dinsel güçlükler başımdan geçmiş değil. Neden “günahkâr” olmam gerektiğini anlayamadım bir türlü. Bunun gibi, pişmanlık acısını tanımak için güvenilir bir ölçü yok elimde: Kulağıma çalınanlara bakılırsa, pişmanlık acısı hiç de üzerinde durulmaya değer bir şey olmasa gerek… Bir eylemi, iş işten geçince bir de kendi başına bırakmak istemezdim; işin kötü bitişini, sonuçlarını kural olarak değer sorunu dışında bırakmayı yeğ tutardım. Bir iş kötü bitti mi, insan yaptığını doğru değerlendiremez olur kolayca. Bana kalırsa, pişmanlık acısı bir çeşit “kemgöz”dür. Başarıya varamayan birşeyi, başarıya varmadığı için bir kat daha saygın tutmak, –bu daha bir uygundur benim töreme.– “Tanrı”, “ruhun ölmezliği”, “kurtuluş”, “öte dünya”, daha çocukken bile ne dikkatimi, ne de vaktimi verdiğim kavramlar hepsi, –belki de bunlar için yeterince çocuksu olmadım hiç? Benim için bir sonuç değildir tanrısızlık, hele olay hiç değildir; içgüdümden gelir düpedüz. Biraz çokça meraklıyım ben, sorunlarla doluyum, kendimi beğenmişim: üstünkörü bir yanıt, bir kalabalıktır, –aslına bakarsanız, üstünkörü bir yasaktan başka bir şey değildir bizlere: Düşünmeyeceksiniz!…
benim insan sevgim, başkasının duygusunu paylaşmakta değil, paylaştığım duyguya katlanabilmektir. Benim insan sevgim sürekli bir kendimi yeniştir. Ama ben yalnızlık olmadan edemem; yalnızlık, yani iyileşme, kendine dönüş, özgür, hafif, esinen bir havayı solumak
Yaradılışımdan savaşçıyım ben. İçgüdüdür bende saldırmak. Düşman olabilmek, düşman olmak
Düşmanlık düşmanlıkla sona ermez; düşmanlık dostlukla sona erer”: Buda öğretisinin başlangıcında bu vardır; böyle konuşan töre değildir, fizyolojidir. Zayıflıktan doğan hıncın zararı zayıfın kendine dokunur en çok, –tersine başlangıçta yaradılış zenginse, o zaman da gereksiz bir duygudur; onu alt edebilmek zenginliğin kanıtıdır nerdeyse. Felsefemin öç ve hınç duygularıyla, “özgür istem” öğretisine varıncaya dek tutuştuğu kavgada nasıl hiç şakası olmadığını bilenler, –Hıristiyanlıkla kavgam bunun özel durumudur yalnızca– neden tam burada kişisel tutumumu, içgüdümün uygulamada şaşmazlığını ortaya koyduğumu anlayacaklardır.
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.