Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Atatürkün Yorumuyla Atatürkçülük 5

Eğitim, Öğretim ve Öğretmen

Hanri Benazus

Eğitim, Öğretim ve Öğretmen Gönderileri

Eğitim, Öğretim ve Öğretmen kitaplarını, Eğitim, Öğretim ve Öğretmen sözleri ve alıntılarını, Eğitim, Öğretim ve Öğretmen yazarlarını, Eğitim, Öğretim ve Öğretmen yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atatürk'ün, millîlik anlayışı, çağdaş dünyaya ve bilime açık olan; ilim, fen ve sanata sırtını dayayıp yeniliklere de açık olan bir millî eğitimdir.
Fakat daha yolun en başında, düşmanı yurdumuzdan kovmanın tek sorun gibi göründüğü o günlerde bile Atatürk, askeri zaferle işin bitmeyeceğini; kültür ve medeniyet savaşını da kazanmak gerektiğini açıkça görmekte ve söylemektedir.
Reklam
“Çok işler yapılmıştır ama bugün yapmaya mecbur olduğumuz son değil, lakin çok lüzumlu bir iş daha vardır. Yeni Türk harfleri çok çabuk öğretilmelidir. Her vatandaşa, kadına, erkeğe, hamala, sandalcıya öğretiniz. Bunu vatanperverlik, milletperverlik vazifesi biliniz. Bu vazifeyi yaparken düşününüz ki, bir milletin, bir heyet-i içtimaiyenin yüzde onu, yirmisi okuma-yazma bilir; yüzde seksen, doksan bilmez; bu ayıptır. Bundan insan olanların utanması lazımdır. Esas itibarıyla iki mevcudiyet arasında söz konusu olan bu eşitlik; toplumun bütünü için de söz konusudur. Bu sebeple, kadınlarımız erkeklerimizle ilimde, fende faaliyette eşit olacaktır, yani olgunluk derecesine ulaşacaklardır. Kadın ve erkeğin aynı suretle eğitim ve öğretim görmesi açıktır. Bu sebeple yani Türkiye Devleti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümeti, bundan sonra takip edeceği eğitim programlarında, bilhassa bu noktayı çok büyük ehemmiyetle dikkate alacaktır. Kadınlarımız da tabii ki erkekler gibi aynı tahsil derecelerinden geçecek, kendisi için ve kadınlığı için toplumun kendisinden isteyeceği vazifeleri yapmaya güçleri yetecektir...”
Atatürk, 1922'de yaptığı bir konuşmada köylüyü okutmanın millî eğitim politikası için temel ilke olarak benimsenmesini istemiştir. “Yedi yüz yıldan beri emeklerini ellerinden alıp israf eylediğimiz ve buna karşılık daima tahrik ve aşağılama ile mukabele ettiğimiz ve bunca fedakârlık ve ihsanlarına karşı nankörlük, küstahlık, zorbalıkla uşak seviyesine indirmek istediğimiz bu asil köylünün huzurunda bugün utanç ve saygıyla hakiki yerimizi alalım...”
Çağın gerekleri ve Türkiye'nin ihtiyaçlarına uygun olarak millî eğitim sisteminin yeniden yapılanmasında yönümüzün ve yolumuzun belirleyicisi akıl ve bilim olmalı; ideolojik tutuculuk olmamalıdır. Çünkü ideolojik tutuculuk önce eğitime sonra da Türkiye'ye büyük zararlar verecektir.
Reklam
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Serinin 5. kitabı ile okumaya devam ediyoruz. Bu seferki konumuz Atamızın eğitime ve öğretmene bakış açısı ve ona verdiği değer uzun uzadıya anlatmayacağım ama merak edenler Atamızın eğitim ile sözlerine bakarak bu konunun ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu anlayabilirler. Ben sadece kitabın içinden aldığım şu sözüne atıfta bulunmak istiyorum . Atamız hükümete gelen her nazır'ın kendine göre bir program uygulattığından bir müddet sonra yerine gelen başka bir nazır'ın onu beğenmeyip başka bir program uygulattığını ve ezbere dayalı öğretimin insana ve uygarlığa faydasının olmadığını anlatıyor. Ortaöğretimden mezun bir bir kişinin aç kalmaya mahkum olmadığından emin olsun diyor öyle bir yetiştirin ki bilim ve teknik pratikler ona zevk versin bizim amacımız sadece hükümete memur yetiştirmek olmasın diyor evet işte bakış açısına bakın görüşe bakın Atatürk ülkemize yararlı faydalı ezbere dayalı eğitimden uzak bilim ve teknikle yoğrulmuş ufku açık fikri hür vicdanı hür irfanı hür nesiller istiyor. Daha konuyla ilgili çok yazarım fakat bu kısa yazım ile bile şu an günümüzde ki bir çok konunun üstüne bastığını daha o zamanlardan görebilmiş atamız . Umarım son yıllarda okullarını bırakarak dışarıdan okul bitirmeye çalışan gençlerimizin durumlarını gördükçe bu sözlerin ne kadar anlamlı olduğunu ve öngörüsünün ne olağanüstü olduğunu bir kez daha anlıyorum .
Eğitim, Öğretim ve Öğretmen
Eğitim, Öğretim ve ÖğretmenHanri Benazus · Sözcü Kitabevi · 20223 okunma